intend

Bedeutungen von dem Begriff "intend" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 22 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	intend v.	niyet etmek
I intended to have been a teacher. Bir öğretmen olmaya niyet ettim. More Sentences
General
2	General	intend v.	niyeti olmak
I was informed yesterday afternoon that they intend to proceed. Dün öğleden sonra ilerleme niyetinde oldukları bilgisini aldım. More Sentences
3	General	intend v.	istemek
Commissioner Barnier has already told us what he intends to do and we are waiting for further clarification. Komisyon Üyesi Barnier bize ne yapmak istediğini zaten söyledi ve biz daha fazla açıklama bekliyoruz. More Sentences
4	General	intend v.	hedeflemek
I intend to speak more than 20 languages by 2015. 2015'e kadar 20'den fazla dil konuşmayı hedefliyorum. More Sentences
5	General	intend v.	niyetlenmek
The millionaire intended to purchase the masterpiece regardless of cost. Milyoner, maliyeti ne olursa olsun başyapıtı satın almaya niyetlendi. More Sentences
6	General	intend v.	düşünmek
Do you intend to press for a common policy for asylum and immigration? İltica ve göç konusunda ortak bir politika için baskı yapmayı düşünüyor musunuz? More Sentences
7	General	intend v.	niyetinde olmak
I intend to keep our relationship a secret, at least for a while. İlişkimizi en azından bir süreliğine gizli tutmak niyetindeyim. More Sentences
8	General	intend v.	amaçlamak
The European Parliament's amendments are specifically intended to strengthen this element. Avrupa Parlamentosu'nun değişiklikleri özellikle bu unsuru güçlendirmeyi amaçlamaktadır. More Sentences
9	General	intend v.	planlamak
We have launched a consultation and intend to build upon the results of that consultation in a green paper. Bir istişare başlattık ve bu istişarenin sonuçlarını yeşil bir belgeye dönüştürmeyi planlıyoruz. More Sentences
10	General	intend v.	tasarlamak
Tom intends to kill himself. Tom kendini öldürmeyi tasarlıyor. More Sentences
11	General	intend v.	niyet etmek
I intended to have been a teacher. Bir öğretmen olmaya niyet ettim. More Sentences
Law
12	Law	intend v.	niyet etmek
I intended to have been a teacher. Bir öğretmen olmaya niyet ettim. More Sentences
13	Law	intend v.	planlamak
We have launched a consultation and intend to build upon the results of that consultation in a green paper. Bir istişare başlattık ve bu istişarenin sonuçlarını yeşil bir belgeye dönüştürmeyi planlıyoruz. More Sentences
14	Law	intend v.	tasarlamak
Tom intends to kill himself. Tom kendini öldürmeyi tasarlıyor. More Sentences
Technical
15	Technical	intend v.	niyet etmek
I intended to have been a teacher. Bir öğretmen olmaya niyet ettim. More Sentences
16	Technical	intend v.	tasarlamak
Tom intends to kill himself. Tom kendini öldürmeyi tasarlıyor. More Sentences
General
17	General	intend v.	demek istemek
18	General	intend v.	kararlı olmak
19	General	intend v.	kastetmek
20	General	intend v.	seçmek
21	General	intend v.	azmetmek
Law
22	Law	intend v.	kast etmek

Bedeutungen, die der Begriff "intend" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 26 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	intend to harm v.	zarar vermek istemek
Tom never intended to harm anybody. Tom hiç kimseye zarar vermek istemedi. More Sentences
2	General	intend for v.	ayırmak
3	General	intend for v.	seçmek
4	General	intend to kill v.	kasten adam öldürmek
5	General	intend to kill v.	canına kastetmek
6	General	intend to buy v.	satın alma niyetinde olmak
7	General	intend to kill v.	cana kastetmek
Phrasals
8	Phrasals	intend something for someone v.	bir şeyi birisi için ayırmak
9	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey niyetine düşünmek
10	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey olarak düşünmek
11	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyi bir şey olarak planlamak
12	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyin bir şey yerine geçmesini amaçlamak
13	Phrasals	intend something as something v.	bir şeyin bir şey olması amacında/niyetinde olmak
14	Phrasals	intend (something) for (someone or something) v.	(bir şeyi biri/bir şey) için ayırmak/planlamak
15	Phrasals	intend (something) for (someone or something) v.	(bir şeyi biri/bir şey) için düşünmek
16	Phrasals	intend (something) for (someone or something) v.	(bir şeyi birine/bir şeye) vermeyi hedeflemek/planlamak
17	Phrasals	intend (something) for (someone or something) v.	(bir şeyi birine/bir şeye) vermeye niyetli olmak
18	Phrasals	intend as v.	(bir şey) yerine geçmesini amaçlamak
19	Phrasals	intend as v.	(bir şey) niyetine düşünmek
20	Phrasals	intend as v.	(bir şey) olması amacında/niyetinde olmak
21	Phrasals	intend as v.	(bir şey) olarak düşünmek/planlamak
Speaking
22	Speaking	I don't intend to make a comparison expr.	benzetmek/ karşılaştırmak gibi olması
23	Speaking	do you intend to represent yourself expr.	kendinizi temsil etmek mi istiyorsunuz?
24	Speaking	what I intend to say is expr.	söylemek istediğim
Trade/Economic
25	Trade/Economic	letter of intend n.	niyet mektubu
Law
26	Law	letter of intend n.	niyet mektubu