Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | break in v. | sözünü kesmek | ||
John broke in as Alice was speaking. Alice konuşuyorken, John sözünü kesti. More Sentences |
||||
General | break in v. | alıştırmak | ||
The horse had to be broken in before it could be ridden. Ata binmeden önce atın alıştırılması gerekiyordu. More Sentences |
||||
General | break in v. | zorla girmek | ||
We didn't break in. Zorla girmedik. More Sentences |
||||
General | break in v. | terbiye etmek | ||
The horse had to be broken in before it could be ridden. At, binilmeden önce terbiye edilmek zorunda kaldı. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Phrasals | break in v. | kırmak | ||
Tom got his nose broken in a fight. Tom bir kavgada burnunu kırdı. More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | break in v. | zorla girmek | ||
Somebody broke in here last night. Dün gece biri zorla girmiş. More Sentences |
||||
General | ||||
General | break in v. | çökertmek | ||
General | break in v. | yarıda kesmek | ||
General | break in v. | hırsızlık amacıyla bir yere girmek | ||
General | break in v. | araya girmek | ||
General | break in v. | lafa karışmak | ||
General | break in v. | evcilleştirmek | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | break in v. | eğitmek | ||
Phrasals | break in v. | bir işe girişmek | ||
Phrasals | break in v. | (yeni ürünü) bir süre kullanarak sertliğini gidermek | ||
Phrasals | break in v. | metinde verilen alana (resim) yerleştirmek | ||
Phrasals | break in v. | araya girmek | ||
Phrasals | break in v. | burnunu sokmak | ||
Phrasals | break in v. | birinin konuşmasını bölmek | ||
Phrasals | break in v. | kaş yapayım derken göz çıkarmak | ||
Phrasals | break in v. | maydanoz olmak | ||
Phrasals | break in v. | lafı kesmek | ||
Phrasals | break in v. | lafa karışmak | ||
Phrasals | break in v. | sözü kesmek | ||
Phrasals | break in v. | salça olmak | ||
Phrasals | break in v. | yıkmak | ||
Phrasals | break in v. | içeri sızmak | ||
Phrasals | break in v. | yeni bir işte deneyim kazanmak | ||
Phrasals | break in v. | zamanla beceri kazanmak | ||
Idioms | ||||
Idioms | break in v. | haneye tecavüz etmek | ||
Idioms | break in v. | kapıyı kırarak girmek | ||
Idioms | break in v. | zorla yol açmak | ||
Technical | ||||
Technical | break in n. | alıştırma | ||
Automotive | ||||
Automotive | break in n. | rodaj |