davet etmek

Bedeutungen von dem Begriff "davet etmek" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 39 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	davet etmek	invite v.
I would like to make that quite clear before I invite President Prodi to speak. Başkan Prodi'yi konuşmaya davet etmeden önce şunu açıkça belirtmek isterim. More Sentences
2	Common Usage	davet etmek	summon v.
I've been summoned. Davet edildim. More Sentences
General
3	General	davet etmek	challenge v.
This House should challenge other Member States to match Britain's example. Bu Meclis diğer Üye Devletleri de İngiltere'nin örneğine uymaya davet etmelidir. More Sentences
4	General	davet etmek	summon v.
I think you know why I summoned you. Seni neden davet ettiğimi bildiğini düşünüyorum. More Sentences
5	General	davet etmek	call v.
I call upon you, ladies and gentlemen, to support these efforts. Bayanlar ve baylar, sizleri bu çabaları desteklemeye davet ediyorum. More Sentences
6	General	davet etmek	ask to v.
Tom likes both Mary and Alice and can't decide who to ask to the dance this weekend. Tom hem Mary'den hem de Alice'ten hoşlanıyor ve bu hafta sonu dansa kimi davet edeceğine karar veremiyor. More Sentences
7	General	davet etmek	ask v.
I never asked you to dinner. Seni akşam yemeğine davet etmedim. More Sentences
8	General	davet etmek	invite v.
If so, I invite them to do so now. Eğer öyleyse, onları şimdi bunu yapmaya davet ediyorum. More Sentences
9	General	davet etmek	call on v.
We therefore call on the competent committee to initiate its own report on this issue. Bu nedenle yetkili komiteyi bu konuda kendi raporunu hazırlamaya davet ediyoruz. More Sentences
Law
10	Law	davet etmek	invite v.
I can only invite all national states to heed this law. Tüm ulusal devletleri bu yasayı dikkate almaya davet ediyorum. More Sentences
General
11	General	davet etmek	bade v.
12	General	davet etmek	convoke v.
13	General	davet etmek	invite on a date v.
14	General	davet etmek	court v.
15	General	davet etmek	invoke v.
16	General	davet etmek	call in v.
17	General	davet etmek	bid v.
18	General	davet etmek	evoke v.
19	General	davet etmek	ask out v.
20	General	davet etmek	have round v.
21	General	davet etmek	advoke v.
22	General	davet etmek	kae v.
23	General	davet etmek	woo v.
24	General	davet etmek	hold v.
25	General	davet etmek	desire [obsolete] v.
26	General	davet etmek	convene v.
27	General	davet etmek	pray [obsolete] v.
28	General	davet etmek	preconizate v.
29	General	davet etmek	siren v.
30	General	davet etmek	sirenize v.
31	General	davet etmek	sirenise v.
32	General	davet etmek	cry [scotland] v.
33	General	davet etmek	becall v.
34	General	davet etmek	sompne v.
Phrasals
35	Phrasals	davet etmek	knock up v.
36	Phrasals	davet etmek	trump up v.
37	Phrasals	davet etmek	call forward v.
Idioms
38	Idioms	davet etmek	have (someone) up (for something) v.
Politics
39	Politics	davet etmek	extend an invitation v.

Bedeutungen, die der Begriff "davet etmek" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 147 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	yemeğe davet etmek	dine v.
The Tanakas invited me to dine with them. Tanaka'lar beni yemeğe davet ettiler. More Sentences
