|
- The enlargement negotiations are broken up into 38 different chapters.
- Genişleme müzakereleri 38 farklı başlığa ayrılmıştır.
- The enlargement negotiations are broken up into 38 different chapters.
- Genişleme müzakereleri 38 farklı fasıla ayrılmıştır.
- We must not think that the European Union could break up into two groups, each with strengthened cooperation.
- Avrupa Birliği'nin her biri güçlendirilmiş iş birliğine sahip iki gruba ayrılabileceğini düşünmemeliyiz.
- We must not think that the European Union could break up into two groups, each with strengthened cooperation.
- Avrupa Birliği'nin, her biri güçlendirilmiş işbirliğine sahip iki gruba ayrılabileceğini düşünmemeliyiz.
- Tom was devastated when Mary broke up with him.
- Mary ondan ayrıldığında harap oldu.
- I think we should break up.
- Bence ayrılmalıyız.
- Tom broke up with Mary today.
- Tom bugün Mary'den ayrıldı.
- Are you really going to break up with Tom?
- Gerçekten Tom'dan ayrılacak mısın?
- Tom isn't going to break up with you.
- Tom seninle ayrılmayacak.
- Tom broke up with Mary via text message.
- Tom cep telefonu mesajı yoluyla Mary'den ayrıldı.
- She broke up with her boyfriend.
- Erkek arkadaşından ayrıldı.
- I never advised you to break up with Tom.
- Tom'dan ayrılmanı asla tavsiye etmedim.
- How many dates have you been on since you and Tom broke up?
- Tom'la ayrıldığınızdan beri kaç kişiyle çıktın?
- She was devastated when he broke up with her.
- Mary ondan ayrıldığında yıkılmıştı.
- Tom broke up with Mary via text message.
- Tom, Mary'den kısa mesajla ayrıldı.
- He finally broke up with that woman.
- Sonunda o kadından ayrıldı.
- Why did you break up with him?
- Neden onunla ayrıldın?
- I plan to break up with Mary.
- Mary'den ayrılmayı planlıyorum.
- I know Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldıklarını biliyorum.
- If you like Tom so much, why not break up with me and date him?
- Madem Tom'dan bu kadar hoşlanıyorsun, neden benden ayrılıp onunla çıkmıyorsun?
- I resolved to break up with her cleanly.
- Ondan temiz bir şekilde ayrılmaya karar verdim.
- Do you really want to break up with your girlfriend?
- Gerçekten kız arkadaşından ayrılmak istiyor musun?
- Tom and Mary eventually broke up.
- Tom ve Mary sonunda ayrıldılar.
- He's the kind of boyfriend you really should break up with.
- Gerçekten ayrılman gereken türden bir erkek arkadaş.
- Are you going to break up with me if I get fat again?
- Tekrar şişmanlarsam benimle ayrılacak mısın?
- When Tom broke up with Mary, she was devastated.
- Tom Mary ile ayrıldığında, harap oldu.
- I haven't had a boyfriend since I broke up with Tom.
- Tom'dan ayrıldığımdan beri erkek arkadaşım olmadı.
- Did you two break up?
- Siz ikiniz ayrıldınız mı?
- Tom isn't going to break up with you.
- Tom senden ayrılmayacak.
- Tom and Mary stayed friends after they broke up.
- Tom ve Mary ayrıldıktan sonra da arkadaş kaldılar.
- Why did you and Tom break up?
- Neden sen ve Tom ayrıldınız?
- Tom's girlfriend broke up with him and started going out with another guy.
- Tom'un kız arkadaşı ondan ayrıldı ve başka bir adamla çıkmaya başladı.
- Are you going to break up with Tom?
- Tom ile ayrılacak mısın?
- Why did you guys break up?
- Neden ayrıldınız?
- Why did you guys break up?
- Neden ayrıldınız arkadaşlar?
- Tom and I might break up.
- Tom ve ben ayrılabiliriz.
- I thought Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını sanıyordum.
- I wonder why Tom broke up with Mary.
