elinden geleni yapmak

Bedeutungen von dem Begriff "elinden geleni yapmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 92 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	elinden geleni yapmak	do one's best v.
One should do one's best. Bir insan elinden geleni yapmalı. More Sentences
Idioms
2	Idioms	elinden geleni yapmak	do one's best v.
One must do one's best. Bir insan elinden geleni yapmalıdır. More Sentences
3	Idioms	elinden geleni yapmak	bend over backwards v.
Tom bends over backwards to make Mary happy. Tom, Mary'yi mutlu etmek için elinden geleni yapar. More Sentences
4	Idioms	elinden geleni yapmak	go all out v.
That the European Parliament is now committing to going all out to preserve biodiversity within the European Union. Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği içerisinde biyoçeşitliliği korumak için elinden geleni yapacağını taahhüt ediyor. More Sentences
5	Idioms	elinden geleni yapmak	make every effort v.
I will make every effort to pass the entrance examination. Giriş sınavını geçmek için elimden geleni yapacağım. More Sentences
6	Idioms	elinden geleni yapmak	bend over backward v.
He bent over backward to please his wife. Karısını memnun etmek için elinden geleni yaptı. More Sentences
General
7	General	elinden geleni yapmak	strain every nerve v.
8	General	elinden geleni yapmak	do one's damnedest v.
9	General	elinden geleni yapmak	pull out all the stops v.
10	General	elinden geleni yapmak	do one's utmost v.
11	General	elinden geleni yapmak	step up to the plate v.
12	General	elinden geleni yapmak	give it one's best shot v.
13	General	elinden geleni yapmak	do the best one can do v.
14	General	elinden geleni yapmak	do one's level best v.
15	General	elinden geleni yapmak	do all one can do v.
16	General	elinden geleni yapmak	exert oneself to the utmost v.
17	General	elinden geleni yapmak	try one's best v.
18	General	elinden geleni yapmak	do one's utmost effort v.
19	General	elinden geleni yapmak	do best v.
20	General	elinden geleni yapmak	mismake v.
Phrases
21	Phrases	elinden geleni yapmak	be as much as somebody can/could do (not) to do something v.
Colloquial
22	Colloquial	elinden geleni yapmak	do (one's) dash v.
23	Colloquial	elinden geleni yapmak	be hard pushed v.
24	Colloquial	elinden geleni yapmak	do bit v.
Idioms
25	Idioms	elinden geleni yapmak	give (something) the (old) college try v.
26	Idioms	elinden geleni yapmak	give something the old college try [old-fashioned] [us] v.
27	Idioms	elinden geleni yapmak	give it the old college try v.
28	Idioms	elinden geleni yapmak	be all (one) could do (not) to (do something) v.
29	Idioms	elinden geleni yapmak	be all somebody can/could do (not) to do something v.
30	Idioms	elinden geleni yapmak	do all one can v.
31	Idioms	elinden geleni yapmak	give a hundred percent v.
32	Idioms	elinden geleni yapmak	give full measure v.
33	Idioms	elinden geleni yapmak	make every effort to do v.
34	Idioms	elinden geleni yapmak	move heaven and earth v.
35	Idioms	elinden geleni yapmak	go to any lengths v.
36	Idioms	elinden geleni yapmak	go to any extreme v.
37	Idioms	elinden geleni yapmak	go all out (for) v.
38	Idioms	elinden geleni yapmak	give of one's best v.
39	Idioms	elinden geleni yapmak	do one's damnedest v.
40	Idioms	elinden geleni yapmak	fall over backwards v.
41	Idioms	elinden geleni yapmak	pull out all the stops v.
42	Idioms	elinden geleni yapmak	do absolutely anything v.
43	Idioms	elinden geleni yapmak	give your all v.
44	Idioms	elinden geleni yapmak	go to great lengths v.
45	Idioms	elinden geleni yapmak	strain every nerve v.
46	Idioms	elinden geleni yapmak	make the best of v.
47	Idioms	elinden geleni yapmak	put one's best foot forward v.
48	Idioms	elinden geleni yapmak	put one's heart and soul into v.
49	Idioms	elinden geleni yapmak	do one's bit v.
50	Idioms	elinden geleni yapmak	give one's all v.
51	Idioms	elinden geleni yapmak	do one's level best v.
52	Idioms	elinden geleni yapmak	lean over backwards v.
53	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot one's bolt v.
54	Idioms	elinden geleni yapmak	spare no effort v.
55	Idioms	elinden geleni yapmak	try one's hardest v.
56	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot one's wad v.
