önemseme

Sens de "önemseme" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 13 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	önemseme	caring n.
Caring means being alive. Önemsemek, hayatta olmak demektir. More Sentences
2	General	önemseme	opinion n.
I have a low opinion of him. Onu pek önemsemiyorum. More Sentences
3	General	önemseme	notice n.
He never takes any notice of what his father says. O hiçbir zaman babasının söylediklerini önemsemez. More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	önemseme	pay no mind expr.
Pay no mind to the man behind the curtain. Perdenin arkasındaki adamı önemseme. More Sentences
General
5	General	önemseme	heed n.
6	General	önemseme	count n.
7	General	önemseme	regard n.
8	General	önemseme	tent [dialect] n.
9	General	önemseme	attent [obsolete] n.
10	General	önemseme	mone n.
11	General	önemseme	observation [obsolete] n.
Computer
12	Computer	önemseme	don't care expr.
British Slang
13	British Slang	önemseme	scrub round n.

Sens de "önemseme" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	ayin ve törenleri çok önemseme	ritualism n.
2	General	kendini önemseme	self-regarding n.
3	General	bu kadar önemseme !	fiddle-de-dee interj.
Colloquial
4	Colloquial	(birini) önemseme/boşver	don't mind (someone) expr.
Idioms
5	Idioms	(birini/kendini) çok beğenme/önemseme	as if the sun shines out (someone's) backside expr.
Social Sciences
6	Social Sciences	eril yaklaşımı önemseme	phallocentrism n.