to leave

Sens de "to leave" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 20 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	not to leave v.	bırakmamak
I should also like to ask the Commission not to leave the Czech Republic and Slovakia out of its emergency aid plans. Ayrıca Komisyon'dan Çek Cumhuriyeti ve Slovakya'yı acil yardım planlarının dışında bırakmamasını rica ediyorum. More Sentences
2	General	threaten to leave v.	bırakmakla tehdit etmek
Sami threatened to leave Layla. Sami Layla'yı onu bırakmakla tehdit etti. More Sentences
3	General	not to leave unpunished v.	yanına bırakmamak
4	General	not to leave somebody in peace v.	yakasını bırakmamak
5	General	cause to leave v.	ayrılmasına neden olmak
6	General	ask somebody to leave a deposit v.	kapora istemek
7	General	threaten to leave v.	terketmekle tehdit etmek
8	General	threaten to leave v.	terk etmekle tehdit etmek
Phrases
9	Phrases	it's so hard to leave you expr.	senden ayrılmak o kadar zor ki
Colloquial
10	Colloquial	be prepared to leave v.	gider olmak
Speaking
11	Speaking	we need to leave here right this second expr.	burayı şu saniye terketmeliyiz
12	Speaking	it's time to leave expr.	gitme/ayrılma vakti
13	Speaking	I want you to leave her alone expr.	onu rahat bırakmanı istiyorum
14	Speaking	I want you to leave him alone expr.	onu rahat bırakmanı istiyorum
15	Speaking	would you like to leave a message? expr.	mesaj bırakmak ister misiniz?
16	Speaking	I think it's time for us to leave expr.	sanırım gitme vaktimiz geldi
17	Speaking	I'm afraid I'm going to have to ask you to leave expr.	üzgünüm ama senden burayı terk etmeni isteyeceğim
Trade/Economic
18	Trade/Economic	right to leave n.	izin hakkı
19	Trade/Economic	to leave a deposit v.	depozito bırakmak
Law
20	Law	obligation to leave a country n.	bir ülkeyi terk etme zorunluluğu