|
- Hey, don't worry, kid.
- Hey, merak etme, ufaklık.
- Don't worry, I'll tie up this one.
- Merak etme, bunu bağlayacağım.
- Don't worry, everything is all right.
- Merak etme, her şey yolunda.
- Don't worry, I'll be back before twelve.
- Merak etmeyin, 12'den önce döneceğim.
- Don't worry, Mary, I'll be discreet.
- Merak etme Mary, ben ağzı sıkı olacağım.
- Don't worry, I got it.
- Merak etme, ben hallederim.
- Don't worry, I'll translate that for you.
- Merak etme, bunu senin için tercüme edeceğim.
- Don't worry, I got it.
- Merak etme, bende.
- Don't worry, Mary, I'll be discreet.
- Merak etme Mary, ağzımı sıkı tutacağım.
- I trust you, don't worry.
- Sana güveniyorum, merak etme.
- Don't worry, I'm going to help you.
- Merak etme, sana yardım edeceğim.
- Don't worry, it happens to everyone.
- Merak etme, herkesin başına gelir.
- Don't worry, you are safe.
- Merak etmeyin, güvendesiniz.
- Don't worry, I'll translate that for you.
- Merak etmeyin, ben sizin için tercüme edeceğim.
- Don't worry, cutting your hair doesn't hurt.
- Merak etmeyin, saçınızı kesmek acı vermez.
- Don't worry, we're on our way.
- Merak etme, yoldayız.
- Don't worry, if that happens, we will just have to coordinate!
- Merak etme, öyle bir şey olursa, koordine etmek zorunda kalırız!
- Don't worry, cutting your hair doesn't hurt.
- Merak etmeyin, saçınızı kesmek acıtmaz.
- Don't worry my child, go to sleep.
- Merak etme çocuğum, git uyu.
- Don't worry, I will protect her.
- Merak etme, onu koruyacağım.
- Don't worry, I have already fixed it.
- Merak etme, çoktan tamir ettim.
- Don't worry, you're in good company.
- Merak etme, iyi bir arkadaşın var.
- Just don't worry.
- Sadece merak etme.
- Don't worry, you'll like it.
- Merak etme, hoşuna gidecek.
- Don't worry, I don't want to hurt him.
- Merak etme, onu incitmek istemiyorum.
- Don't worry, I have already fixed it.
- Merak etmeyin, onu zaten tamir ettik.
- Don't worry, it will be nice.
- Merak etme, güzel olacak.
- Don't worry, I'll do it.
- Merak etme, yapacağım.
- Don't worry, it's not going to happen.
- Merak etmeyin, bu olmayacak.
- I'll be fine, don't worry.
- Ben iyi olacağım, merak etme.
- Don't worry, everything will be OK.
- Merak etme, her şey yoluna girecek.
- Don't worry; it won't bite.
- Merak etme; ısırmaz.
- Don't worry, you're perfectly normal.
- Merak etme, sen de gayet normalsin.
- That's nothing, don't worry.
- Bir şey yok, merak etme.
- It's nothing, don't worry!
- Bir şey yok, merak etme!
- Don't worry, everyone makes mistakes.
- Merak etme, herkes hata yapar.
- Don't worry, it's not the end of the world.
- Merak etme, dünyanın sonu değil.
- Don't worry, everything will be fine.
- Merak etme, her şey yoluna girecek.
- Don't worry, I can take it.
- Merak etme, ben hallederim.
- Don't worry, you'll get your voice back soon.
- Merak etme, yakında sesine kavuşacaksın.
- Don't worry, everything is all right.
- Merak etmeyin, her şey yolunda.
- Don't worry, this street is not obstructed.
- Merak etmeyin, bu cadde tıkalı değil.
- Don't worry, you're perfectly normal.
- Merak etme, sen kusursuz bir biçimde normalsin.
- Don't worry, it will be nice.
- Merak etmeyin, güzel olacak.
- Yes, don't worry!
- Evet, merak etmeyin!
- Don't worry; it won't bite.
- Merak etme, ısırmaz.
- Don't worry, I'm sure that I can find someone else!
- Merak etme, eminim başka birini bulabilirim!
- Don't worry, we can count on Tom.
- Merak etmeyin, Tom'a güvenebiliriz.
- Don't worry, everything will be fine.
- Merak etme, her şey iyi olacak.
- Don't worry, he won't go after you.
- Merak etme, peşinden gelmeyecek.
- Don't worry, you're doing well.
- Merak etme, iyi gidiyorsun.
- Don't worry, I have a plan B.
- Merak etme, bir B planım var.
- Don't worry, present day cosmetic surgery is much better than it used to be in Doctor Frankenstein's days.
- Merak etmeyin, günümüz estetik cerrahisi Doktor Frankenstein'ın günlerinde olduğundan çok daha iyi.
- Don't worry my child, go to sleep.
- Merak etme çocuğum, yatmaya git.
- Don't worry, he won't go after you.
- Merak etme, senin peşinden gelmeyecek.
- Don't worry, I can do this.
- Merak etme, bunu yapabilirim.
- It's not your fault, don't worry.
- Senin hatan değil, merak etme.
Show More (55)
|
