walk to

Significados de "walk to" con otros términos en diccionario inglés turco: 34 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	time to walk n.	yürüme vakti
Tom didn't have time to walk there, so he drove. Tom'un oraya yürüyecek vakti yoktu, o yüzden arabayla gitti. More Sentences
2	General	walk to school v.	okula yürümek
He often walks to school. Sıklıkla okula yürüyerek gider. More Sentences
3	General	time to walk n.	yürüme zamanı
4	General	begin to walk v.	ayaklanmak
5	General	walk up to v.	yaklaşmak
6	General	not able to walk v.	yürüyememek
7	General	walk to the balcony with hands clasped tightly together v.	elleri birbirine sıkıca kenetlenmiş bir şekilde balkona doğru yürümek
8	General	walk up to someone v.	üzerine yürümek
9	General	walk up to someone v.	üstüne yürümek
10	General	walk to and from work v.	işe yürüyerek gidip gelmek
Phrasals
11	Phrasals	walk someone over to someone or something v.	bir kimseyi bir yere kadar geçirmek
12	Phrasals	walk someone over to someone or something v.	bir kimseye bir yere/bir kimsenin yanına kadar eşlik etmek
13	Phrasals	walk someone over to someone or something v.	bir kimseyi onunla beraber yürüyerek bir yere/bir kimsenin yanına götürmek
14	Phrasals	walk over to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) doğru yürümek
15	Phrasals	walk over to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) kadar eşlik etmek
16	Phrasals	walk over to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) kadar yol göstermek
Proverb
17	Proverb	we must learn to walk before we can run	koşmadan önce yürümeyi öğrenmeliyiz
18	Proverb	you have to (learn to) walk before you (can) run	koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
19	Proverb	you must (learn to) walk before you (can) run	koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
20	Proverb	you've got to (learn to) walk before you (can) run	koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
Colloquial
21	Colloquial	we have to (learn to) walk before we (can) run expr.	koşmadan önce yürümeyi öğrenmeliyiz
Idioms
22	Idioms	walk right up to someone v.	(birinin) burnunun dibine gelmek
Speaking
23	Speaking	don't try to walk before you crawl expr.	emeklemeden koşmaya çalışma
24	Speaking	I walk to school expr.	okula yürüyerek giderim
25	Speaking	I walk to school expr.	okula yürürüm
26	Speaking	I walk to school expr.	okula yürüyerek gidiyorum
27	Speaking	I walk to school expr.	okula yürüyorum
28	Speaking	do you walk to school? expr.	okula yürüyerek mi gidiyorsun?
29	Speaking	walk to the end of the street expr.	sokağın sonuna kadar yürü
30	Speaking	walk to the end of the street expr.	sokağın sonuna yürü
31	Speaking	you need to walk expr.	yürümeniz gerekiyor
32	Speaking	you need to walk expr.	yürümen gerekiyor
33	Speaking	are there any interesting places to walk nearby? expr.	yakınlarda yürünebilecek ilginç yerler var mı?
Medical
34	Medical	incapability to walk n.	yürüyememe