- Tom, Mary'den niye ayrıldı acaba?
- Tom and Mary have broken up.
- Tom ve Mary ayrıldı.
- We didn't break up.
- Ayrılmadık.
- Why did you break up with her?
- Onunla niye ayrıldın?
- She wanted to break up with him.
- Ondan ayrılmak istedi.
- I hear that Tom and Mary have broken up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını duydum.
- He was mad at me because I broke up with him.
- Ondan ayrıldığım için o bana kızgındı.
- I broke up with Tom.
- Tom'la ayrıldım.
- They stayed friends after they broke up.
- Ayrıldıktan sonra arkadaş kaldılar.
- Did you and Tom really break up?
- Sen ve Tom gerçekten ayrıldınız mı?
- He was mad at me because I broke up with him.
- Ondan ayrıldığım için bana kızgındı.
- Tom was about to break up with Mary when she told him that she was pregnant.
- Tom Mary'den ayrılmak üzereydi ki Mary ona hamile olduğunu söyledi.
- Tom and Mary broke up, so they won't be going to the dance together on Friday.
- Tom ve Mary ayrıldı, bu yüzden onlar cuma günü birlikte dansa gitmeyecekler.
- Sami and my mom have broken up.
- Sami ve annem ayrıldılar.
- Mary felt rejected when her boyfriend broke up with her.
- Mary, erkek arkadaşı ondan ayrıldığında reddedilmiş hissetti.
- Now that Tom and Mary have broken up, it's probably OK to ask her out on a date.
- Tom ve Mary ayrıldığına göre, o kıza çıkma teklif etmekte bir sakınca yok.
- Tom didn't know that Mary had broken up with her boyfriend.
- Tom Mary'nin erkek arkadaşıyla ayrıldığını bilmiyordu.
- I think that you should break up with your boyfriend.
- Bence erkek arkadaşından ayrılmalısın.
- If you like Tom so much, why not break up with me and date him?
- Eğer Tom'u çok seviyorsan neden benimle ayrılmıyorsun ve onunla çıkmıyorsun?
- I think I'm going to break up with Tom.
- Tomla ayrılacağımı düşünüyorum.
- Tom and Mary decided to break up.
- Tom ve Mary ayrılmaya karar verdi.
- Sami has to break up with Layla.
- Sami, Leyla ile ayrılmak zorunda.
- Tom broke up with Marie.
- Tom, Marie'den ayrıldı.
- Tom broke up with his girlfriend.
- Tom kız arkadaşından ayrıldı.
- Tom broke up with Mary before her birthday, so he wouldn't have to buy her a present.
- Tom doğum gününden önce Mary'den ayrıldı, böylece ona hediye almak zorunda kalmayacaktı.
- I don't want to break up with you.
- Senden ayrılmak istemiyorum.
- Why did you break up with him?
- Onunla niye ayrıldın?
- Layla broke up with Sami.
- Leyla, Sami'den ayrıldı.
- They broke up after 7 years of marriage.
- 7 yıllık evlilikten sonra ayrıldılar.
- It's been a long time since you broke up.
- Ayrılalı uzun zaman oldu.
- Tom said he didn't know why Mary wanted to break up with him.
- Tom, Mary'nin neden ondan ayrılmak istediğini bilmediğini söyledi.
- I plan to break up with Tom.
- Tom'dan ayrılmayı planlıyorum.
- Tom and I've decided to break up.
- Tom ve ben ayrılmaya karar verdik.
- Tom and Mary broke up last weekend.
- Tom ve Mary geçen hafta sonu ayrıldı.
- If I understood you right you want to break up with me!
- Eğer seni doğru anladıysam, benden ayrılmak istiyorsun!
- It was a mistake to break up with you.
- Senden ayrılmak bir hataydı.
- Did you break up with Tom?
- Tom'dan ayrıldınız mı?
- If you like Tom so much, why not break up with me and date him?
- Madem Tom'u bu kadar seviyorsun, neden benden ayrılıp onunla çıkmıyorsun?