2	General	(düello vb.) davet etmek	challenge v.
I challenge you to a duel! Seni düelloya davet ediyorum! More Sentences
Common Usage
3	Common Usage	düelloya davet etmek	challenge v.
4	Common Usage	dövüşe davet etmek	challenge v.
General
5	General	düğüne davet etmek amacıyla gönderilen ön davetiye	save the date n.
6	General	fakirlere yardım için arkadaşlarını fakir birinin evinde içkiye davet etmek	bidale n.
7	General	müzakereye davet etmek için çalınan çan	mote bell n.
8	General	toplantıya davet etmek	convoke v.
9	General	karşılaşmaya davet etmek	defy v.
10	General	birini içeriye davet etmek	invite someone in v.
11	General	düşmanı teslim olmaya davet etmek	evocate v.
12	General	dansa davet etmek	ask somebody to dance v.
13	General	eve davet etmek	ask over v.
14	General	emirle davet etmek	evocate v.
15	General	içeri davet etmek	ask in v.
16	General	davet etmek (tehlike/hastalık vb'ni)	court v.
17	General	ihaleye davet etmek	call for tender v.
18	General	istifaya davet etmek	call on someone to resign v.
19	General	istifaya davet etmek	urge resignation of v.
20	General	istifaya davet etmek	urge someone to resign v.
21	General	eve davet etmek	invite to one's home v.
22	General	tanıklığa davet etmek	call the witness to testify v.
23	General	emirle davet etmek	summon v.
24	General	birini davet etmek	invite someone v.
25	General	ödemeye davet etmek	call for payment v.
26	General	saygı duruşuna davet etmek	call for a moment of silence v.
27	General	yeniden davet etmek	ask someone back v.
28	General	birisini (daha aşağıda bir bölgede olan) evine davet etmek/çağırmak	ask someone down v.
29	General	birini sahneye davet etmek	invite someone to the stage v.
30	General	birini sahneye davet etmek	invite to the stage v.
31	General	birini eve/yemeğe vb. davet etmek	invite someone over (for something) v.
32	General	akşam yemeğine davet etmek	invite to dinner v.
33	General	akşam yemeğine davet etmek	invite to have dinner v.
34	General	birini partiye davet etmek	invite someone to the party v.
35	General	yemeğe davet etmek	ask someone to dinner v.
36	General	içeriye davet etmek	ask someone in v.
37	General	soruyu davet etmek	beg the question v.
38	General	(mahkemeye/davaya) davet etmek	call v.
39	General	göreve davet etmek	admonish v.
40	General	başıyla davet etmek	nod v.
41	General	yeniden davet etmek	reinvite v.
42	General	birini kendi isteğiyle davet etmek	woo v.
43	General	kadeh kaldırmaya davet etmek	give v.
44	General	tanıklığa davet etmek	obtest v.
45	General	vicdana davet etmek	conscientize v.
46	General	vicdana davet etmek	conscientise v.
47	General	(selamet ordusundan kimse) insanları hristiyanlığa davet etmek	fish v.
48	General	önceden davet etmek	preinvite v.
Phrasals
49	Phrasals	kavga/düelloya davet etmek	call out [slang] v.
50	Phrasals	bir araya gelmek için davet etmek	call in v.
51	Phrasals	eve davet etmek	call around v.
52	Phrasals	evine davet etmek	have (someone) around for (something) v.
53	Phrasals	(telefonla) evine davet etmek	call around v.
54	Phrasals	(birini) kavgaya, yarışmaya vs. davet etmek	challenge (someone) to (something) v.
55	Phrasals	(birini) kavgaya, yarışmaya vs. davet etmek	challenge someone to something v.
56	Phrasals	birisini içeriye davet etmek	ask in v.
57	Phrasals	birini içeri davet etmek	invite someone in v.
58	Phrasals	birini içeri davet etmek	invite someone into some place v.
59	Phrasals	birisini (kuzeydeki/yukarı bölgedeki) evine davet etmek	ask someone up v.
60	Phrasals	bir yere davet etmek	invite out v.
61	Phrasals	Birini dışarıya bir şey (yemek vb.) için davet etmek	ask someone out to something v.
62	Phrasals	birisini dışarıya yemeğe vb. davet etmek	ask out v.
63	Phrasals	birisini içeriye davet etmek	ask someone in (some place) v.
64	Phrasals	bir yere davet etmek	ask out v.
65	Phrasals	birisini içeriye davet etmek	ask someone in v.
66	Phrasals	birisini içeriye davet etmek	ask someone into (some place) v.
67	Phrasals	dışarıya davet etmek	invite out v.
68	Phrasals	el sallayarak birini içeri davet etmek	wave someone in v.
69	Phrasals	içeri davet etmek	invite in v.
70	Phrasals	kendi kendini davet etmek	intrude oneself into v.
71	Phrasals	(komşuyu/yakında oturan birisini) eve davet etmek	ask someone over v.
72	Phrasals	(komşuyu/yakında oturan birisini) eve davet etmek	ask over v.
73	Phrasals	yukarıya davet etmek	ask up v.
74	Phrasals	(birini) bir etkinlik (yemek, parti, ziyaret) için evine davet etmek/çağırmak	have (someone) over (for something) v.
