|
- Well, a witch doctor did bless me once.
- Bir zamanlar bir kabile büyücüsü beni kutsadı.
- O believers, do you also bless him, and pray him peace.
- Ey iman edenler, onu da kutsayın ve ona selam dileyin.
- May they bless you with peace!
- Sizi selametle kutsasınlar!
- Well, a witch doctor did bless me once.
- Bir keresinde bir büyücü beni kutsamıştı.
- Despite his weak faith, the priest blessed him.
- Zayıf imanına rağmen, rahip onu kutsadı.
- God bless all of you.
- Tanrı hepinizi kutsasın.
- She kissed her little daughter on the forehead, blessed her, and shortly after died.
- O küçük kızını alnından öptü, onu kutsadı ve kısa bir süre sonra öldü.
- Bless someone today.
- Bugün birini kutsa.
- The priest gave me his blessing.
- Rahip beni kutsadı.
- The priest blessed the children.
- Papaz çocukları kutsadı.
- God bless Germans!
- Tanrı Almanları kutsasın!
- May the gods and goddesses always bless you all.
- Tanrılar ve tanrıçalar hepinizi kutsasın.
- May the gods and goddesses always bless you.
- Tanrılar ve tanrıçalar sizi daima kutsasın.
- May God continue to bless the United States of America.
- Tanrı Amerika Birleşik Devletleri'ni kutsamaya devam etsin.
- May the gods and goddesses always bless you all.
- Tanrılar ve tanrıçalar her zaman hepinizi kutsasın.
- The priest blessed the newly built church.
- Rahip yeni inşa edilen kiliseyi kutsadı.
- The priest blessed the children.
- Rahip çocukları kutsadı.
- God bless everyone here.
- Tanrı buradaki herkesi kutsasın.
- The priest blessed the newly built church.
- Rahip yeni yapılan kiliseyi kutsadı.
- Despite his weak faith, the priest blessed him.
- Zayıf inancına rağmen, rahip onu kutsadı.
- May God bless you.
- Tanrı sizi kutsasın.
- She kissed her little daughter on the forehead, blessed her, and shortly after died.
- Küçük kızını alnından öptü, onu kutsadı ve kısa bir süre sonra da öldü.
Show More (19)
|
