instant

Bedeutungen von dem Begriff "instant" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 37 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage
1	Common Usage	instant adj.	anlık
The dough is made from water, flour, salt and instant yeast. Hamur, su, un, tuz ve anlık mayadan yapılır. More Sentences
General
2	General	instant n.	an
Tom never for one instant thought of trying to convince Mary to do that. Tom, Mary'yi buna ikna etmeyi bir an bile düşünmedi. More Sentences
3	General	instant adj.	çabuk hazırlanan
Tom ate a bowl of instant noodles. Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi. More Sentences
4	General	instant adj.	ani
In other cases, it will be loud, instant and clear. Diğer durumlarda bu ses yüksek, ani ve net olacaktır. More Sentences
5	General	instant adj.	anında
Their YouTube channel was an instant success. Açtıkları YouTube kanalı anında başarıya ulaştı. More Sentences
6	General	instant adj.	hazır (yiyecek, içecek)
Put two spoons of instant coffee and top it up with boiled water. İki kaşık hazır kahve koyarak üzerine kaynamış su ekleyin. More Sentences
Food Engineering
7	Food Engineering	instant adj.	hazır
Instant noodles are a staple among college students. Hazır erişte üniversite öğrencilerinin vazgeçilmezidir. More Sentences
General
8	General	instant n.	esna
9	General	instant n.	dakika
10	General	instant n.	lahza
11	General	instant n.	dönem
12	General	instant n.	zamanlı iki durumu ayıran zamansız nokta
13	General	instant adj.	ivedi
14	General	instant adj.	acil
15	General	instant adj.	derhal olan
16	General	instant adj.	su katılarak hemen hazırlanan (yiyecek/içecek)
17	General	instant adj.	şimdiki
18	General	instant adj.	derhal
19	General	instant adj.	ısrar eden
20	General	instant adj.	hemen olan
21	General	instant adj.	acil (yiyecek vb) çabuk ve kolay hazırlanabilen
22	General	instant adj.	içinde bulunulan aya ait
23	General	instant adj.	içinde bulunulan ayda gerçekleşen
24	General	instant adj.	kısa süren
25	General	instant adj.	bir anlık
26	General	instant adj.	kısa ömürlü
27	General	instant adj.	kısa süreli
28	General	instant adj.	sürmekte olan
29	General	instant adj.	mevcut
30	General	instant adj.	şu anki
31	General	instant adv.	hemen
32	General	instant adv.	derhal
Trade/Economic
33	Trade/Economic	instant n.	içinde bulunulan ayın belirli bir tarihi
34	Trade/Economic	instant adj.	cari
Technical
35	Technical	instant adj.	hemen olan
Computer
36	Computer	instant adj.	hızlı
Food Engineering
37	Food Engineering	instant adj.	çabuk hazırlanan

Bedeutungen, die der Begriff "instant" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 100 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	instant coffee n.	hazır kahve
I hardly ever drink instant coffee. Hazır kahve neredeyse hiç içmem. More Sentences
2	General	in an instant adv.	bir anda
But who are we to think that everything can change in an instant. Ancak biz kimiz ki her şeyin bir anda değişebileceğini düşünelim. More Sentences
3	General	in an instant adv.	hemen
He finished the job in an instant. İşi hemen bitirdi. More Sentences
4	General	for an instant adv.	bir an için
I was speechless for an instant. Bir an için nutkum tutuldu. More Sentences
5	General	for an instant adv.	bir anlığına
Our eyes met for an instant. Gözlerimiz bir anlığına buluştu. More Sentences
6	General	decision instant n.	karar anı
7	General	instant visualization n.	anlık görüntüleme
8	General	instant scanning n.	anlık görüntüleme
9	General	instant access n.	anında erişim
10	General	instant messaging n.	anlık mesajlaşma
11	General	instant water heater n.	ani su ısıtıcısı
12	General	instant decision n.	anlık karar
13	General	instant drink n.	hazır içecek
14	General	instant translation n.	anlık tercüme
15	General	instant replay n.	kaydedilip tekrar oynatılan parça
16	General	become an instant success v.	(kısa sürede) yıldızı parlamak
17	General	have/feel an instant connection v.	bir anda bir yakınlaşma hissetmek
18	General	have/feel an instant connection v.	bir anda bir yakınlık hissetmek
19	General	have/feel an instant connection v.	bir anda bir bağ/yakınlık kurmak
20	General	in an instant adv.	göz açıp kapayıncaya kadar
21	General	at this instant adv.	bu anda
22	General	in an instant adv.	derhal
23	General	in an instant adv.	anında
Phrases
24	Phrases	on the instant expr.	anında
25	Phrases	on the instant expr.	hemencecik