75	Phrasals	(birini bir şey) için evine davet etmek/çağırmak	have (someone) over (for something) v.
76	Phrasals	(birini) evinde (bir şeye) davet etmek/çağırmak	have (someone) over (for something) v.
77	Phrasals	birini evine davet etmek	have someone over v.
78	Phrasals	(birini) içeriye davet etmek	ask (one) in v.
79	Phrasals	(birini bir yere) davet etmek	ask (one) in v.
80	Phrasals	(birini) içeriye davet etmek	ask (one) into v.
81	Phrasals	(birini bir yere) davet etmek	ask (one) into v.
82	Phrasals	(birini) bir etkinliğe davet etmek	ask (one) out v.
83	Phrasals	(birini) bir etkinlik için dışarı davet etmek	ask (one) out v.
84	Phrasals	(birini) uzak bir yere davet etmek	ask (one) out v.
85	Phrasals	(birini) yaşadığı yere/evine davet etmek	ask (one) over v.
86	Phrasals	tekrar davet etmek	ask back v.
87	Phrasals	yeniden davet etmek	ask back v.
88	Phrasals	bir daha davet etmek	ask back v.
89	Phrasals	birini iadeiziyarete çağırmak/davet etmek	ask someone back v.
90	Phrasals	daha önce kendisini ağırlayan birini evine davet etmek	ask someone back v.
91	Phrasals	daha aşağıda/güneyde olan evine çağırmak/davet etmek	ask down v.
92	Phrasals	birini bir şeye davet etmek	ask someone for something v.
93	Phrasals	birini bir şeye davet etmek	ask someone to something v.
94	Phrasals	bulunduğu yere göre kuzeyde kalan bir yere/evine davet etmek	ask up v.
95	Phrasals	yukarı bölgedeki evine davet etmek	ask up v.
96	Phrasals	evine davet etmek	have in v.
97	Phrasals	(birini bir konuda) düelloya davet etmek/çağırmak	call (one) on (something) v.
98	Phrasals	(birini bir konuda) karşılaşmaya davet etmek/çağırmak	call (one) on (something) v.
99	Phrasals	(birini bir şeye/bir şey yapmaya) çağırmak/davet etmek	call (one) on (something) v.
100	Phrasals	(birini bir şey yapmaya) davet etmek	call upon someone (to do something) v.
101	Phrasals	(birini bir şey yapmaya) davet etmek	call on someone (to do something) v.
102	Phrasals	(birini) bir şey yapmaya çağırmak/davet etmek	call on (someone) v.
103	Phrasals	birini/bir şeyi göreve çağırmak/davet etmek	call someone or something out v.
104	Phrasals	birini düelloya davet etmek	call someone out v.
105	Phrasals	birini kapışmaya çağırmak/davet etmek	call someone out v.
106	Phrasals	(birini bir şey yapmaya) çağırmak/davet etmek	call upon (someone) v.
107	Phrasals	kavgaya, yarışmaya davet etmek	challenge to v.
108	Phrasals	(birini bir şey için) evine/yaşadığı yere davet etmek	invite (one) over (for something) v.
109	Phrasals	içeri davet etmek	invite into some place v.
110	Phrasals	evine/yaşadığı yere davet etmek	invite over v.
111	Phrasals	-e davet etmek	invite to v.
112	Phrasals	(birini bir yere) davet etmek	summon (one) to v.
113	Phrasals	-e davet etmek	summon to v.
114	Phrasals	(bir şey yapmaya) davet etmek	welcome to (do something) v.
Colloquial
115	Colloquial	kavgaya davet etmek	fling down a challenge v.
116	Colloquial	(birini bir şey, yemek, parti için) bulunduğu yerin daha yukarısında veya kuzeyinde bir yere davet etmek	have (someone) up (for something) v.
117	Colloquial	birini evine davet etmek	have someone in v.
118	Colloquial	birini iade-i ziyarete davet etmek	have someone back v.
119	Colloquial	önceden misafir olduğu birini kendi yerine davet etmek	have someone back v.
120	Colloquial	(birini) evine çağırmak/davet etmek	ask (one) around v.
121	Colloquial	rakibi dövüşe davet etmek	get it on v.
Idioms
122	Idioms	evine çağırmak/davet etmek	ask (someone) round v.
123	Idioms	afeti davet etmek	court disaster v.
124	Idioms	felaketi davet etmek	court disaster v.
125	Idioms	kadeh kaldırmaya davet etmek	propose a toast v.
126	Idioms	nezaketen/nezaket icabı davet etmek	invite someone out of courtesy v.
127	Idioms	sükunete davet etmek	call to order v.
128	Idioms	savaşmaya ya da düelloya davet etmek	throw down the gauntlet v.
129	Idioms	sessizliğe davet etmek	call to order v.
130	Idioms	birini bulunduğu yerin daha güneyindeki bir yere davet etmek	have someone down v.
131	Idioms	birini açık oynamaya davet etmek	call someone's bluff v.
132	Idioms	(birini bir şey için) eve çağırmak/davet etmek	have (one) in (for something) v.
Trade/Economic
133	Trade/Economic	hisse ortaklığına davet etmek	syndicate v.
Law
134	Law	düelloya davet etmek	wage battle v.
135	Law	mahkemeye davet etmek	cite v.
136	Law	mahkemeye davet etmek	summonsuite v.
137	Law	tanıklık için davet etmek	call witness v.
138	Law	tanıklığa davet etmek	obtest v.
139	Law	tanıklığa davet etmek	call to witness v.
Politics
140	Politics	toplantıya davet etmek	convocate a meeting v.
History
141	History	düelloya davet etmek	throw down the gauntlet v.
Football
142	Football	sağlık görevlilerini oyun alanına davet etmek	allow the first aiders to enter the field of play v.
Archaic
143	Archaic	bir yere davet etmek	lathe v.
144	Archaic	düğüne davet etmek	lathe v.
145	Archaic	cenazeye davet etmek	lathe v.
Slang
146	Slang	düelloya davet etmek	demand satisfaction v.
147	Slang	sahneye davet etmek	give it up for (someone) v.