pit - Türkisch Englisch Wörterbuch

pit

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "pit" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 71 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
pit n. çukur
The teflon cylinder avoids the small pit which can hold humidity to effect magnesium oxide inside.
Teflon silindir, nemi tutabilen küçük çukurun oluşarak içeride magnezyum oksidi etkilemesini önler.

More Sentences
Technical
pit n. çukur
The teflon cylinder avoids the small pit which can hold humidity to effect magnesium oxide inside.
Teflon silindir, içindeki magnezyum oksidi etkilemek için nemi tutabilecek küçük çukurun oluşmasını önler.

More Sentences
Gastronomy
pit n. çekirdek
Have you ever swallowed an apricot pit?
Hiç kaysı çekirdeği yuttun mu?

More Sentences
General
pit n. kuyu
pit n. orkestra yeri
pit n. parter
pit n. çopur
pit n. maden kuyusu
pit n. kısmen yere gömülü sera
pit n. cehennem
pit n. mağara
pit n. şeftali gibi etli meyvelerin çekirdeği
pit n. iz (ciltte kalan çiçek izi gibi)
pit n. maden ocağı
pit n. temel çukuru
pit n. oyuk
pit n. ocak
pit n. hendek
pit n. üstü kapatılmış çukur biçimindeki hayvan tuzağı
pit n. yerde açılan hapishane işlevli delik
pit n. (dövüştürme, muhafaza amacıyla) hayvan deliği
pit n. orkestra çukuru
pit v. çopur bırakmak
pit v. çukura koymak
pit v. çekirdeğini çıkarmak
pit v. çukurlaştırmak
pit v. çukura yerleştirmek
pit v. ciltte iz bırakmak
pit v. çukurlar açmak (bir yerde)
pit v. çukurlaşmak
pit v. çopurlaştırmak (hastalık birinin yüzünü)
pit v. oyuk oyuk olmak
pit v. çukur yapmak
pit v. yemek
pit v. aşındırmak
pit v. doğrudan muhalefette bulunmak
pit v. rekabete girmek
pit v. (horozları) dövüştürmek için deliğe sokmak
pit v. (meyvenin) çekirdeğini çıkarmak
Trade/Economic
pit n. lağım
pit n. ürün tezgahı
Technical
pit n. hendek
pit n. krank çukuru
pit n. maden ocağı
pit n. ocak
pit n. oyuk
pit n. makine dairesinde raylara çaprazlama inşa edilmiş çukur
Automotive
pit n. araba tamirhanesinde aracın altında çalışmayı kolaylaştıran dikdörtgen alan
pit n. otoyol kenarlarındaki araç bakım ve servis alanı
Aeronautic
pit n. bagaj yeri
Petrol
pit n. kuyu
Mining
pit n. maden
Dentistry
pit n. diş minesinde sivri çöküntü
Gastronomy
pit n. tohum
Biology
pit n. bitki hücresinin ikincil duvarındaki ufak çöküntü
Botanic
pit n. bitkilerde çukurlar oluşturan hastalık
Geography
pit n. abd'nin kaliforniya eyaletinde bir nehir
Geology
pit n. (asonsör) kuyu alt boşluğu
Military
pit n. tabanca ateşine karşı sığınak olarak kazılan alan
Sport
pit n. bovling pistinin ucunda, kukaların içine düştüğü küçük alan
pit n. sıçrama yarışında başlangıç noktasının önündeki yumuşak zeminli alan
pit n. (motor yarışları pistinde) araç bakım ve servis alanı
pit v. araba yarışında servis alanında durmak
Football
pit n. savunma ve hücum çizgileri arasındaki orta alanlar
Wagering
pit n. kumarhanede oyun masalarının bulunduğu alan
Music
pit n. ölüm duvarı
pit n. rock konserlerinde sahnenin önünde pogo yapılması için boş bırakılan alan
pit n. bandoda büyük enstrümanların olduğu taraf
Theatre
pit n. tiyatronun en alt katı
pit n. tiyatronun en alt katının arka bölümü
British Slang
pit n. yatak

Bedeutungen von dem Begriff "pit" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Slang
pıt bop n.

Bedeutungen, die der Begriff "pit" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 441 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
bottomless pit n. dipsiz kuyu
He fell into the bottomless pit.
Dipsiz kuyuya düştü.

More Sentences
peach pit n. şeftali çekirdeği
It's the first time I swallow a peach pit!
İlk defa bir şeftali çekirdeği yutuyorum!

