behind one - Türkisch Englisch Wörterbuch

behind one

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen, die der Begriff "behind one" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 52 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrases
you can't dance at two weddings (with one behind) expr. iki cambaz bir ipte oynamaz
you can't dance at two weddings (with one behind) expr. iki karpuz bir koltuğa sığmaz
Proverb
If two ride on a horse one must ride behind bir çöplükte iki horoz ötmez
if two ride on a horse, one must ride behind bir ipte iki cambaz oynamaz
if two ride on a horse, one must ride behind bir koltukta iki karpuz taşınmaz
Colloquial
with one arm tied behind one's back n. gözü kapalı
with one arm tied behind one's back expr. hiç zorluk çekmeden
with one arm tied behind one's back expr. eli arkasında bağlıyken bile
with one arm tied behind one's back expr. kolayca
Idioms
take (one) behind the woodshed v. (birini) büyük bir gizlilikle azarlamak
take (one) behind the woodshed v. (birini) büyük bir gizlilikle paylamak
take (one) behind the woodshed v. (birini) büyük bir gizlilikle cezalandırmak
take (one) behind the woodshed v. (birine) büyük bir gizlilikle çıkışmak
take (one) behind the woodshed v. (birine) büyük bir gizlilikle memnuniyetsizliğini belirtmek
do something with one arm tied behind one's back v. hiç zorlanmadan yapmak
burn one's bridges behind one v. köprüleri atmak
put all one's problems behind one v. tüm sorunlarını geride bırakmak
could do something with one hand tied behind their back v. (başkasının yaptığını) tek eliyle yapabilmek
could do something with one arm tied behind their back v. (başkasının yaptığını) tek eliyle yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back v. (bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back v. (bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with one arm tied behind (one's) back v. (bir şeyi) tek eliyle bile yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back v. (bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back v. (bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
could (do something) with one hand tied behind (one's) back v. (bir şeyi) tek eliyle bile yapabilmek
do something with one hand behind your back v. çocuk oyuncağı olmak
do something with one hand behind your back v. hiç zorlanmadan yapmak
do something with one hand behind your back v. tek eliyle bile yapabilmek
do something with one hand (tied) behind your back v. çocuk oyuncağı olmak
do something with one hand (tied) behind your back v. hiç zorlanmadan yapmak
do something with one hand (tied) behind your back v. tek eliyle bile yapabilmek
put (one) behind bars v. (birini) hapse göndermek
put (one) behind bars v. (birini) içeri atmak
put (one) behind bars v. (birini) parmaklıkların arkasına göndermek
put behind one v. unutmaya çalışmak
put behind one v. geride bırakmak
with one hand tied behind one's back expr. kolayca
could do something with one arm tied behind their back expr. (bunu ben) tek elimle yaparım
could do something with one hand tied behind their back expr. (bunu ben) tek elimle yaparım
with one hand tied behind one's back expr. zorlanmadan
with one hand (tied) behind your back expr. tek eliyle bile
with one hand (tied) behind your back expr. hiç zorlanmadan
with one hand (tied) behind your back expr. kolaylıkla
with one hand (tied) behind your back expr. rahatça
with one hand (tied) behind your back expr. zorlanmadan
with one hand (tied) behind your back expr. eli arkasında bağlıyken bile
with one hand tied behind back expr. tek elle bile
with one hand tied behind back expr. hiç zorlanmadan
with one hand tied behind back expr. kolaylıkla
with one hand tied behind back expr. rahatça
with one hand tied behind back expr. zorlanmadan
with one hand tied behind back expr. eli arkasında bağlıyken bile