Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
save something
"save something"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 57 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
save something for the right occasion
f.
bir şeyi uygun bir zamana saklamak
2
Genel
save money for something
f.
bir şey için para biriktirmek
Phrasals
3
Öbek Fiiller
save up for something
f.
bir şey için para biriktirmek
4
Öbek Fiiller
save money toward something
f.
(bir şey almak/belli bir amaç/hedef için) para biriktirmek
5
Öbek Fiiller
save (an amount of) (money) on (something)
f.
(bir şeyden belli bir miktar) tasarruf etmek
6
Öbek Fiiller
save (an amount of) (money) on (something)
f.
(bir şey) için (belli bir miktar daha az para) harcamak
7
Öbek Fiiller
save (money) on something
f.
bir şeyden (belli bir miktar) tasarruf etmek
8
Öbek Fiiller
save (money) on something
f.
bir şey için (belli bir miktar daha az para) harcamak
9
Öbek Fiiller
save (something) as (something else)
f.
(bir bilgisayar dosyasını bir isimle) kaydetmek
10
Öbek Fiiller
save (something) as (something else)
f.
(bir bilgisayar dosyasını bir şey) olarak kaydetmek
11
Öbek Fiiller
save (something) as (something else)
f.
(bir bilgisayar dosyasını bir formatta) kaydetmek
12
Öbek Fiiller
save for (someone or something)
f.
(biri/bir şey) için ayırmak
13
Öbek Fiiller
save for (someone or something)
f.
(biri/bir şey) için tutmak
14
Öbek Fiiller
save for (someone or something)
f.
(biri/bir şey) haricinde
15
Öbek Fiiller
save for (someone or something)
f.
(biri/bir şey) dışında
16
Öbek Fiiller
save for (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) başka
17
Öbek Fiiller
save for (something)
f.
(bir şey) için para biriktirmek
18
Öbek Fiiller
save for (something)
f.
(bir şey) için kenara para koymak
19
Öbek Fiiller
save for (something)
f.
(bir şey) almak için para biriktirmek
20
Öbek Fiiller
save from (someone or something)
f.
(birinden/bir şeyden) kurtarmak/korumak
21
Öbek Fiiller
save from (someone or something)
f.
(tehlikeli birinden/bir durumdan) kurtarmak
22
Öbek Fiiller
save from (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) elinden almak/kurtarmak
23
Öbek Fiiller
save from (something)
f.
(başarısızlıktan) kurtarmak
24
Öbek Fiiller
save from (something)
f.
(iflastan) kurtarmak/döndürmek
25
Öbek Fiiller
save toward (something)
f.
(bir şey) için para biriktirmek
26
Öbek Fiiller
save toward (something)
f.
(bir şey) için kenara para koymak
27
Öbek Fiiller
save toward (something)
f.
(bir şey) almak için para biriktirmek
Proverb
28
Atasözü
save up something for a rainy day
ak akçe kara gün içindir
Colloquial
29
Konuşma Dili
can't do something to save your life
f.
hayatta/ölse yapamamak
30
Konuşma Dili
save (something) for another time
f.
(bir şeyi) bir başka zamana saklamak
Idioms
31
Deyim
save a bundle on something
f.
bir yığın para ödemekten kurtulmak
32
Deyim
save a bundle on something
f.
epeyce bir miktar tasarruf etmek
33
Deyim
save something for a rainy day
f.
(zor günler için) bir kenara koymak
34
Deyim
save something for a rainy day
f.
zor günler için saklamak
35
Deyim
save money up (for something)
f.
(bir şey) için para biriktirmek
36
Deyim
save money up (for something)
f.
(bir şey) için kenara para koymak
37
Deyim
save money up (for something)
f.
(bir şey) almak için para biriktirmek
38
Deyim
save room (for something)
f.
(bir yiyecek) için yer ayırmak/bırakmak
39
Deyim
save room (for something)
f.
(bir yiyeceğe de) yer bırakmak
40
Deyim
save room (for something)
f.
çok yemeyip (bir şeye) yer ayırmak/bırakmak
41
Deyim
save room (for something)
f.
(bir şeye) yer ayırmak/bırakmak için çok yememek
42
Deyim
save room (for something)
f.
(bir şey) için karnını tam/tıka basa doyurmamak
43
Deyim
save versus (something)
f.
(masaüstü oyunlarında) (bir şeye) karşı koruma sağlamak
44
Deyim
save versus (something)
f.
(bir şeye) karşı direnmek
45
Deyim
save versus (something)
f.
(bir şeyden) kaçmak/kaçınmak
46
Deyim
save versus (something)
f.
(bir şeye) karşı gardını almak
Slang
47
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
pek bir şey yapmamak
48
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
neredeyse hiçbir şey yapmak
49
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
hiçbir şey yapmamak
50
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
kılını bile kıpırdatmamak
51
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
… bile yapamamak
52
Argo
couldn't (do something) to save (one's) life
f.
(bir şeyi) neredeyse hiç yapmamak
53
Argo
can't (do something) to save (one's) life
expr.
(biri bir şeyi) hayatta yapamaz
54
Argo
can't (do something) to save (one's) life
expr.
(biri bir şeyi) ölse yapamaz
55
Argo
can't (do something) to save (one's) life
expr.
(biri bir şeyi) dünyada yapamaz
56
Argo
can't (do something) to save (one's) life
expr.
(biri bir şeyi) hiçbir şekilde yapamaz
57
Argo
can't (do something) to save (one's) life
expr.
(biri bir şeyi) ne kadar uğraşırsa uğraşsın yapamaz
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of save something
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy