| İngilizce | Türkçe | |
|---|---|---|
| General | ||
| Genel | be in a difficult situation f. | müşkül olmak |
| Genel | be stuck in a difficult situation f. | zor durumda kalmak |
| Genel | be in a tight situation f. | iki arada bir derede kalmak |
| Genel | be in a difficult situation f. | zor durumda olmak |
| Genel | be in a difficult situation f. | güç durumda olmak |
| Idioms | ||
| Deyim | be in a sticky situation f. | güç bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | zor bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | berbat durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | içinden çıkılması zor bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | müşkül durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | tatsız durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | sıkıntılı bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | mahcup edici bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | can sıkıcı bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | utanç verici bir durumda olmak |
| Deyim | be in a sticky situation f. | yüz kızartıcı bir durumda olmak |