57	Idioms	elinden geleni yapmak	put oneself out v.
58	Idioms	elinden geleni yapmak	go the whole hog v.
59	Idioms	elinden geleni yapmak	make an all-out effort v.
60	Idioms	elinden geleni yapmak	work hard v.
61	Idioms	elinden geleni yapmak	do one's utmost v.
62	Idioms	elinden geleni yapmak	break one's neck v.
63	Idioms	elinden geleni yapmak	bust a gut v.
64	Idioms	elinden geleni yapmak	give one's best v.
65	Idioms	elinden geleni yapmak	put one's back into v.
66	Idioms	elinden geleni yapmak	run the good race v.
67	Idioms	elinden geleni yapmak	stand and deliver v.
68	Idioms	elinden geleni yapmak	do (one's) darndest v.
69	Idioms	elinden geleni yapmak	do the hard yards v.
70	Idioms	elinden geleni yapmak	lean over backward v.
71	Idioms	elinden geleni yapmak	do (one's) darnedest v.
72	Idioms	elinden geleni yapmak	do yourself justice v.
73	Idioms	elinden geleni yapmak	do your damnedest v.
74	Idioms	elinden geleni yapmak	go whole hog v.
75	Idioms	elinden geleni yapmak	pull all the stops out v.
76	Idioms	elinden geleni yapmak	pull all the stops out v.
77	Idioms	elinden geleni yapmak	put heart into v.
78	Idioms	elinden geleni yapmak	put one's back into it v.
79	Idioms	elinden geleni yapmak	put your back into v.
80	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot bolt v.
81	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot wad v.
82	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot your bolt [uk] v.
83	Idioms	elinden geleni yapmak	shoot your wad v.
84	Idioms	elinden geleni yapmak	strain every nerve and muscle v.
85	Idioms	elinden geleni yapmak	try (one's) damnedest v.
86	Idioms	elinden geleni yapmak	try (one's) damndest v.
87	Idioms	elinden geleni yapmak	wait on hand and foot v.
88	Idioms	elinden geleni yapmak	cut the buck v.
Speaking
89	Speaking	elinden geleni yapmak	do the best that one could v.
Slang
90	Slang	elinden geleni yapmak	do your damnedest v.
91	Slang	elinden geleni yapmak	try your damnedest v.
92	Slang	elinden geleni yapmak	go ham v.

Bedeutungen, die der Begriff "elinden geleni yapmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 29 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	iyi bir tesir bırakmak için elinden geleni yapmak	put one's best foot forward v.
Phrasals
2	Phrasals	(birini/bir şeyi) engellemek/önlemek için elinden geleni yapmak	come down on (someone or something) v.
3	Phrasals	(bir şey) için elinden geleni yapmak	put (one's) back into (something) v.
4	Phrasals	(bir şey) için elinden geleni yapmak	put (one's) back to (something) v.
Colloquial
5	Colloquial	bir şeyi yapmak/yapmamak için elinden geleni yapmak	as much as somebody can/could do (not) to do something v.
6	Colloquial	bir şeyi yapmak için elinden geleni yapmak	as much as somebody can/could do to do something v.
7	Colloquial	bir şey için elinden geleni yapmak	go all out for something v.
Idioms
8	Idioms	biri için elinden geleni yapmak	go to the wall (for somebody/something) v.
9	Idioms	yardımcı olmak için elinden geleni yapmak	bend over backwards v.
10	Idioms	yardımcı olmak için elinden geleni yapmak	lean over backwards v.
11	Idioms	(bir konuda) elinden geleni yapmak	spare no effort to do something v.
12	Idioms	(bir şeyi yapmak ya da yapmamak) için elinden geleni yapmak	as much as (one) could do (not) (to do something) v.
13	Idioms	(bir şeyi yapmak ya da yapmamak) için elinden geleni yapmak	be all (one) could do (not) to (do something) v.
14	Idioms	bir şeyi yapmak (ya da yapmamak) için elinden geleni yapmak	be all somebody can/could do (not) to do something v.
15	Idioms	hedeflerine ulaşmak için elinden geleni yapmak	go for the fences v.
16	Idioms	(bir şeyi yapmak için) elinden geleni yapmak	go to great lengths (to do something) v.
17	Idioms	bir şey yapmak için elinden geleni yapmak	lean over backwards to do something v.
18	Idioms	bir şey yapmak için elinden geleni yapmak	bend over backwards to do something v.
19	Idioms	(bir şey için) elinden geleni yapmak	give (something) (one's) all v.
20	Idioms	bir şey için elinden geleni yapmak	give something the old college try [old-fashioned] [us] v.
21	Idioms	(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak	go to any lengths to (do something) v.
22	Idioms	(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak	go to any length to (do something) v.
23	Idioms	(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak	go to any greats to (do something) v.
24	Idioms	(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak	go to any great to (do something) v.
25	Idioms	(bir şey yapmak için) elinden geleni yapmak	make every effort (to do something) v.
26	Idioms	başarılı olmak için elinden geleni yapmak	make the most of (oneself) v.
27	Idioms	(bir şey) için elinden geleni yapmak	put (one's) heart (and soul) into (something) v.
28	Idioms	iyi bir tesir bırakmak için elinden geleni yapmak	put best foot forward v.
29	Idioms	bir şeyi yapmak için elinden geleni yapmak	put your back into something v.