- Why did you break up with your last girlfriend?
- Son kız arkadaşından neden ayrıldın?
- Even though they love each other, they broke up.
- Birbirlerini sevmelerine rağmen ayrıldılar.
- Did you break up with him?
- Onunla ayrıldın mı?
- Why did you break up with your last boyfriend?
- Son erkek arkadaşınla neden ayrıldın?
- Tom and Mary broke up last week.
- Tom ve Mary geçen hafta ayrıldılar.
- Tom broke up with me.
- Tom benden ayrıldı.
- She plans to break up with her boyfriend.
- Erkek arkadaşından ayrılmayı planlıyor.
- She broke up with me because I don't make a lot of money.
- Çok para kazanmadığım için benden ayrıldı.
- Tom finally decided to break up with Mary.
- Tom sonunda Mary'den ayrılmaya karar verdi.
- You do know that Tom and Mary broke up, don't you?
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını biliyorsun, değil mi?
- Tom and Mary stayed friends after they broke up.
- Tom ve Mary ayrıldıktan sonra dost kaldılar.
- João and Maria broke up last week.
- João ve Maria geçen hafta ayrıldı.
- I never advised you to break up with Tom.
- Sana asla Tom'dan ayrılmanı tavsiye etmedim.
- I think I'm going to break up with Tom.
- Sanırım Tom'dan ayrılacağım.
- Tom broke up with Mary last week.
- Tom geçen hafta Mary'den ayrıldı.
- Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary ayrıldı.
- Tom broke up with Mascia today.
- Tom bugün Mascia'dan ayrıldı.
- Tom didn't know that Mary had broken up with her boyfriend.
- Tom, Mary'nin erkek arkadaşından ayrıldığını bilmiyordu.
- Do you know why Tom and Mary broke up?
- Tom ve Mary'nin neden ayrıldığını biliyor musun?
- Did Tom really break up with you?
- Tom gerçekten senden ayrıldı mı?
- Mary plans to break up with her boyfriend.
- Mary erkek arkadaşından ayrılmayı planlıyor.
- Tom didn't break up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrılmadı.
- Mary's boyfriend broke up with her.
- Mary'nin erkek arkadaşı ondan ayrıldı.
- If Tom breaks up with Mary, he'll regret it.
- Eğer Tom Mary'den ayrılırsa, pişman olacak.
- You should really break up with Tom.
- Tom'dan gerçekten ayrılmalısın.
- Are you really going to break up with Tom?
- Gerçekten Tom'la ayrılacak mısın?
- Tom and Mary eventually broke up.
- Tom ve Mary sonunda ayrıldı.
- I hear that Bob and Lucy have broken up.
- Bob ve Lucy'nin ayrıldıklarını duydum.
- Did Tom really break up with Mary?
- Tom gerçekten Mary'den ayrıldı mı?
- He's the kind of boyfriend you really should break up with.
- O gerçekten ayrılman gereken türden bir erkek arkadaş.
- Sami has to break up with Layla.
- Sami, Layla'dan ayrılmak zorundadır.
- John and Mary broke up last week.
- John ve Mary geçen hafta ayrıldılar.
- Tom and I broke up last month.
- Tom ve ben geçen ay ayrıldık.
- Did Tom really break up with Mary?
- Tom gerçekten Mary ile ayrıldı mı?
- Tom and Mary remained friends after they broke up.
- Tom ve Mary ayrıldıktan sonra arkadaş kaldılar.
- Tom and Mary broke up a while ago.
- Tom ve Mary bir süre önce ayrıldılar.
- No sooner had Mary broken up with Tom than John was at her front door with a bunch of roses.
- Mary Tom'dan ayrılır ayrılmaz John elinde bir demet gülle Mary'nin kapısına dayandı.
- I plan to break up with her.
- Ondan ayrılmayı planlıyorum.
- Tom and Mary broke up last week.
- Tom ve Mary geçen hafta ayrıldı.
- Did you really break up with Tom?
- Tom'dan gerçekten ayrıldınız mı?
