övgü - Turc Anglais Dictionnaire

övgü

Sens de "övgü" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 49 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
övgü tribute n.
It is a tribute to the effective working of our committee.
Bu, komitemizin etkin çalışmasına bir övgüdür.

More Sentences
övgü praise n.
Her last album received high praise from fans.
Son albümü hayranlarından büyük övgü aldı.

More Sentences
övgü compliment n.
This is worth a compliment although I regret, of course, that he did not expound it in his own mother tongue.
Elbette bunu kendi ana dilinde açıklamadığı için üzgün olsam da bu övgüye değer.

More Sentences
General
övgü compliment n.
My compliments also to the two rapporteurs and the chairman of the budgetary committee, who proved a safe pair of hands.
İki raportöre ve bütçe komisyonu başkanına da övgülerimi sunarım.

More Sentences
övgü praise n.
Mrs Ebadi, therefore, was welcomed by thousands of people, thousands of democrats singing her praises.
Bu nedenle Sayın Ebadi binlerce insan tarafından karşılandı, binlerce demokrat ona övgüler yağdırdı.

More Sentences
övgü accolade n.
His new book received accolades from the magazines.
Yeni kitabı dergilerden övgü aldı.

More Sentences
övgü credit n.
This in an impressive list and the Commission, ECHO and the various aid organisations involved deserve credit.
Bu etkileyici bir liste ve Komisyon, ECHO ve ilgili çeşitli yardım kuruluşları övgüyü hak ediyor.

More Sentences
Technical
övgü tribute n.
You paid tribute to the modernising efforts of the financial services programme.
Mali hizmetler programının modernizasyon çabalarına övgüde bulundunuz.

More Sentences
Common Usage
övgü acclaim n.
General
övgü acclamation n.
övgü glory n.
övgü approbation n.
övgü panegyric n.
övgü commendation n.
övgü kudos n.
övgü laude n.
övgü ode n.
övgü encomia n.
övgü eclat n.
övgü bouquet n.
övgü glowing account n.
övgü laud n.
övgü eulogy n.
övgü encomium n.
övgü testimonial n.
övgü elogium n.
övgü extolment [obsolete] n.
övgü homage n.
övgü renown n.
övgü huzza n.
övgü huzzah n.
övgü loos n.
övgü lose [obsolete] n.
övgü garland n.
övgü incense n.
övgü commendatory [obsolete] n.
övgü panegyry [obsolete] n.
övgü paneulogism n.
övgü salutation n.
övgü orchid n.
övgü roose [dialect] n.
Idioms
övgü pat in the back n.
Politics
övgü encomion [obsolete] n.
Archaic
övgü eloge n.
övgü encomiastic n.
övgü douceur n.
övgü prease n.
övgü slaver n.
Slang
övgü big up n.

Sens de "övgü" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 118 résultat(s)

Turc Anglais
General
övgü almak take credit v.
Tom can take credit for that.
Tom bunun için övgü alabilir.

More Sentences
övgü almak be praised v.
John was praised for his good homework.
John iyi ödevi için övgü aldı.

More Sentences
övgü dolu glowing adj.
Tom wrote Mary a glowing recommendation.
Tom, Mary'ye övgü dolu bir tavsiye mektubu yazdı.

More Sentences
Phrasals
(iltifat, övgü) beklemek fish for (something) v.
I don't like the way Tom is always fishing for a compliment.
Tom'un sürekli iltifat beklemesi hoşuma gitmiyor.