26	Phrases	on the instant expr.	hemen
27	Phrases	this instant expr.	şu an
Colloquial
28	Colloquial	an instant rapport n.	bir anda gelişen samimiyet
29	Colloquial	instant replay n.	anında tekrar oynatma
30	Colloquial	instant replay n.	hızlı tekrar oynatma
31	Colloquial	instant replay n.	hemen ardından tekrar oynatma
32	Colloquial	instant replay n.	anlık tekrar oynatma
33	Colloquial	instant replay n.	anlık geri sarma
34	Colloquial	instant replay n.	meydana geldiği ilk andan sonra tekrarlanan şey
35	Colloquial	instant delivery anywhere anytime expr.	her yere her an anında teslim
36	Colloquial	not for a instant expr.	bir an bile
37	Colloquial	not for a instant expr.	hiçbir zaman
38	Colloquial	not for a instant expr.	hiç
39	Colloquial	not for a instant expr.	asla
40	Colloquial	not for a instant expr.	katiyen
41	Colloquial	not for a instant expr.	zerre kadar bile değil
42	Colloquial	not for one instant expr.	bir an bile
43	Colloquial	not for one instant expr.	hiçbir zaman
44	Colloquial	not for one instant expr.	hiç
45	Colloquial	not for one instant expr.	asla
46	Colloquial	not for one instant expr.	katiyen
47	Colloquial	not for one instant expr.	zerre kadar bile değil
Idioms
48	Idioms	the instant that conj.	-er -mez
49	Idioms	the instant that conj.	-dığı anda
50	Idioms	the instant that conj.	derhal
51	Idioms	at the instant expr.	aniden
52	Idioms	at the instant expr.	ani bir şekilde
53	Idioms	at the instant expr.	bir anda
Trade/Economic
54	Trade/Economic	instant win campaign n.	anında kazan kampanyası
55	Trade/Economic	instant interest n.	anlık faiz
56	Trade/Economic	instant month n.	içinde bulunulan ay
Law
57	Law	national instant criminal background check system n.	anında sabıka sicil sorgulama ulusal sistemi
58	Law	national instant criminal background check system n.	anında sabıka sorgulama ulusal sistemi
59	Law	in the instant case expr.	görülmekte olan davada
Politics
60	Politics	instant-runoff voting (irv) n.	alternatif oylama
61	Politics	instant-runoff voting (irv) n.	tercihli oylama
Technical
62	Technical	instant coffee n.	çözünebilir kahve
63	Technical	instant of failure n.	kırılma anı
Computer
64	Computer	instant watch n.	anlık izleme
65	Computer	instant message n.	anlık ileti
66	Computer	instant viewing n.	anlık görüntüleme
67	Computer	instant watch n.	anlık gözcü
68	Computer	instant watch n.	anlık gözlem
69	Computer	instant id n.	anlık kimlik
70	Computer	instant message n.	hızlı ileti
71	Computer	instant message v.	(birine) anlık ileti göndermek
72	Computer	instant message v.	(birine) hızlı ileti göndermek
Telecom
73	Telecom	instant messaging service n.	anlık mesajlaşma hizmeti
74	Telecom	instant messaging n.	anlık mesajlaşma
75	Telecom	im (instant message) n.	anlık mesaj
76	Telecom	im (instant messaging) n.	anlık mesajlaşma
Construction
77	Construction	paint and instant plaster mixing machine n.	boya ve hazır sıva karıştırıcısı
Lighting
78	Lighting	instant-start lamp n.	ön ısıtmasız lamba
Aeronautic
79	Aeronautic	instant of failure n.	arıza anı
Medical
80	Medical	instant herbal tea n.	çözünebilir granüle-toz bitkisel çay
Psychology
81	Psychology	instant gratification n.	anında memnuniyet
82	Psychology	instant gratification n.	anlık tatmin
83	Psychology	instant gratification n.	anlık haz
Food Engineering
84	Food Engineering	instant whole milk powder n.	çözünebilir yağlı süt tozu
85	Food Engineering	instant tea in solid form n.	katı haldeki çözünebilir çay
Gastronomy
86	Gastronomy	instant coffee n.	amerikan kahvesi
87	Gastronomy	instant pizza n.	çabuk pizza
88	Gastronomy	instant tea n.	çözünebilir çay
89	Gastronomy	instant tea n.	çözülebilir çay
90	Gastronomy	instant soup n.	hazır çorba
91	Gastronomy	instant pasta sauce n.	hazır makarna sosu
Biology
92	Biology	at the instant of conception expr.	döllenme anında
93	Biology	at the instant of conception expr.	gebe kalma anında
Social Sciences
94	Social Sciences	instant family n.	çocuğun ebeveynlerden bir tanesinin olduğu aile
Basketball
95	Basketball	instant offense n.	bir yedeğin oyuna girer girmez sayı yapmaya başlaması
Photography
96	Photography	instant film n.	polaroid kamera filmi
97	Photography	instant camera n.	fotoğraf çekildikten hemen sonra baskısını veren fotoğraf makinesi
Archaic
98	Archaic	instant [old-fashioned] adv.	içinde bulunulan ayda
99	Archaic	instant [old-fashioned] adv.	bu ay
Slang
100	Slang	instant boner n.	ani ereksiyon