onaylama - Türkisch Englisch Wörterbuch

onaylama

Bedeutungen von dem Begriff "onaylama" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 51 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
onaylama approval n.
The approval of the relevant legislation and the strengthening of its enforcement are important priorities.
İlgili mevzuatın onaylanması ve icrasının güçlendirilmesi önemli önceliklerdir.

More Sentences
General
onaylama approval n.
On Iraq, the Council welcomed the unanimous approval of UN Security Council Resolution 1511.
Irak konusunda Konsey, BM Güvenlik Konseyi'nin 1511 sayılı kararının oy birliğiyle onaylanmasını memnuniyetle karşıladı.

More Sentences
onaylama endorsing n.
My hope is that the Convention will succeed in recognising and endorsing the right to local and regional autonomy.
Umuyorum ki Sözleşme, yerel ve bölgesel özerklik hakkını tanıma ve onaylama konusunda başarılı olur.

More Sentences
onaylama assent n.
For all these reasons, I would ask you to support the assent in favour of the draft Decision.
Tüm bu nedenlerden ötürü, sizden taslak Kararın onaylanmasını desteklemenizi rica ediyorum.

More Sentences
onaylama confirmation n.
Confirmation of the proposed candidate is not merely a matter of course.
Önerilen adayın onaylanması sadece doğal bir mesele değildir.

More Sentences
onaylama endorsement n.
Tomorrow we must give this report a ringing endorsement, but we must also ensure that we do not tie our hands.
Yarın bu raporu onaylamalıyız, ancak elimizi kolumuzu bağlamadığımızdan da emin olmalıyız.

More Sentences
onaylama consent n.
The candidates have confirmed to me their consent to their candidacies.
Adaylar adaylıklarını onayladıklarını bana teyit etmişlerdir.

More Sentences
Politics
onaylama endorsement n.
To conclude, I look forward to your endorsement of the orientation presented in the compromise package.
Sonuç olarak uzlaşma paketinde sunulan yönelimi onaylamanızı dört gözle bekliyorum.

More Sentences
Tobacco
onaylama confirmation n.
The confirmation of this decision by the courts only serves to increase concerns over this situation.
Bu kararın mahkemeler tarafından onaylanması, bu duruma ilişkin endişeleri artırmaktan başka bir işe yaramamaktadır.

More Sentences
Common Usage
onaylama sanction n.
General
onaylama testimonial n.
onaylama validation n.
onaylama confirming n.
onaylama attestation n.
onaylama acknowledgement n.
onaylama legitimation n.
onaylama acceptingness n.
onaylama subscription n.
onaylama recognition n.
onaylama appro n.
onaylama corroboration n.
onaylama attesting n.
onaylama vericification n.
onaylama acknowledging n.
onaylama favour n.
onaylama favor n.
onaylama sanction n.
onaylama adhesion n.
onaylama acceptance n.
onaylama agnition n.
onaylama recognization n.
onaylama avouch n.
onaylama endorsation [canada] n.
onaylama indorsement n.
onaylama los n.
onaylama o.k. n.
onaylama obsigillation n.
onaylama obsignation n.
onaylama sympathy n.
Trade/Economic
onaylama ratification n.
onaylama acknowledgement n.
onaylama affirmance n.
onaylama authentication n.
onaylama certification n.
Law
onaylama attestation n.
onaylama homologation n.
onaylama ratification n.
onaylama certification n.
Politics
onaylama ratification n.
onaylama acceptance n.
Aeronautic
onaylama acknowledgement n.

Bedeutungen, die der Begriff "onaylama" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 48 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
övgü ve takdirle onaylama acclaiming n.
onaylama çalışması validation study n.
kendi kendini onaylama self-approbation n.
kendi kendini onaylama self-authentication n.
anlaşmalar-onaylama treaties-ratification n.
yeniden onaylama reapproval n.
tekrar onaylama reapproval n.
kendi kendini onaylama self-approval n.
kendi kendini doğrulama/onaylama self validation n.
tekrar onaylama regrant n.
(onaylama/selam verme amacıyla) başı öne eğme nod n.
(onaylama/selam verme amacıyla) baş sallama nod n.
onaylama eğilimde olma assentiveness n.
kötülüğü onaylama obfirmation [obsolete] n.
doğrulama ve onaylama verification and validation n.
onaylama amaçlı yapılan resmi takdim: teslim presentment n.
kendini onaylama self-applause n.
kendini onaylama self-approving n.
(onaylama/selam verme amacıyla) başı öne eğmek nod v.
(onaylama/selam verme amacıyla) baş sallamak nod v.
onaylama yetkisine sahip certificatory adj.
onaylama eğilimde olan assentive adj.
onaylama ile ilgili endorsive adj.
onaylama ifadesi (tamam, işte bu, oldu! gibi) changa [indian] interj.
heyecanlı bir şekilde onaylama anlamına gelen bir ünlem olé interj.
Colloquial
onaylama ifade eden nida yebo [south africa] interj.
onaylama anlamında kullanılan bir ünlem yo interj.
onaylama belirten bir ünlem ding-dong expr.
Trade/Economic
beyan onaylama claim sign off n.
beyan onaylama claim sign-off n.
doğruluğu onaylama verification n.
poliçenin arkasına imza atıp onaylama endorsement n.
resmi onaylama official confirmation n.
Law
defter onaylama ratification of book n.
kanunu onaylama pass a law n.
onaylama kararı affirmance of judgment n.
üst mahkemece onaylama ratify or uphold n.
Politics
onaylama belgelerinin karşılıklı olarak verilmesi exchange of the instruments of ratification n.
Technical
onaylama butonu acknowledge button n.
Computer
aygıt onaylama device validation n.
onaylama işlemleri confirmations n.
onaylama hatası approval error n.
onaylama işlemi hatası assertion error n.
Telecom
almayı onaylama confirmation to receive n.
Automotive
sürücü onaylama düzeni driver authorization system n.
tür onaylama ve tanımlar/sınıflandırmalar type approval and definitions/classifications n.
Medical
tekrar onaylama revalidation n.
Slang
(özellikle reggae müzikte) onaylama ifadesi crucial expr.