| 1 |
thoroughly |
iyice |
adv. |
|
- Make sure the chicken is thoroughly cooked.
- Tavuğun iyice piştiğinden emin olun.
- Israel and the Palestinians are thoroughly weary of the violence and misery.
- İsrail ve Filistinliler şiddet ve sefaletten iyice bıkmış durumdalar.
- At the very least, check out previous sites the designer has done and thoroughly examine them.
- En azından, tasarımcının yaptığı önceki sitelere göz atın ve onları iyice inceleyin.
- Was this basement thoroughly searched?
- Bu bodrum iyice araştırıldı mı?
- I checked Tom thoroughly.
- Tom'u iyice kontrol ettim.
- She was examined thoroughly.
- İyice muayene edildi.
- It is very important that you wash your hands thoroughly after changing a baby's diaper.
- Bebeğin altını değiştirdikten sonra ellerinizi iyice yıkamanız çok önemlidir.
- It was necessary to study the matter thoroughly.
- Konuyu iyice çalışmak gerekliydi.
- She was examined thoroughly.
- O iyice muayene edildi.
- Wash the quinces thoroughly.
- Ayvaları iyice yıkayın.
- The surgeon scrubbed thoroughly up to his elbows before commencing surgery.
- Cerrah ameliyata başlamadan önce dirseklerine kadar iyice fırçaladı.
- His house is cleaned thoroughly once a week.
- Onun evi haftada bir kez iyice temizlenir.
- The police thoroughly searched the house.
- Polis evi iyice aradı.
- I thoroughly enjoyed myself.
- Ben iyice sefa sürdüm.
- John investigated the accident thoroughly.
- John kazayı iyice araştırdı.
- Everything has been thoroughly cleaned.
- Her şey iyice temizlendi.
- Chew your food thoroughly, then swallow.
- Yemeğini iyice çiğne, sonra yut.
- Wash the quince thoroughly.
- Ayvayı iyice yıkayın.
- It was necessary to study the matter thoroughly.
- Konuyu iyice incelemek gerekiyordu.
- Tom was thoroughly depressed.
- Tom iyice depresyona girmişti.
- I was thoroughly confused.
- Kafam iyice karışmıştı.
- They got thoroughly wet in the rain.
- Yağmurda iyice ıslandılar.
- I was thoroughly confused.
- Benim iyice kafam karışmıştı.
- We have to thoroughly investigate it.
- Bunu iyice araştırmalıyız.
- I studied it thoroughly.
- Onu iyice inceledim.
- We went over the house thoroughly before buying it.
- Satın almadan önce evi iyice inceledik.
- You had better study English thoroughly.
- İyice İngilizce çalışsan iyi olur.
- Wash the quince thoroughly.
- Ayvaları iyice yıka.
- The surgeon scrubbed thoroughly up to his elbows before commencing surgery.
- Cerrah ameliyata başlamadan önce elini dirseklerine kadar iyice ovalayarak yıkadı.
- Wash the quinces thoroughly.
- Ayvaları iyice yıka.
- I will email you after I check it thoroughly.
- Onu iyice kontrol ettikten sonra sana e-posta göndereceğim.
- Was this basement thoroughly searched?
- Bu bodrum iyice arandı mı?
- I will email you after I check it thoroughly.
- İyice kontrol ettikten sonra sana e-posta göndereceğim.
- Every room was searched thoroughly.
- Her oda iyice arandı.
Show More (31)
|
| 2 |
thoroughly |
tamamen |
adv. |
|
- Israel and the Palestinians are thoroughly weary of the violence and misery.
- İsrail ve Filistinliler şiddet ve sefaletten tamamen bıkmış durumdalar.
- Modern methods of preservation make the export of meat even to distant areas thoroughly feasible.
- Modern muhafaza yöntemleri, uzak bölgelere bile et ihracatını tamamen mümkün kılmaktadır.
- He is thoroughly familiar with the business.
- İşe tamamen aşina.
- I thoroughly enjoyed my time in Boston.
- Boston'daki zamanımdan tamamen zevk aldım.
- The weather report was thoroughly wrong.
- Hava raporu tamamen yanlıştı.
- His house is cleaned thoroughly once a week.
- Onun evi haftada bir kez tamamen temizlenir.
- He's thoroughly honest.
- O tamamen dürüsttür.
- We're thoroughly prepared for the millennium bug.
- Biz milenyum hatası için tamamen hazırlıklıyız.
- I checked Tom thoroughly.
- Tom'u tamamen kontrol ettim.
- We're thoroughly prepared for the millennium bug.
- Milenyum hatasına tamamen hazırlıklıyız.
- Tom was thoroughly depressed.
- Tom tamamen depresyondaydı.
- He's thoroughly honest.
- Tamamen dürüst.
- I thoroughly enjoyed myself in Boston.
- Ben Boston'da tamamen eğlendim.
- Everything has been thoroughly cleaned.
- Her şey tamamen temizlendi.
- They got thoroughly wet in the rain.
- Onlar yağmurda tamamen ıslandılar.
Show More (12)
|
| 3 |
thoroughly |
derinlemesine |
adv. |
|
- I share the view that we ought to discuss it more thoroughly.
- Bu konuyu daha derinlemesine tartışmamız gerektiği görüşünü paylaşıyorum.
- We shall thoroughly examine the issue regarding protocol.
- Protokolle ilgili konuyu derinlemesine inceleyeceğiz.
- Food safety measures and production methods are being thoroughly analysed these days.
- Gıda güvenliği önlemleri ve üretim yöntemleri bugünlerde derinlemesine analiz ediliyor.
- That is why one who thinks thoroughly helps only himself.
- Bu yüzden derinlemesine düşünen kişi sadece kendine yardım eder.
- To become an astronomer, you have to study the sciences thoroughly, but to become an astrologer, you just have to study the art of lying.
- Bir astronom olmak için bilimleri derinlemesine incelemeniz gerekir, ancak bir astrolog olmak için sadece yalan söyleme sanatını incelemelisiniz.
- John investigated the accident thoroughly.
- John, kazayı derinlemesine araştırdı.
Show More (3)
|
| 4 |
thoroughly |
etraflıca |
adv. |
|
- A good budget is a budget that has been thoroughly discussed.
- İyi bir bütçe, etraflıca tartışılmış bir bütçedir.
- We have to thoroughly investigate it.
- Biz bunu etraflıca araştırmak zorundayız.
Show More (-1)
|
| 5 |
thoroughly |
detaylı olarak |
adv. |
|
- All bathrooms must be thoroughly cleaned before opening.
- Tüm banyolar açılmadan önce detaylı olarak temizlenmelidir.
Show More (-2)
|
| 6 |
thoroughly |
baştan sona |
adv. |
|
- Secondly, the approach concerning multilateral trade relations should definitely be thoroughly reviewed.
- İkinci olarak, çok taraflı ticari ilişkilere ilişkin yaklaşımın kesinlikle baştan sona gözden geçirilmesi gerekmektedir.
Show More (-2)
|
