of taste

Sens de "of taste" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 80 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Phrasals
1	Phrasals	taste of (something) v.	(bir şey) hissettirmek
It's only now we truly feel the taste of freedom and independence. Özgürlüğün ve bağımsızlığın tadını ancak şimdi gerçekten hissediyoruz. More Sentences
General
2	General	lack of taste n.	tatsızlık
3	General	sense of taste n.	zaika
4	General	the sense of taste n.	tadım
5	General	lapse of taste n.	zevksizlik
6	General	lack of taste n.	lezzetsizlik
7	General	sense of taste n.	tat duyusu
8	General	feast of taste n.	lezzet şöleni
9	General	the taste of freedom n.	özgürlüğün tadı
10	General	the taste of life n.	hayatın tadı
11	General	taste of cyanide n.	siyanürün tadı
12	General	the flavour (taste) of it still lingers v.	tadı damağında kalmak
13	General	get the taste of v.	tadını almak
14	General	give somebody a taste of their own medicine v.	biriyle anladığı dilden konuşmak
15	General	give somebody a taste of their own medicine v.	aynı şekilde karşılık vermek
16	General	give somebody a taste of their own medicine v.	aynıyla mukabele etmek
17	General	give somebody a taste of their own medicine v.	kendi silahıyla vurmak
18	General	have a taste of freedom v.	özgürlüğü tatmak
19	General	get a taste of freedom v.	özgürlüğü tatmak
20	General	out of taste adj.	zevksiz
21	General	of poor taste adj.	zevksiz
Phrasals
22	Phrasals	taste of (something) v.	(bir şey) hissi vermek
23	Phrasals	taste of (something) v.	(bir şeyin) tadını vermek
24	Phrasals	taste of (something) v.	(bir şey) çağrışımı yapmak
25	Phrasals	taste of (something) v.	aklına (bir şey) getirmek
26	Phrasals	taste of (something) v.	(bir şey) gibi hissettirmek
27	Phrasals	taste of something v.	tadı bir şey gibi olmak
28	Phrasals	taste of something v.	tadı bir şeye benzemek
29	Phrasals	taste of something v.	bir şey gibi tatmak
30	Phrasals	taste of something v.	tadı bir şeyle aynı olmak
31	Phrasals	taste of something v.	bir şey tadında olmak
32	Phrasals	taste of something v.	bir şeyle aynı tatta olmak
33	Phrasals	taste of something v.	bir şeyle aynı tadı vermek
34	Phrasals	taste of something v.	tadı bir şeyi hatırlatmak
35	Phrasals	taste of something v.	bir şeyden tatmak
36	Phrasals	taste of something v.	bir şeyin tadına bakmak
Colloquial
37	Colloquial	a matter of taste n.	zevk meselesi
Idioms
38	Idioms	a taste of your own medicine n.	kendi silahıyla
39	Idioms	taste of something n.	bir deneyim
40	Idioms	taste of something n.	bir örnek
41	Idioms	taste of something n.	bir tecrübe
42	Idioms	a taste of your own medicine n.	kendi silahınla vurulma
43	Idioms	a taste of your own medicine n.	yaptığın şeyin aynısını yaşama
44	Idioms	a taste of your own medicine n.	başkalarına karşı gösterdiğin kötü muamelenin aynısı
45	Idioms	a taste of (one's) own medicine n.	(birine) aynı şekilde karşılık verme
46	Idioms	a taste of (one's) own medicine n.	(birini) kendi silahıyla vurma
47	Idioms	a taste of (one's) own medicine n.	(birinin) yaptığının aynısını ona yaşatma
48	Idioms	a taste of (one's) own medicine n.	(birine) yaptığını aynı şekilde ödetme
49	Idioms	a taste of own medicine n.	aynı şekilde karşılık verme
50	Idioms	a taste of own medicine n.	kendi silahıyla vurma
51	Idioms	a taste of own medicine n.	yaptığının aynısını ona yaşatma
52	Idioms	a taste of own medicine n.	yaptığını aynı şekilde ödetme
53	Idioms	be not a person of taste v.	ağzının tadını bilmemek
54	Idioms	give someone a taste of their own medicine v.	aynı şekilde karşılık vermek
55	Idioms	give someone a taste of their own medicine v.	biriyle anladığı dilden konuşmak
56	Idioms	give someone a taste of one's own medicine v.	birisini kendi silahıyla vurmak
57	Idioms	give someone a taste of their own medicine v.	kendi silahıyla vurmak
58	Idioms	slap the taste out of your mouth v.	paylamak
59	Idioms	slap the taste out of your mouth v.	paylamak
60	Idioms	give someone a taste of something v.	tadını aldırmak
61	Idioms	give someone a taste of something v.	tadına vardırmak
62	Idioms	give someone a taste of something v.	tadını almasını/tadına varmasını sağlamak
63	Idioms	slap the taste out of your mouth v.	uygun görmediğin bir davranıştan birini men etmek
64	Idioms	slap the taste out of your mouth v.	uygun görmediğin bir davranıştan birini men etmek
65	Idioms	get a taste of (one's) own medicine v.	kendi silahıyla vurulmak
66	Idioms	get a taste of (one's) own medicine v.	yaptıklarının aynısını yaşamak
67	Idioms	get a taste of (one's) own medicine v.	yaptıklarının karşılığını aynı şekilde almak
68	Idioms	give (one) a taste of (one's) own medicine v.	(birini) kendi silahıyla vurmak
69	Idioms	give (one) a taste of (one's) own medicine v.	(birine) yaptığını aynı şekilde ödetmek
70	Idioms	give (one) a taste of (one's) own medicine v.	(birine) aynı şekilde karşılık vermek
71	Idioms	give somebody a taste of their own medicine v.	birini kendi silahıyla vurmak
72	Idioms	give somebody a taste of their own medicine v.	birine yaptığını aynı şekilde ödetmek
73	Idioms	give somebody a taste of their own medicine v.	birine aynı şekilde karşılık vermek
74	Idioms	no one ever went broke underestimating the taste of... expr.	bunun da alıcısı çıkar/bu da satılır
75	Idioms	no one ever went broke underestimating the taste of... expr.	farkına bile varmazlar
76	Idioms	no one ever went broke underestimating the taste of... expr.	her şeyin bir alıcısı vardır/çıkar
Technical
77	Technical	test for absence of odor and taste n.	koku ve tat bulunmaması deneyi
Food Engineering
78	Food Engineering	test for absence of odour and taste n.	koku ve tat bulunmama deneyi
79	Food Engineering	sensitivity of taste n.	tat duyarlılığı
Apiculture
80	Apiculture	sense of taste n.	tad duyusu