Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
pilotwal
borneo gibbon
husbander
peep
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Historique
Phrases
Sens de
"peep"
dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 54 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
General
1
General
peep
v.
dikizlemek
Sami was
peeping
in the windows.
Sami pencereleri
dikizliyordu.
More Sentences
2
General
peep
n.
gözetleme
3
General
peep
n.
delikten bakma
4
General
peep
n.
röntgencilik
5
General
peep
n.
cik
6
General
peep
n.
cırtlak ses
7
General
peep
n.
bakış
8
General
peep
n.
korna sesi
9
General
peep
n.
gizlice bakma
10
General
peep
n.
kaçamak bakış
11
General
peep
n.
civciv sesi
12
General
peep
n.
röntgen
13
General
peep
n.
dikiz
14
General
peep
n.
gizlice bakış
15
General
peep
n.
söylenme
16
General
peep
n.
ilk bakış
17
General
peep
n.
belirme
18
General
peep
n.
anlık bakış
19
General
peep
n.
görüverme
20
General
peep
n.
delikli tüfek gezi
21
General
peep
n.
ce-eee oyunu
22
General
peep
n.
jip
23
General
peep
n.
cip
24
General
peep
n.
gizlice bakma
25
General
peep
n.
ciyaklama
26
General
peep
v.
çıkmak
27
General
peep
v.
görünüvermek
28
General
peep
v.
cik cik diye ses çıkarmak
29
General
peep
v.
dikiz etmek
30
General
peep
v.
röntgenlemek
31
General
peep
v.
kaçamak bakmak
32
General
peep
v.
gizlice bakmak
33
General
peep
v.
röntgencilik etmek
34
General
peep
v.
gözetlemek
35
General
peep
v.
röntgencilik yapmak
36
General
peep
v.
göz atmak
37
General
peep
v.
kısık sesle konuşmak
38
General
peep
v.
mırıldanarak konuşmak
39
General
peep
v.
öne çıkarmak
40
General
peep
v.
dışarı itmek
41
General
peep
v.
gizlice gözetlemek
42
General
peep
v.
kısmen görünmek
43
General
peep
v.
bir kısmı görünmek
44
General
peep
v.
incelemek
Ornithology
45
Ornithology
peep
n.
küçük bir çulluk türü
46
Ornithology
peep
n.
küçük kum kuşu
47
Ornithology
peep
n.
perdeli kum kuşu
Slang
48
Slang
peep
n.
yakın arkadaş
49
Slang
peep
n.
arkadaş
50
Slang
peep
v.
bakmak
51
Slang
peep
v.
göz atmak
52
Slang
peep
v.
izlemek
53
Slang
peep
v.
görmek
54
Slang
peep
v.
göz gezdirmek
Sens de
"peep"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 105 résultat(s)
Catégorie
Anglais
Turc
Phrasals
1
Phrasals
peep in(to something)
v.
bakmak
Tom
peeped in
the window and saw that Mary was still sleeping.
Tom pencereden
baktı
ve Mary'nin hâlâ uyuduğunu gördü.
More Sentences
2
Phrasals
peep in
v.
içeri bakmak
Tom
peeped in
the window and saw that Mary was still sleeping.
Tom pencereden
içeri baktı
ve Mary'nin hâlâ uyuduğunu gördü.
More Sentences
General
3
General
peep toe
n.
burnu açık ayakkabı
4
General
peep toe
n.
burnu açık
5
General
peep of day
n.
gün ağarması
6
General
peep-hole
n.
gözetleme deliği
7
General
peep hole
n.
gözetleme deliği
8
General
peep hole
n.
kontrol deliği
9
General
bo-peep
n.
(bebekler için) yüzünü elleriyle kapatıp geri açma oyunu
10
General
peep [obsolete]
n.
adım
11
General
peep [obsolete]
n.
kademe
12
General
peep-bo
n.
ce-eee oyunu
13
General
day-peep
n.
şafak
14
General
day-peep
n.
tan vakti
15
General
peep out
v.
çıkmak
16
General
peep out
v.
görünüvermek
Phrasals
17
Phrasals
peep under something
v.
bir şeyin altına bakmak
18
Phrasals
peep over
v.
bir şeyin üzerinden (duvar/pencere vb) bir şeyi dikizlemek
19
Phrasals
peep at
v.
göz gezdirmek
20
Phrasals
peep at
v.
göz atmak
21
Phrasals
peep through something
v.
-den bakmak
22
Phrasals
peep at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
23
Phrasals
peep at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) gizlice göz gezdirmek
24
Phrasals
peep at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) şöyle bir bakmak
25
Phrasals
peep at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) bir göz atmak
26
Phrasals
peep at (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) hızlıca bir bakmak
27
Phrasals
peep in
v.
bakmak
28
Phrasals
peep in
v.
göz ucuyla bakmak
29
Phrasals
peep in
v.
hızlıca bir bakmak
30
Phrasals
peep over (something)
v.
(bir şeyin) üzerinden bakmak/gözetlemek
31
Phrasals
peep over (something)
v.
(bir şeyin) üzerinden şöyle bir/göz ucuyla bakmak
32
Phrasals
peep over (something)
v.
(bir şeyin) üzerinden görünmek/çıkmak
33
Phrasals
peep over (something)
v.
(bir şeyin) tepesinden görünmek/belli olmak
34
Phrasals
peep over (something)
v.
(bir şeyin) içinden çıkmak/görünmek
35
Phrasals
peep through
v.
(bir şeyden) bakmak/gözetlemek
36
Phrasals
peep through
v.
(bir şeyden) şöyle bir/göz ucuyla bakmak
37
Phrasals
peep through
v.
(bir şeyden) görünmek/çıkmak
38
Phrasals
peep through
v.