- There are rumors that they broke up.
- Ayrıldıklarına dair dedikodular var.
- I hear that Bob and Lucy have broken up.
- Bob ve Lucy'nin ayrıldığını duydum.
- Now that Tom and Mary have broken up, it's probably OK to ask her out on a date.
- Tom ve Mary ayrıldığına göre, ona çıkma teklif etmekte bir sakınca yok.
- If Tom breaks up with Mary, he'll regret it.
- Eğer Tom Mary'den ayrılırsa, pişman olur.
- Why did you guys break up?
- Niye ayrıldınız siz?
- I broke up with my girlfriend.
- Kız arkadaşımdan ayrıldım.
- Does that mean you want to break up?
- Bu ayrılmak istediğin anlamına mı geliyor?
- Did you break up with her?
- Ondan ayrıldın mı?
- I thought if I broke up with you, I'd never have to see you again.
- Senden ayrılırsam, seni bir daha asla görmek zorunda kalmayacağımı düşündüm.
- I broke up with her yesterday evening.
- Dün akşam ondan ayrıldım.
- She broke up with me because I don't make a lot of money.
- O, çok para kazanmadığım için benden ayrıldı.
- I didn't know Tom and Mary had broken up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını bilmiyordum.
- Tom finally decided to break up with Mary.
- Tom nihayet Mary'den ayrılmaya karar verdi.
- Tom broke up with Mary last summer, but now he wants to get back together with her.
- Tom geçen yaz Mary'den ayrıldı, ama şimdi onunla tekrar birlikte olmak istiyor.
- They broke up after 7 years of marriage.
- Yedi yıllık evliliğin sonrasında ayrıldılar.
- Why did you break up with her?
- Neden onunla ayrıldın?
- Tom and Mary broke up last weekend.
- Tom ve Mary geçen hafta sonu ayrıldılar.
- Why did you break up with her?
- Neden ondan ayrıldın?
- Tom will break up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrılacak.
- Mary broke up with her boyfriend yesterday.
- Mary dün erkek arkadaşından ayrılmış.
- According to what I heard, they have broken up.
- Duyduğuma göre, ayrılmışlar.
- Why did you break up with your last girlfriend?
- Son sevgilinle neden ayrıldın?
- Why did you break up with Tom?
- Neden Tom'la ayrıldın?
- Sami broke up with his girlfriend, Layla.
- Sami kız arkadaşı Layla'dan ayrıldı.
- Should I break up with her?
- Ondan ayrılmalı mıyım?
- I wish I'd never broken up with you.
- Keşke senden hiç ayrılmasaydım.
- Are you going to break up with me if I get fat again?
- Yine şişmanlarsam benden ayrılacak mısın?
- There are rumors that they broke up.
- Onların ayrıldığına dair söylentiler var.
- Tom and Nancy broke up last month.
- Tom ve Nancy geçen ay ayrıldılar.
- Tom doesn't want to break up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrılmak istemiyor.
- Did you break up with him?
- Ondan ayrıldın mı?
- My friend broke up with his girlfriend and now he wants to go out with me.
- Arkadaşım kız arkadaşından ayrıldı ve şimdi benimle çıkmak istiyor.
- Did you break up with Tom?
- Tom'la ayrıldın mı?
- Did you really break up with Tom?
- Gerçekten Tom'dan ayrıldın mı?
- Mary broke up with her boyfriend.
- Mary erkek arkadaşından ayrıldı.
- If Tom breaks up with Mary, he'll regret it.
- Tom Mary'den ayrılırsa pişman olur.
- Tom knew that Mary told John that he should break up with Alice.
- Tom, Mary'nin John'a Alice'ten ayrılması gerektiğini söylediğini biliyordu.
- When Tom broke up with Mary, she was devastated.
- Tom Mary'den ayrıldığında Mary yıkılmıştı.
- I know we're going to break up.
- Ayrılacağımızı biliyorum.
- Tom is going to break up with Mary.
- Tom Mary'den ayrılacak.
- I wonder why Tom broke up with Mary.
