the finish - Turco Inglés Diccionario

the finish

Significados de "the finish" en diccionario turco inglés : 113 resultado(s)

Inglés Turco
Common Usage
finish v. sona ermek
The shadow boxing has finished and these tensions reflect the reality that we are now in a vigorous process.
Gölge boksu sona erdi ve bu gerilimler artık güçlü bir sürecin içinde olduğumuz gerçeğini yansıtıyor.

More Sentences
finish v. bitirmek
I shall finish by saying that the Council, Commission and Parliament must speak with one voice.
Sözlerimi Konsey, Komisyon ve Parlamento'nun tek bir sesle konuşması gerektiğini söyleyerek bitirmek istiyorum.

More Sentences
finish v. bitmek
The fact is that compensation for the stoppage finishes at the end of this year.
Gerçek şu ki kesinti tazminatı bu yılın sonunda bitiyor.

More Sentences
General
finish n. bitiş
Today's celebration marks the beginning of the home stretch, but the finish is not in sight for another two years.
Bugünkü kutlama son düzlüğün başlangıcına işaret ediyor, ancak bitiş iki yıl daha görünmüyor.

More Sentences
finish n. son
Despite the exertions thus far, the participants must be prepared for a sprint finish.
Şu ana kadar sarf edilen efora rağmen, katılımcılar son anda bir depar için hazırlıklı olmalıdır.

More Sentences
finish v. tamamlanmak
Is it possible to say when that analysis will be finished?
Bu analizin ne zaman tamamlanacağını söylemek mümkün mü?

More Sentences
finish v. son vermek
I will finish on that note.
Bu notla sözlerime son veriyorum.

More Sentences
finish v. bitirmek
I shall finish there in order to allow the debate to continue.
Tartışmanın devam edebilmesi için burada bitiriyorum.

More Sentences
finish v. bitmek
Schools in many Member States organise important optional activities after the school day has officially finished.
Birçok Üye Devletteki okullar, okul günü resmi olarak bittikten sonra önemli isteğe bağlı etkinlikler düzenlemektedir.

More Sentences
finish v. tamamlamak
I shall have finished my work in two days' time.
Çalışmamı iki gün içinde tamamlamış olacağım.

More Sentences
Technical
finish v. bitirmek
To finish, I have two questions.
Bitirirken iki sorum var.

More Sentences
finish v. bitmek
As soon as the meeting finishes she will join us.
Toplantı biter bitmez bize katılacak.

More Sentences
finish sonuç
Apply two coats of the paint for a good finish.
İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.

More Sentences
finish sona ermek
These negotiations may finish in June.
Bu müzakereler Haziran ayında sona erebilir.

More Sentences
finish tamamlamak
This project is nearly finished.
Bu proje neredeyse tamamlandı.

More Sentences
Textile
finish v. bitmek
However, the job is not finished.
Bununla birlikte, iş henüz bitmemiştir.

More Sentences
finish v. bitirmek
Before I finish, I should like to mention the issue of fine bakery products.
Bitirmeden önce, kaliteli unlu mamuller konusuna değinmek istiyorum.

More Sentences
finish tamamlamak
The legal process is not finished and I understand that the defendants will appeal.
Yasal süreç henüz tamamlanmadı ve anladığım kadarıyla sanıklar temyize gidecekler.