More Sentences
fire pit n. ateş çukuru
Okay, that is our exact outdoor fire pit.
Tamam, bu tam olarak bizim açık hava ateş çukurumuz.

More Sentences
dig a pit v. çukur kazmak
I dug a pit.
Bir çukur kazdım.

More Sentences
Idioms
a bottomless pit n. dipsiz bir kuyu
The demon grabbed my sister and, with howling laughter, cast her into a bottomless pit.
İblis kız kardeşimi yakaladı ve uluyan kahkahalarla onu dipsiz bir kuyuya attı.

More Sentences
General
stone pit n. taş ocağı
pit under a loom n. çulha çukuru
pit bull terrier n. teriyer köpeği
jackhead pit n. hava bacası
pit prop n. destek
test pit n. deneme kuyusu
gravel pit n. çakıl ocağı
lime pit n. kireçlik
arm pit n. koltuk altı
pit prop n. payanda
pit gas n. grizu
trial pit n. deneme kuyusu
rifle pit n. avcı çukuru
lime pit n. kireç kuyusu
arm pit hair n. koltuk altı kılı
pit coal n. taşkömürü
american pit bull terrier n. amerikan teryeri
salt pit n. tuz madeni
caisson pit n. keson kuyusu
orchestra pit n. orkestra çukuru
cooking pit n. toprak fırın
pit bottom n. kuyu dibi
arm-pit n. koltuk altı
tan-pit n. tabakhane
pit-a-pat n. çarpıntı
pit sand n. ocak kumu
pit coal n. madenkömürü
money pit n. para tuzağı
borrowed pit n. ariyet ocağı
sand pit n. kum havuzu
pit toilet n. su tesisatının bulunmadığı yerlerde kullanılan tuvalet
pit latrine n. su tesisatının bulunmadığı yerlerde kullanılan tuvalet
burn pit n. ateş çukuru
barbecue pit n. barbekü/mangal ocağı
barbecue pit n. mangal
olive pit n. zeytin çekirdeği
ball pit n. top havuzu
mosh pit n. seyircilerin pogo yaptıkları sahne önündeki alan
conversation pit n. bulunulan katın zemin seviyesinden alçakta yapılmış sohbet köşesi
conversation pit n. çukur oturma (sohbet) alanı
well pit n. kuyu deliği
pit house n. çukur ev
rat pit n. sıçanların spor amacıyla köpeklere öldürtüldüğü kapalı alan
pit-mirk [scottish] n. zifiri karanlık
cherry pit n. kiraz çekirdeği
cherry pit n. misketlerle oynanan bir çocuk oyunu
pit of hell n. gayya kuyusu
rocker pit n. sallanan çerçevelerle donatılmış tekne
pit [dialect] n. mezar
pit babe n. araba yarışını başlatan kız
pit river indian n. pit river kabilesinden olan kimse
pit stop n. pit stop alanı
pit stop n. yiyecek veya içecek servis alanı
pit-a-pat n. patır patır ses
pit-hole n. çukur
pit-hole n. çopur
slime pit n. zift çukuru
slime pit n. balçık kıvamlı maden birikintisiyle dolu çukur
snake pit n. kaotik alan
snake pit n. keşmekeş mekan
snake pit n. sorun kaynağı
snake pit n. dert merkezi
bear-pit n. kaotik sahne
bear-pit n. kargaşalı ortam
pit one against another v. boy ölçüşmek (iki şey)
dig a pit for somebody v. kuyusunu kazmak
pit one against another v. birbiriyle yarışmak (iki şey)
pit one thing against another v. boy ölçüşmek
pit one person against another v. boy ölçüşmek
pit one thing against another v. birbiriyle yarışmak
pit one person against another v. birbiriyle yarışmak
dig a pit v. kuyu açmak
pit one person against another v. birbiriyle boy ölçüşmek
go down into a pit v. çukura inmek
fall into a pit v. çukura düşmek
pit one's wits against someone v. sidik yarıştırmak
pit one's wits against someone v. sidik yarışına girmek
pit against v. karşı karşıya gelmek
pit-a-pat v. patır patır ilerlemek
pit-a-pat adj. patır patır
pit-a-pat adj. (ayak sesi) hızlı ve tıkır tıkır
pit-pat adj. patır patır
pit-pat adj. (ayak sesi) hızlı ve tıkır tıkır
pit-a-pat adv. patır patır
pit-a-pat adv. (ayak sesi) hızlı ve tıkır tıkır
pit-pat adv. patır patır
pit-pat adv. (ayak sesi) hızlı ve tıkır tıkır
Phrasals
pit someone against someone v. birini birisiyle karşı karşıya getirmek/dövüştürmek
pit against v. karşı yarışmak