- Tom'un Mary'den neden ayrıldığını merak ediyorum.
- He will break up with her.
- Ondan ayrılacak.
- Why did you break up with Tom?
- Tom'dan neden ayrıldın?
- Tom and Mary decided to break up.
- Tom ve Mary ayrılmaya karar verdiler.
- Tom finally broke up with Mary.
- Tom sonunda Mary'den ayrıldı.
- Why did you break up with him?
- Neden ondan ayrıldın?
- Tom just broke up with Mary last weekend.
- Tom geçen hafta sonu Mary'den ayrıldı.
- I thought Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını düşündüm.
- Tom broke up with his girlfriend yesterday.
- Tom dün kız arkadaşından ayrıldı.
- Didn't you tell me yesterday that you and your boyfriend had broken up?
- Dün bana erkek arkadaşınla ayrıldığınızı söylememiş miydin?
- I know Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary'nin ayrıldığını biliyorum.
- According to what I heard, they have broken up.
- Duyduğuma göre, onlar ayrıldı.
- We should break up.
- Ayrılmalıyız.
- Tom and I broke up.
- Tom ve ben ayrıldık.
- Tom is going to break up with Mary.
- Tom Mary ile ayrılacak.
- Did you break up with Tom or did he break up with you?
- Tom'dan sen mi ayrıldın yoksa o mu senden ayrıldı?
- Layla broke up with Sami.
- Layla, Sami'den ayrıldı.
- Tom doesn't want to break up with Mary.
- Tom Mary'den ayrılmak istemiyor.
- How many dates have you been on since you and Tom broke up?
- Sen ve Tom ayrıldığınızdan beri kaç tane randevuya çıktınız?
- Tom decided to break up with Mary.
- Tom Mary ile ayrılmaya karar verdi.
- Did you break up with him?
- Ondan ayrıldınız mı?
- Tom broke up with her two days later.
- Tom iki gün sonra ondan ayrıldı.
- Did you break up with her?
- Ondan ayrıldınız mı?
- Tom and I decided to break up.
- Tom ve ben ayrılmaya karar verdik.
- Tom knew that Mary told John that he should break up with Alice.
- Tom Alice'den ayrılması gerektiğini Mary'nin John'a söylediğini biliyordu.
- Tom wants to break up with Mary.
- Tom Mary'den ayrılmak istiyor.
- Tom decided to break up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrılmaya karar verdi.
- Tom and Mary have broken up.
- Tom ve Mary ayrıldılar.
- I never advised you to break up with Tom.
- Asla Tom'la ayrılmanı tavsiye etmedim.
- Are you going to break up with Tom?
- Tom'dan ayrılacak mısın?
- I recently broke up with my boyfriend of three years.
- Üç yıllık erkek arkadaşımdan yeni ayrıldım.
- Tom sent Mary a text message telling her he wanted to break up with her.
- Tom, Mary'ye ondan ayrılmak istediğini söyleyen bir mesaj gönderdi.
- Why did Tom and Mary break up?
- Tom ve Mary neden ayrıldı?
- I broke up with her.
- Ben ondan ayrıldım.
- Tom and I broke up last week.
- Tom ve ben geçen hafta ayrıldık.
- Tom plans to break up with his girlfriend.
- Tom kız arkadaşından ayrılmayı planlıyor.
- Tom broke up with Mary.
- Tom Mary'den ayrıldı.
- No sooner had Mary broken up with Tom than John asked her out.
- Mary Tom'dan ayrılır ayrılmaz John ona çıkma teklif etti.
- Tom has finally broken up with Mary.
- Tom sonunda Mary'den ayrıldı.
- I never should've broken up with Mary.
- Mary'den asla ayrılmamalıydım.
- I don't know why Tom and Mary broke up.
- Tom ve Mary'nin neden ayrıldığını bilmiyorum.
- Did you break up with Tom?
- Tom'dan ayrıldın mı?
- I heard you broke up with your girlfriend.
- Kız arkadaşından ayrıldığını duydum.
