gönülsüz

Meanings of "gönülsüz" in English Turkish Dictionary : 33 result(s)

	Category	Turkish	English
Common Usage
1	Common Usage	gönülsüz	reluctant adj.
Tom looked reluctant. Tom gönülsüz görünüyordu. More Sentences
2	Common Usage	gönülsüz	unwilling adj.
We're unwilling to do that. Biz bunu yapmaya gönülsüzüz. More Sentences
General
3	General	gönülsüz	half-hearted adj.
This is not just a half-hearted compromise, but a really good package. Bu sadece gönülsüz bir uzlaşma değil, gerçekten iyi bir pakettir. More Sentences
Idioms
4	Idioms	gönülsüz	half-hearted adj.
However, transposition is often half-hearted. Bununla birlikte aktarım genellikle gönülsüzdür. More Sentences
Trade/Economic
5	Trade/Economic	gönülsüz	involuntary adj.
Paid or involuntary donations within the European Union should be rejected unequivocally. Avrupa Birliği içinde ücretli ya da gönülsüz bağışlar kesin olarak reddedilmelidir. More Sentences
General
6	General	gönülsüz	halfhearted adj.
7	General	gönülsüz	averse adj.
8	General	gönülsüz	undisposed adj.
9	General	gönülsüz	grudging adj.
10	General	gönülsüz	loath adj.
11	General	gönülsüz	sticky adj.
12	General	gönülsüz	gutless adj.
13	General	gönülsüz	unwilling adj.
14	General	gönülsüz	disinclined adj.
15	General	gönülsüz	nonvoluntary adj.
16	General	gönülsüz	nice [obsolete] adj.
17	General	gönülsüz	uneager adj.
18	General	gönülsüz	unvoluntary adj.
19	General	gönülsüz	loathful [scotland] adj.
20	General	gönülsüz	dainty [obsolete] adj.
21	General	gönülsüz	dim adj.
22	General	gönülsüz	shy adj.
23	General	gönülsüz	willy nilly adv.
24	General	gönülsüz	halfheartedly adv.
Colloquial
25	Colloquial	gönülsüz	not bothered [uk] adj.
26	Colloquial	gönülsüz	under protest expr.
27	Colloquial	gönülsüz	heart not in it expr.
Idioms
28	Idioms	gönülsüz	foot dragger n.
29	Idioms	gönülsüz	half a heart adv.
30	Idioms	gönülsüz	with a heavy heart expr.
31	Idioms	gönülsüz	in no rush expr.
32	Idioms	gönülsüz	not in a/any rush expr.
Archaic
33	Archaic	gönülsüz	sweer [scotland] v.

Meanings of "gönülsüz" with other terms in English Turkish Dictionary : 28 result(s)

	Category	Turkish	English
Idioms
1	Idioms	(bir şey yapmaya) gönülsüz	reluctant to (do something) adj.
Tom seems reluctant to say anything. Tom bir şey söylemeye gönülsüz gibi duruyor. More Sentences
2	Idioms	yapmaya gönülsüz	reluctant to do adj.
Tom seems reluctant to do that. Tom bunu yapmaya gönülsüz gibi duruyor. More Sentences
General
3	General	gönülsüz olma	reluctation [obsolete] n.
4	General	gönülsüz olma	undisposedness n.
5	General	gönülsüz olmak	hang back v.
6	General	gönülsüz olmak	nill v.
7	General	gönülsüz davranmak	tarrow v.
8	General	gönülsüz olmak	reluct v.
9	General	gönülsüz olmak	reluctate v.
10	General	gönülsüz olmak	dread v.
11	General	gönülsüz yapılan	imperate adj.
12	General	gönülsüz davranan	sullen adj.
Colloquial
13	Colloquial	(bir şeyi yapmaya) gönülsüz	disinclined to (do something) adj.
14	Colloquial	bir şeye gönülsüz	disinclined to adj.
15	Colloquial	(biri) gönülsüz	(one's) heart isn't in it expr.
Idioms
16	Idioms	gönülsüz gülüş/tebessüm	half smile n.
17	Idioms	(bir şeyde) gönülsüz olmak	not have (one's) heart in (something) v.
18	Idioms	gönülsüz olmak	not have one's heart in it v.
19	Idioms	(biriyle/bir şeyle) ilgili gönülsüz	half-hearted about (someone or something) adj.
20	Idioms	gönülsüz olarak	with a bad grace expr.
21	Idioms	(biri/bir şey hakkında) gönülsüz	halfhearted (about someone or something) expr.
22	Idioms	gönülsüz olarak	with bad grace expr.
23	Idioms	gönülsüz yapıyor	somebody's heart is not in it expr.
Trade/Economic
24	Trade/Economic	gönülsüz işsizlik	involuntary unemployment n.
25	Trade/Economic	gönülsüz emeklilik	involuntary retirement n.
Law
26	Law	gönülsüz yapılan ödeme	involuntary payment n.
Slang
27	Slang	(biri) gönülsüz	(one) can't be arsed [uk] expr.
28	Slang	(bir şey yapmak için) gönülsüz	can’t be arsed (to do something) [uk] expr.