öngörülemeyen

Sens de "öngörülemeyen" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	öngörülemeyen	unpredictable adj.
It's an unpredictable market. Bu öngörülemeyen bir pazar. More Sentences
Trade/Economic
2	Trade/Economic	öngörülemeyen	unforeseen adj.
Budget execution worked correctly in 2003 despite some unforeseen events. Öngörülemeyen bazı olaylara rağmen 2003 yılında bütçe uygulaması doğru bir şekilde işlemiştir. More Sentences
General
3	General	öngörülemeyen	wayward adj.
4	General	öngörülemeyen	herky-jerky adj.
5	General	öngörülemeyen	hit-or-miss adj.
6	General	öngörülemeyen	incalculable adj.

Sens de "öngörülemeyen" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 12 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	öngörülemeyen sonuçlar	unforeseen consequences n.
Viruses can have unforeseen consequences for those using computers. Virüsler bilgisayar kullananlar için öngörülemeyen sonuçlar doğurabilir. More Sentences
2	General	öngörülemeyen hava (durumu)	unpredictable weather n.
The accident was caused chiefly by the unpredictable weather. Kaza büyük ölçüde öngörülemeyen hava koşullarından kaynaklanmıştır. More Sentences
3	General	öngörülemeyen zorluk	booby trap n.
Colloquial
4	Colloquial	bariz bir hataya neden olan öngörülemeyen şey	banana skin n.
5	Colloquial	öngörülemeyen masraflar için ayrılmış cüzi bir para	mad money n.
6	Colloquial	öngörülemeyen utanç verici durum	go n.
Idioms
7	Idioms	öngörülemeyen durum	wild card n.
8	Idioms	öngörülemeyen şekilde ilerlemek	buck the trend v.
9	Idioms	neticesi öngörülemeyen durum	a toss-up expr.
Trade/Economic
10	Trade/Economic	öngörülemeyen değişkenlik ve risk özelliği	instability n.
Medical
11	Medical	öngörülemeyen zor entübasyon	unpredictable difficult intubation n.
Engineering
12	Engineering	parça davranışı öngörülemeyen sistem davranışı	synergy n.