pit against v. (bir müsabakada) rakip olmak
pit in v. araba yarışında yarıştan ayrılıp yakıt ikmaline/tamire girmek
pit in v. araba yarışında pite/pit stopa girmek
pit out v. (meyvenin) çekirdeğini çıkarmak
pit out v. koltuk altında ter lekesi görünmek
pit out v. koltuk altları terlemek
pit out v. koltuk altında ter lekesi oluşmak
pit out v. üzerindeki kıyafetin koltuk altları terden ıslanmak
pit out v. koltuk altları ter lekesi olmak
pit out v. teri üzerindeki kıyafetin koltuk altlarından belli olmak
pit out v. teri üzerindeki kıyafetin koltuk altlarına çıkmak
pit out v. üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını terle ıslatmak
pit out v. üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını ter yapmak
pit out v. terleyip üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını leke yapmak
pit out v. üzerindeki kıyafetin koltuk altlarını ter lekesi yapmak
pit out v. araba yarışında yakıt ikmali veya tamire girerek sıralamada geriye düşmek
pit out v. araba yarışında pite girip sıralamada geriye düşmek
pit out v. araba yarışında yakıt ikmali/tamir alanından çıkmak
pit out v. araba yarışında pitten/pit stoptan çıkmak
Colloquial
pit boss n. kumarhanede masalardan sorumlu bir görevli
pit in n. araba yarışında yarıştan ayrılıp yakıt ikmaline/tamire girme
pit in n. araba yarışında pite/pit stopa girme
pit out n. araba yarışında yakıt ikmali/tamir alanından çıkma
pit out n. araba yarışında pitten/pit stoptan çıkma
Idioms
the pit of one's stomach n. (duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu
a bottomless pit n. pisboğaz
a bottomless pit n. obur
a bottomless pit n. doymak bilmez kimse
a bottomless pit n. tükenmeyen gereksinim
pit of the stomach n. karın boşluğu
pit of the stomach n. mide boşluğu
a pit stop n. (şehirler arası araba yolculuğu sırasında verilen) kısa mola
the bottomless pit [euphemism] n. cehennem
a bottomless pit (of something) n. sonsuz (bir şey)
a bottomless pit (of something) n. sınırsız (bir şey)
a bottomless pit (of something) n. hiç bitmeyecek (bir şey)
a bottomless pit (of something) n. sonu gelmeyen (bir şey)
the bottomless pit n. cehennem
the bottomless pit n. sömürücü kimse/şey
the bottomless pit n. birinin/bir şeyin her şeyini sömüren/tüketen kimse/şey
passion-pit n. aşıkların buluşma yeri
passion-pit n. (aşıkların buluşup yakınlaştığı) arabalı sinema (alanı)
passion-pit n. arabalı sinema
the pit of your stomach n. karın boşluğu
the pit of your stomach n. mide boşluğu
the pit of your stomach n. (duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu
the pit of the stomach n. karın boşluğu
the pit of the stomach n. mide boşluğu
the pit of the stomach n. (duyguların orada hissedildiği varsayılan) mide boşluğu
pit one's wits against v. boy ölçüşmek
pit one's shoulder to the wheel v. işine dört elle sarılmak
pit one's shoulder to the wheel v. işine sıkı sıkı sarılmak
dig a pit for someone v. kuyusunu kazmak
pit one's shoulder to the wheel v. kendini işine vermek
pit one's shoulder to the wheel v. kendini işe vermek
pit brother against brother v. kardeşi kardeşe düşürmek
pit wits against v. sidik yarıştırmak
dig a pit for v. tuzak kurmak
make a pit stop v. araba yarışında yakıt ikmali veya tamir için duraklamak
make a pit stop [us] v. (araba seyahatinde) ihtiyaç molası vermek
make a pit stop [us] v. uzun bir seyahatte dinlenmek, yemek yemek, tuvalet için mola vermek
dig a pit for (someone or something) v. (birine/bir şeye) tuzak kurmak
dig a pit for (someone or something) v. (birinin/bir şeyin) kuyusunu kazmak
pit (one's) wits against (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) sidik yarıştırmak