More Sentences
General
aşırı övgü puff n.
aşırı övgü puffery n.
özellikle ölmüş birinin ardından övgü konuşması ya da yazısı eulogia n.
aşırı övgü adulation n.
övgü ve takdirle onaylama acclaiming n.
övgü yağdıran kimse laudator n.
film vb hakkında övgü dolu yazı rave review n.
övgü budalası compliment fisher n.
övgü budalası sucker for compliments n.
deliliğe övgü praise of folly n.
deliliğe övgü encomium moriae n.
yapıcı övgü constructive compliment n.
kitap kapağındaki övgü yazısı blurb n.
övgü yazarı panegyrist n.
övgü/methiye şarkısı hymn n.
büyük bir hevesle övgü yağdıran kişi cheerleader n.
tumturaklı övgü flowery compliment n.
övgü sözü word of praise n.
övgü ile yüceltme magnification n.
şaka veya aldatıcı övgü ile kandırma mamaguy n.
şaka veya aldatıcı övgü ile dalga geçme mamaguy n.
abartılı övgü build-up n.
abartılı övgü buildup n.
övgü metni monument n.
samimiyetsiz övgü mouth honor n.
(sanatçı, kritik veya akademisyenler arasında) karşılıklı övgü logrolling n.
aşırı övgü overpraise n.
geleneklere göre övgü kabul edilen hareket coup n.
abartılı övgü panegyric n.
övgü şarkısı peanism n.
övgü konuşması salutation n.
övgü merasimi salute n.
abartı övgü puffery n.
eleştirmenlerden alınan onay ve övgü critical acclaim n.
övgü dolu sözler söylemek speak well of v.
övgü almaya çalışmak fish for compliment v.
övgü almak receive praise v.
hevesle övgü yağdırmak cheerlead v.
(övgü, iltifat) beklemek fish v.
övgü yağdırmak heap praise on v.
(birini) övgü veya etkileyici sözlerle heyecanlandırmak kittle v.
(birini) övgü veya etkileyici sözlerle tahrik etmek kittle v.
şaka veya aldatıcı övgü ile kandırmak mamaguy v.
şaka veya aldatıcı övgü ile dalga geçmek mamaguy v.
övgü almak praise [obsolete] v.
övgü ile hitap etmek soap v.
(övgü, saygı pay v.
övgü düzmek praise v.
övgü dolu exalted adj.
övgü dolu laudatory adj.
övgü almış lauded adj.
övgü dolu rave adj.
övgü dolu complimentary adj.
övgü niteliğinde complimentary adj.
övgü niteliğinde laudative adj.
övgü niteliğinde olmayan uncomplimentary adj.
övgü niteliğinde complemental [obsolete] adj.
övgü dolu complemental [obsolete] adj.
övgü gibi complimental adj.
övgü yaratan panegyric adj.
övgü yaratan panegyrical adj.
övgü dolu praiseful adj.
övgü almayan praiseless adj.
övgü dolu praising adj.
eleştirmenler tarafından onay ve övgü almış critically acclaimed adj.
övgü dolu rave adj.
övgü niteliğinde eulogistically adv.
övgü olarak verilen complimentary adv.
Phrasals
(iltifat, övgü) peşinde olmak fish for (something) v.
kendisine (kompliman, övgü) yapılmasını istemek fish for (something) v.
(övgü) yağdırmak lavish with v.
Phrases
neşeye/neşelenmeye övgü ode to joy n.
Proverb
bir övgü sözcüğü yaraya sürülmüş bir merhem gibidir a word of praise is equal to ointment on a sore
Colloquial
abartılı övgü rave n.
(övgü olarak) tüm vaktini spora ayırmak için çalışmayıp ucuza yaşayan yoksul açık hava sporcusu dirtbag n.
Idioms
övgü dolu haber a good press n.
övgü dolu haber good press n.
birinin alabileceği en saygın övgü/iltifat praise from sir hubert n.
içerisinde eleştiri de barındıran övgü a backhanded compliment n.
içerisinde övgü de barındıran eleştiri a backhanded compliment n.
sayfalarca övgü yağdırabilecek olmak write home about v.
övgü almak get a guernsey [australia] v.
övgü almak get a guernsey [australia] v.
övgü almak get a guernsey [australia] v.
övgü yağmuruna tutmak make of [dialect] v.
övgü yağdırmak make of [dialect] v.
övgü yağmuruna tutmak make over [dialect] v.
övgü yağdırmak make over [dialect] v.
övgü almak get a gold star v.
için övgü almak get credit for v.
(bir şey) için övgü almak get credit for (something) v.
övgü dolu sözlerle in glowing colors adv.
övgü dolu sözlerle in glowing terms adv.
övgü dolu sözlerle in glowing colours adv.
övgü dolu sözlerle in glowing terms expr.
övgü dolu sözlerle in glowing colours [uk] expr.
övgü dolu sözlerle in glowing colors [us] expr.
Media
hayranlar tarafından yazılıp ünlülere övgü içeren mektuplar fan mail n.
Literature
övgü için kullanılan anlatım eulogism n.
hayranlık ve övgü dolu biyografi yazma hagiography n.
kısa şiirsel övgü minim n.
özellikle ölmüş birine adanan övgü metni monument n.
övgü dolu eulogistic adj.
övgü dolu eulogistical adj.
Religious
(ortodoks kilisesinde) ayinlerde övgü dualarının okunduğu kısım anaphora n.
komünyon sırasında okunan övgü duasıyla ilgili anaphoral adj.
Art
övgü madalyaları acclamation medals n.
övgü nişanları acclamation medals n.
Music
hristiyanlarda eski bir tanrı'ya övgü ilahisi te deum n.
mutluluğa övgü ode to joy n.
övgü şarkısı laud n.
Printery
(kitapta) övgü yazısı endorsement n.
Archaic
övgü kaynağı praise n.
övgü nedeni praise n.