More Sentences
General
finish n. tamamlama
finish n. kusursuzluk
finish n. mayna
finish n. nihayet
finish n. son kat boya
finish n. perdah
finish n. finiş
finish n. mükemmellik
finish n. cila
finish n. sona erme
finish n. varış
finish n. terbiye
finish n. görgü kuralları
finish n. etiket kuralları
finish n. cam kavanozun üst bölümü
finish n. son evre
finish n. son aşama
finish n. netice
finish n. çökme
finish n. çöküş
finish n. çöküşün ardındaki neden
finish n. biten şey
finish n. tamamlanan şey
finish v. sonuçlanmak
finish v. mükemmelleştirmek
finish v. nokta koymak
finish v. sona erdirmek
finish v. tüketmek
finish v. bozmak
finish v. noktalamak
finish v. yıkmak
finish v. mahvetmek
finish v. sonuçlandırmak
finish v. cilalamak
finish v. bitkin duruma getirmek
finish v. itmam etmek
finish v. ikmal etmek
finish v. rötuş yapmak
finish v. sonunu getirmek
finish v. tekmillemek
finish v. neticelenmek
finish v. gelmek (birinci/ikinci vb) (müsabakada)
finish v. ölmek
finish v. -likle bitirmek (birinci/ikinci vb) (yarışmada)
finish v. görgü okuluna gitmek
finish v. yok etmek
finish v. ortadan kaldırmak
finish v. def etmek
finish v. öldürmek
finish v. mahvetmek
finish v. (işini) bitirmek
finish v. tükenmek
Technical
finish n. apre
finish n. bitirme aşaması
finish n. bitim işlemi
finish n. bitirme
finish v. aprelemek
finish v. (ahşap) istenen dokuyu vermek
finish v. (ahşap) belirli bir yüzeyle tamamlamak
finish son verme
finish tümleme
finish terbiye
finish terbiye etmek
Computer
finish expr. bitir
finish tamam
Textile
finish n. apre
finish n. bitim işlemi
finish n. çile
finish n. kumaş kenarı tamamlama yöntemi
finish v. aprelemek
finish finisaj
finish terbiye etmek
finish perdah
finish terbiye
finish sona ermek
Construction
finish n. cila malzemesi
finish n. perdah malzemesi
finish n. marangoz işi
finish n. evdeki ahşap unsurların tamamlanmasında kullanılan üst kalite kereste
finish yüzey bitirme
Automotive
finish n. baz kat
finish n. boyanın görünümü
Gastronomy
finish n. şarabın ağızda bıraktığı tat
finish n. alkollü içeceklerin ağızda bıraktığı tat
Breeding
finish n. yağ
finish n. hayvan yağı
finish n. hayvanın deri altında biriken yağ
finish v. (hayvan) satılabilir kiloya gelmek
finish v. (hayvan) yeterince besili olmak
Hunting
finish silahın metal ve ahşap aksamının rengi cilası boyası
Sport
finish v. (gol olan) son manevrayı yapmak
finish v. bitirici vuruş yapmak
finish v. (sayı alarak) son dakikada işi bitirmek
Art
finish n. (sanat eserinde) son rötuş
Painting
finish n. bitirimleme

Significados de "the finish" con otros términos en diccionario inglés turco: 32 resultado(s)

Inglés Turco
General
finish the job v. işi bitirmek
After I had finished the job, I went to bed.
İşimi bitirdikten sonra yattım.

More Sentences
finish the half v. devreyi kapatmak
finish the season v. devreyi kapatmak
finish the speech v. konuşmayı bitirmek
sprint to the finish v. sonlara doğru atağa kalkmak
finish the sentence v. cümleyi tamamlamak
to read the koran from start to finish (or from beginning to end) v. hatim indirmek
complete/finish the job in time/before the deadline v. işi vaktinde yetiştirmek
finish the high school v. liseyi bitirmek
well beyond the finish line adv. bitiş çizgisinin hayli ötesinde
Proverb
give us the tools, and we will finish the job siz malzemeleri gönderin, yeter; gerisini biz hallederiz
give us the tools, and we will finish the job sen alet edevattan haber ver, işi biz yaparız
Colloquial
be in at the finish v. bir şeyin sonunda bulunmak
be in at the finish v. bir şeyin sonunda orada olmak
Idioms
a fight to the finish n. sonuna kadar savaş/mücadele
a fight to the finish n. kıran kırana mücadele
a fight to the finish n. son ana kadar devam eden mücadele
be in at the death/finish v. olay yerinde olmak
be in at the death/finish v. kötü bir olay olurken orada bulunmak
be in at the death/finish v. birinin çöküşüne tanıklık etmek
be in at the death/finish v. birinin sonuna şahit olmak
in at the finish expr. finalde yer almış
in at the finish expr. bitiş noktasında bulunmuş
in at the finish expr. doruk noktasında yer almış
in at the finish expr. birinin sonuna/çöküşüne şahitlik eden
in at the finish expr. birinin çöküş anında orada olan
in at the finish expr. kötü bir olay olurken orada bulunan
in at the finish expr. olay yerinde olan
in at the finish expr. sonuna/bitişine şahitlik eden
Speaking
we can finish by the weekend expr. hafta sonuna kadar bitiririz
when you finish turn off the lights expr. işin bitince ışıkları söndür
Trade/Economic
finish the discussion as v. tartışmaya son noktayı koymak