pit (one's) wits against (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) sidik yarışına girmek
pit (someone or something) against (someone or something else) v. (biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında çekişme/husumet yaratmak
pit (someone or something) against (someone or something else) v. (biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) sidik yarışına sokmak
pit (someone or something) against (someone or something else) v. (biriyle/bir şeyle birini/bir şeyi) boy ölçüştürmek
pit (someone or something) against (someone or something else) v. (biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında düşmanlık/zıtlık yaratmak
pit your wits (against somebody/something) v. (biriyle/bir şeyle) sidik yarıştırmak
pit your wits (against somebody/something) v. (biriyle/bir şeyle) sidik yarışına girmek
pit your wits against v. ile sidik yarıştırmak
pit your wits against v. ile sidik yarışına girmek
pit your wits against someone [uk] v. biriyle sidik yarıştırmak
pit your wits against someone [uk] v. biriyle sidik yarışına girmek
Trade/Economic
pit coal n. maden kömürü
pit coal mining n. taşkömürü ocağı işletmeciliği
Politics
pit one against another v. birbiriyle mücadeleye sokmak
pit one against another v. kapıştırmak
Industry
wince pit n. boyama veya üretim sürecindeki bir kumaşın yıkandığı, mordana batırıldığı gibi işlemlere tabi tutulduğu bir tank/çukur
pit saw n. hızar
pit-saw file n. hızar
Technical
borrow pit n. ariyet alanı
open pit mining n. açık maden işletmesi
open test pit n. açık deney çukuru
open pit furnace n. açık kuyu fırın
test pit n. araştırma çukuru
borrow pit n. ariyet çukuru
elevator pit n. asansör kuyusu
recharge pit n. beslenme çukuru
saw pit n. bıçkı hendeği
saw pit n. bıçkı çukuru
circular pit n. çembersel kuyu
running out pit n. cam akıtma havuzu
mud catch pit n. çamur çukuru
circular pit furnace n. çembersel kuyu fırın
clay pit n. çamur havuzu
gravel pit n. çakıl ocağı
test pit n. deney çukuru
iron ore pit n. demir maden ocağı
trial pit n. deney çukuru
circular pit n. dairesel kuyu
soaking pit n. demlendirme çukuru
pit sawing n. çukurlu biçme
test pit n. deneme kuyusu
pit molding n. çukurda kalıplama
trial pit n. deneme çukuru
pit corrosion n. çukurcuklanma yenimi
pit molding n. çukur kalıp
test pit n. deneme çukuru
pit-casting n. çukurda döküm
catch pit n. drenaj çukuru
drainage pit n. drenaj çukuru
pouring pit n. döküm çukuru
vertical pit-type furnace n. dikey kuyu fırın
screen pit n. elek çukuru
ash pit n. fırın küllüğü
sullage pit n. fosseptik çukuru
soakage pit n. fosseptik çukuru
pit saw n. hızar
construction pit n. inşaat kazısı
pit saw n. iki kollu testere
construction pit n. inşaat çukuru
pit type batch furnace n. istifli kuyu fırın
pit corrosion n. karıncalanma yenimi
scale pit n. kantar çukuru
pit door n. kamara gözetleme deliği
cable pit n. kablo çukuru
mixing pit n. karıştırma çukuru
counterweight pit n. karşıağırlık çukuru
closed-pit furnace n. kapalı kuyu fırın
lime pit n. kireç çukuru
lime quarry-pit n. kireçtaşı ocağı
clay pit n. kil ocağı
lime pit n. kireç kuyusu
rock pit n. kaya ocağı
lime pit n. kireç söndürme çukuru
sand pit n. kum ocağı
barrow pit of sand n. kum ocağı
pit soaking n. kuyu-fırında tavlama
pit cover n. kuyu-fırın kapağı
pit bottom n. kuyu dibi
pit-furnace n. kuyu-fırın
circular pit n. kuyu
pit top n. kuyu başı
wet pit n. lağım çukuru
engine pit n. lokomotif çukuru
ash pit n. kül çukuru
soakage pit n. lağım çukuru
borrow pit n. malzeme ocağı
sullage pit n. lağım çukuru
neutralization pit n. nötralizasyon çukuru
pump pit n. pompa çukuru
blast pit n. patlama çukuru
soaking pit n. soğutma fırını
