English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | british n. | ingiliz | ||
Might I be permitted to raise a very important issue for the British MEPs coming to Strasbourg? Strazburg'a gelen İngiliz Parlamenterler için çok önemli bir konuyu gündeme getirmeme izin verir misiniz? More Sentences |
||||
General | british n. | ingiliz halkı | ||
I can tell this House that 80% of the British public agrees. Bu Meclise İngiliz halkının %80'inin aynı fikirde olduğunu söyleyebilirim. More Sentences |
||||
General | british n. | ingilizler | ||
The British began with a land attack against Baltimore. İngilizler, Baltimore'a karşı bir kara saldırısıyla başladılar. More Sentences |
||||
General | british adj. | britanyalı | ||
Everyone is aware that the privatisation of British Rail has led to a series of disasters. Herkes British Rail'in özelleştirilmesinin bir dizi felakete yol açtığının farkındadır. More Sentences |
||||
General | british adj. | britanya'ya ait | ||
General | british adj. | britanya ile ilgili | ||
Politics | ||||
Politics | british n. | britanya milletler topluluğu'nun ağırlıklı ingiliz halkı | ||
Politics | british adj. | britanya milletler topluluğu'na ait | ||
Politics | british adj. | britanya milletler topluluğu ile ilgili | ||
Politics | british adj. | britanya milletler topluluğu'na özgü | ||
Linguistics | ||||
Linguistics | british n. | ingiliz ingilizcesi | ||
Linguistics | british n. | eski britanyalıların konuştuğu kelt dili | ||
History | ||||
History | british adj. | eski britanyalılar ile ilgili | ||
History | british adj. | eski britanyalılara ait |