- They broke up on Valentine's Day.
- Sevgililer Günü'nde ayrıldılar.
- Tom and Mary broke up, so they won't be going to the dance together on Friday.
- Tom ve Mary ayrıldılar, bu yüzden Cuma günü dansa birlikte gitmeyecekler.
- They broke up on Valentine's Day.
- Onlar Sevgililer Günü'nde ayrıldılar.
- Tom and Mary might break up.
- Tom ve Mary ayrılabilirler.
- She broke up with her boyfriend.
- O erkek arkadaşı ile ayrıldı.
- No sooner had Mary broken up with Tom than John was at her front door with a bunch of roses.
- Mary Tom'dan ayrılır ayrılmaz John bir demet gülle onun ön kapısındaydı.
- We just broke up.
- Daha yeni ayrıldık.
- It's been a long time since you broke up.
- Sen ayrıldığından beri uzun zaman oldu.
- Mary broke up with me.
- Mary benden ayrıldı.
- Tom was devastated when Mary broke up with him.
- Mary ondan ayrıldığında Tom yıkılmıştı.
- Tom lived in his car for a while after he broke up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrıldıktan sonra bir süre arabasında yaşadı.
- João and Maria broke up last week.
- João ve Maria geçen hafta ayrıldılar.
- Sami and Layla have broken up.
- Sami ve Layla ayrıldılar.
- Young children can be under enormous stress when their parents break up, and often blame themselves for the failure of the marriage.
- Küçük çocuklar, ebeveynleri ayrıldığında büyük stres altında kalabilir ve genellikle evliliğin başarısız olmasından kendilerini sorumlu tutarlar.
- Tom doesn't want to break up with Mary.
- Tom Mary ile ayrılmak istemiyor.
- Tom and Mary broke up last month.
- Tom ve Mary geçen ay ayrıldılar.
- Tom and Mary have decided to break up.
- Tom ve Mary ayrılmaya karar verdiler.
- I broke up with him.
- Ondan ayrıldım.
- Did Tom really break up with you?
- Tom senden gerçekten ayrıldı mı?
- She was devastated when he broke up with her.
- Ondan ayrıldığında şoke oldu.
- We just broke up.
- Biz sadece ayrıldık.
- The asteroid broke up into small pieces as it entered Earth's atmosphere.
- Asteroit Dünya'nın atmosferine girerken küçük parçalara ayrıldı.
- Mary broke up with her boyfriend yesterday.
- Mary dün erkek arkadaşından ayrıldı.
- Why did you and Tom break up?
- Tom'la neden ayrıldınız?
- Tom lived in his car for a while after he broke up with Mary.
- Tom, Mary'den ayrıldıktan sonra bir süre arabasında yaşamış.
- I haven't seen Tom since he and Mary broke up.
- Mary ile ayrıldıklarından beri Tom'u görmedim.
- Tom and I have broken up.
- Tom ve ben ayrıldık.
- Tom sent Mary a text message telling her he wanted to break up with her.
- Tom Mary'ye ondan ayrılmak istediğini anlatan bir cep telefonu mesajı gönderdi.
- I haven't had a boyfriend since I broke up with Tom.
- Tom'dan ayrıldığımdan beri bir erkek arkadaşım olmadı.
- Did you and Tom really break up?
- Tom'la gerçekten ayrıldınız mı?
- Tom didn't break up with Mary.
- Tom Mary ile ayrılmadı.
- I broke up with her.
- Ondan ayrıldım.
- After Tom broke up with Mary, he started dating Alice.
- Tom Mary'den ayrıldıktan sonra Alice ile çıkmaya başladı.
- I broke up with Tom.
- Tom'dan ayrıldım.
- Why did you break up with your last boyfriend?
- Son erkek arkadaşından neden ayrıldın?
- He broke up with his girlfriend.
- O, kız arkadaşından ayrıldı.
- We didn't break up.
- Biz ayrılmadık.
- Did you break up with her?
- Onunla ayrıldın mı?
Show More (233)
|