skip pit n. skip çukuru
percolation pit n. süzme çukuru
filtering pit n. süzme çukuru
collecting pit n. su toplama kuyusu
brine pit n. tuzlu su havuzu
turbine overspeed testing pit n. türbin aşırı hız test tüneli
catch pit n. toplama çukuru
scale pit n. tufal çöküntüsü
scale pit n. tufal çukuru
test pit n. test çukuru
trial pit n. test çukuru
engine pit n. taşıt deneme çukuru
foundation pit n. temel çukuru
one way-fired soaking pit n. tek brülörlü tav çukuru
soaking pit furnace n. tav çukuru fırını
bark pit n. tabakahanede kabuk çukuru
soaking pit n. tav çukuru
rock pit n. taşocağı
scale pit n. tufal kuyusu
turbine pit n. türbin çukuru
salt pit n. tuz madeni
stone pit n. taş ocağı
foundation pit n. temel hafriyat çukuru
wet pit n. yaş çukur
oil pit n. yağ çukuru
skip pit n. yüklenti arabası çukuru
inspection pit n. yoklama bacası
inspection pit n. yoklama çukuru
pit-type batch furnace n. yığınlı kuyu fırın
pit kiln n. kok kömürü fırını
pit run n. doğal çakıl
Mechanic
soaking pit n. çelik demlendirme fırını
pit molding n. kuyu dökümü
wheel pit n. yerde volanın alt kısmının ilerlediği çukur
Textile
pit under the loom n. çulha çukuru
pit to pit adv. koltuk altından koltuk altına
Construction
tunnel pit n. tünel şaftı
tunnel pit n. havalandırma, aydınlatma gibi amaçlar için zeminden tünel seviyesine bağlanmış açıklık
underpinning pit n. alttan destekleme çukuru
trial pit n. araştırma deliği
borrow-pit n. ariyet çukuru
trial pit n. deneme çukuru
trial pit n. deneme kuyusu
lime pit n. kireç kuyusu
foundation pit n. temel çukuru
Woodworking
pit-sawn adj. (özellikle eskiden, kereste) bıçkı çukuru içinde elle kalaslar halinde kesilmiş
Automotive
hanging pit jack n. askılı tip kanal krikosu
crank pit n. krank çukuru
pit stop n. mola
inspection pit n. muayene kanalı
pit stop n. pit duruşu
money pit n. para tuzağı
pit stall n. pit bölmesi
pit crew n. pit ekibi
pit stop n. pit molası
pit board n. pit molası
pit road n. pit yolu
pit road wall n. pit yolu duvarı
pit road speed limiter n. pit yolu hız sınırlayıcısı
repair-pit n. tamir çukuru
inspection pit n. yağ kanalı
guided pit jack on floor n. zeminde yürüyen kanal krikosu
grease pit n. araba tamirhanesinde aracın altında çalışmayı kolaylaştıran dikdörtgen alan
Traffic
borrow pit n. ariyet ocağı
Railway
ballast pit n. balast yatağı
inspection pit n. muayene çukuru
Aeronautic
pit-cleaner n. pit temizleme aracı
Marine
pit gravel n. çakıl çukuru
pit sand n. kum çukuru
ash pit door n. kül kapağı
Mining
chalk pit n. kireç taşı ocağı
open pit slope stability n. açık ocak şev stabilitesi
open pit n. açık ocak
open pit bench n. açık ocak gradeni
open pit bench n. açık ocak basamağı
open pit mining n. açık ocak işletmeciliği
open pit mining n. açık ocak madenciliği
exploratory pit n. araştırma kuyusu
prospect pit n. araştırma kuyusu
jackhead pit n. hava bacası
pit top n. kuyu başı
jackhead pit n. kör baca
pit cage n. kuyu kafesi
pit bottom n. kuyu dibi
pit man n. maden ocağı işçisi
pit prop n. maden direği
pit coal n. maden kömürü
lignite pit n. linyit işletmesi
miner's pit n. madenci kazması
pit wall n. maden ocağı duvarı
pit man n. maden ocağı amelesi
pit man n. maden işçisi
final pit plan n. nihai ocak planı
pit prop n. ocak direği
flooded lignite pit n. taşmaya maruz kalmış linyit yatağı
working pit n. cevherin yukarı çekildiği ve işçilerin taşındığı bir maden kuyusu
pit boss n. kömür madeninin belirli bir bölümündeki işçilerden sorumlu formen
pit frame n. (kömür madeninde) çukur çerçevesi
pit head n. maden ocağı başı
pit worker n. madenci
pit-prop n. maden direği
Medical
catch pit n. toplama haznesi
Anatomy
