Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | slip up on v. | sessizce/gizlice/sinsice yanaşmak |
Phrasals | slip up on v. | (bir şeyi gözden kaçırarak/dalgınlıkla) hata/yanlış yapmak |
Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | slip up on (someone or something) v. | (birine/bir şeye) sinsice yaklaşmak |
Phrasals | slip up on (someone or something) v. | (birine/bir şeye) çaktırmadan/fark ettirmeden yaklaşmak |
Phrasals | slip up on (someone or something) v. | (birine/bir şeye) gizlice yaklaşmak |
Phrasals | slip up on (someone or something) v. | (birinin/bir şeyin) sinsice yanına sokulmak |
Phrasals | slip up on (someone) v. | (biri) farkına varmadan oluvermek |
Phrasals | slip up on (something) v. | (bir şeyde) yanlışlık yapmak |
Phrasals | slip up on (something) v. | (bir şeyde) kaydırma yapmak |
Phrasals | slip up on (something) v. | (bir şeyde) hata yapmak |