at first sight - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
at first sight ilk görüşte adv.
  • Did you fall for her at first sight?
  • Ona ilk görüşte aşık mı oldun?
  • Tom and Mary fell in love with each other at first sight.
  • Tom ve Mary ilk görüşte birbirlerine âşık oldular.
  • He fell in love with the girl at first sight.
  • İlk görüşte kıza âşık oldu.
Show More (27)
at first sight ilk bakışta adv., expr.
  • The 2002 EU Budget, amounting to EUR 51 billion, appears at first sight to be balanced and straightforward.
  • 51 milyar Euro tutarındaki 2002 AB Bütçesi ilk bakışta dengeli ve anlaşılır görünmektedir.
  • As a solution, labelling is a good idea only at first sight.
  • Bir çözüm olarak etiketleme sadece ilk bakışta iyi bir fikirdir.
  • There is talk of a 'Maastricht of pensions', a slogan that, at first sight, is devoid of meaning.
  • İlk bakışta anlamsız gelen bir "Maastricht emekli maaşı" sloganından söz ediliyor.
Show More (16)