pit of the stomach n. mide boşluğu
auditory pit n. otik çukur
Dentistry
resin-based pit and fissure sealants n. reçine esaslı pit ve fissur örtücüleri
Gastronomy
pit roasted lamb n. biryan
meat cooked in underground pit oven n. kuyu kebabı
pit furnace n. kuyu-fırın
pit roasted lamb n. kuzu tandır
grill restaurant with an open fire pit in the middle n. ocakbaşı
Zoology
pit viper n. çıngıraklı yılan
anal pit n. anal zar
anal pit n. ceninin anüsünü tıkayan zarsı tabaka
pit bull n. pitbull köpeği
Botanic
bitter pit n. acı benek (elma)
bitter pit n. elmada kalsiyum eksikliğinden kaynaklanan bir hastalık
arm-pit n. koltuk
Agriculture
pit silo n. çukur silo
planting pit n. dikim çukuru
Breeding
american pit bull terrier n. amerika'ya özgü kısa ve birbirine yakın tüyleri olan kaslı bir teriyer ırkı
pit bull terrier n. amerika'ya özgü kısa ve birbirine yakın tüyleri olan kaslı bir teriyer ırkı
Forestry
saw-pit n. odun kesmek için açılan çukur
History
pit disaster n. 1910 yılında ingiltere'de meydana gelen bir maden faciası
pretoria pit disaster n. 1910 yılında ingiltere'de meydana gelen bir maden faciası
Environment
refuse pit n. çöplük
pit-run n. ocaktan çıktığı gibi
plutonium pit n. plutonyum kuyusu
pit-run gravel n. tüvenan çakıl
pit-run n. tüvenan
pit-run gravel n. tuvönan ocak çakılı
Geography
pit river n. abd'nin kaliforniya eyaletinde bir nehir
Meteorology
reference raingauge pit n. referans yağmur ölçme çukuru
Geology
open pit mine n. açık işletme
open-pit mining n. açık işletme madenciliği
tar pit n. katran çukuru
asphalt pit n. katran çukuru
building pit n. temel çukuru
Military
emergency pit n. acil durum çukuru
pit record n. atış kaydı
marksman pit n. avcı çukuru
shooter-pit n. avcı çukuru
rifleman pit n. avcı çukuru
throwing pit n. bomba hedef çukuru
grenade pit n. bomba çukuru
grenade pit n. bomba kapanı
ammunition pit n. cephane çukuru
recoil pit n. geri tepme çukuru
target pit n. hedef çukuru
mortar pit n. havan çukuru
pit officer n. hedef subayı
pit shead n. hedef malzeme sundurması
pit detail n. işaretçiler
weapon pit n. silah mevzii
tank pit n. tank çukuru
tank pit n. tank tuzağı
rifle pit n. keskin nişancıların konuşlandığı siper
rifle pit n. piyade siperi
Sport
jumping pit n. atlama havuzu
landing pit n. kum havuzu
Art
orchestra pit n. orkestra çukuru
Printery
wire pit n. elekaltı su kuyusu
wire pit n. elekaltı su deposu
couch pit n. elek altı kuyusu
couch pit n. elek altı havuzu
couch pit thickener n. gauç büte teksiflendirici
seal pit n. salmastra su kuyusu
seal pit n. salmastra deposu
Ornithology
pit martin n. kum kırlangıcı
Reptiles
malayan pit viper (calloselasma rhodostomarhodostoma) n. malezya çıngıraklı yılanı
malayan pit viper (agkistrodon rhodostoma) n. malezya çıngıraklı yılanı
Slang
pit stains n. koltuk altı teri
snake pit n. tımarhane
passion pit [dated] n. aşıkların buluşma yeri
passion pit [dated] n. (aşıkların buluşup yakınlaştığı) arabalı sinema (alanı)
passion pit [dated] n. arabalı sinema
pit bull n. saldırgan kimse
pit bull n. acımasız kimse
bear-pit n. bir grup siyasetçi ile düzenlenen soru-cevap forumu
pit against v. sidik yarıştırmak
pit against v. sidik yarışına girmek
make a pit stop v. tuvalete gitmek
British Slang
bottomless pit n. doymak bilmez tip
pit yakker n. kömür madencisi
wank pit (military use) n. yatak
Star Wars
abandoned sarlacc pit n. terk edilmiş sarlacc çukuru
dum-series pit droid n. dum-serisi çukur droidi
great pit of carkoon n. büyük carkoon çukuru
old jho's pit stop n. ihtiyar jho'nun pit stopu
poison pit n. zehir çukuru
taqual racing pit n. taqual yarış çukuru
the pit (arena) n. çukur (arena)
the slag pit n. cüruf çukuru