(bir şeyden) belli olmak
39
Phrasals
peep through
v.
(bir şeyin) içinden çıkmak/görünmek
40
Phrasals
peep under
v.
altına bakmak
41
Phrasals
peep under
v.
altına bir göz atmak
42
Phrasals
peep under
v.
altına hızla/şöyle bir bakmak
43
Phrasals
peep under
v.
altından belli olmak/görünmek
44
Phrasals
peep under
v.
altından bir kısmı çıkmak/açıkta kalmak
45
Phrasals
peep under (something)
v.
(bir şeyin) altına hızla/şöyle bir bakmak
46
Phrasals
peep under (something)
v.
(bir şeyin) altına bir göz atmak
47
Phrasals
peep under (something)
v.
(bir şeyin) altından belli olmak/görünmek
48
Phrasals
peep under (something)
v.
(bir şeyin) altından bir kısmı çıkmak/açıkta kalmak
49
Phrasals
peep underneath (something)
v.
(bir şeyin) altına hızla/şöyle bir bakmak
50
Phrasals
peep underneath (something)
v.
(bir şeyin) altına bir göz atmak
51
Phrasals
peep underneath (something)
v.
(bir şeyin) altından belli olmak/görünmek
52
Phrasals
peep underneath (something)
v.
(bir şeyin) altından bir kısmı çıkmak/açıkta kalmak
Colloquial
53
Colloquial
bo-peep [australia/new zealand]
n.
hızlı bakış
Idioms
54
Idioms
hear a peep out of someone
v.
birinden laf/söz işitmek
55
Idioms
not to make a peep
v.
gık dememek
56
Idioms
not to make a peep
v.
gıkı çıkmamak
57
Idioms
have a peep
v.
(şöyle bir) bakmak
58
Idioms
take a peep
v.
(şöyle bir) bakmak
59
Idioms
hear a peep from (someone)
v.
(birinden) çıt çıkmak
60
Idioms
hear a peep from (someone)
v.
(birinin) ağzından bir kelime çıkmak
61
Idioms
hear a peep from (someone)
v.
(birinden) bir ses çıkmak
62
Idioms
hear a peep out of (someone)
v.
(birinden) çıt çıkmak
63
Idioms
hear a peep out of (someone)
v.
(birinin) ağzından bir kelime çıkmak
64
Idioms
hear a peep out of (someone)
v.
(birinden) bir ses çıkmak
65
Idioms
hear a peep out of
v.
-den bir ses duymak
66
Idioms
hear a peep out of
v.
'-den çıt bile duymak
67
Idioms
hear a peep out of
v.
ağzından bir kelime duymak
68
Idioms
not a peep from/out of (someone)
expr.
çıtı çıkmama
69
Idioms
not a peep from/out of (someone)
expr.
çıt çıkarmama
70
Idioms
not a peep from/out of (someone)
expr.
hiç ses çıkarmama
71
Idioms
not a peep from/out of (someone)
expr.
sesi çıkmama
72
Idioms
not a peep from/out of (someone)
expr.
tek kelime etmeme
73
Idioms
another peep out of (one)
expr.
(birinden) bir kelime
74
Idioms
another peep out of (one)
expr.
(birinden) herhangi bir ses
75
Idioms
another peep out of (one)
expr.
(birinden) bir çıt
76
Idioms
another peep out of (one)
expr.
(birinden) başka bir laf/ses
77
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) bir kelime daha
78
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) tek bir söz daha
79
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) bir şikayet daha
80
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) başka bir ses/laf
81
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) bir çıt dahi
82
Idioms
another peep (out of you)
expr.
(senden) başka bir şikayet
83
Idioms
another peep
expr.
bir kelime
84
Idioms
another peep
expr.
bir çıt
85
Idioms
another peep
expr.
bir ses
86
Idioms
another peep
expr.
başka bir laf/ses
87
Idioms
another peep
expr.
tek bir söz/kelime
Politics
88
Politics
peep-o'-day boys
n.
(1784 yılı) irlandalı isyancılar
Technical
89
Technical
peep hole
n.
gözetleme deliği
90
Technical
peep hole
n.
kontrol deliği
Medical
91
Medical
peep (positive end expiratory pressure)
n.
ekspirasyon sonu pozitif basınç
Gastronomy
92
Gastronomy
peep [us]
n.
(paskalya'da) hayvan şekilli marşmelov
Military
93
Military
peep sight
n.
delikli gez
Hunting
94
Hunting
peep sight
n.
diopter gez
95
Hunting
flip-up peep
n.
fiske vurularak ayarlanması yapılan bir tür gaz
96
Hunting
peep sight
n.
u-gez modeli
Ornithology
97
Ornithology
peep [uk]
n.
çayır inci kuşu
Slang
98
Slang
peep hole
n.
(özellikle tuvalet/banyo vb) dikiz deliği
99
Slang
peep hole
n.
(özellikle tuvalet/banyo vb) dikizleme deliği
100
Slang
pixel peep
v.
dijital bir görüntüyü piksellerine kadar incelemek
101
Slang
pixel peep
v.
dijital bir görüntüyü piksellerine kadar inceleyip düzeltmek
102
Slang
pixel peep
v.
dijital bir görüntüyü en ince ayrıntısına kadar inceleyip düzeltmek
103
Slang
pixel peep
v.
dijital bir görüntüyü piksel piksel/en ince ayrıntısına kadar inceleyip düzeltmek
104
Slang
pixel peep
v.
dijital bir görüntünün çözünürlüğünü, netliğini ve kalitesini en ince ayrıntısına kadar işlemek
105
Slang
peep this out
expr.
dinle beni bak sana ne diyeceğim
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of peep
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy