remarkable - Türkisch Englisch Wörterbuch

remarkable

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "remarkable" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
remarkable adj. dikkat çekici
It is remarkable that nobody noticed they looked so alike.
Birbirlerine bu kadar benzediklerini kimsenin fark etmemiş olması dikkat çekici.

More Sentences
remarkable adj. dikkate değer
The year that is coming to its end has been a remarkable one for Europe.
Sona ermekte olan yıl Avrupa için dikkate değer bir yıl olmuştur.

More Sentences
General
remarkable adj. olağanüstü
I am speaking so emphatically, if you will, because remarkable things are happening in the world.
Bu kadar vurgulu konuşuyorum, çünkü dünyada olağanüstü şeyler oluyor.

More Sentences
remarkable adj. kayda değer
Remarkable progress was made in the accession negotiations.
Katılım müzakerelerinde kayda değer bir ilerleme kaydedilmiştir.

More Sentences
remarkable adj. fevkalade
You've done a remarkable job.
Fevkalade bir iş yaptın.

More Sentences
remarkable adj. dikkate değer
This is not at all remarkable, as there is no democratic control over any national police force.
Herhangi bir ulusal polis gücü üzerinde demokratik bir kontrol olmadığı için bu hiç de dikkate değer bir durum değildir.

More Sentences
Technical
remarkable n. dikkate değer
As far as I know CESAR has already accomplished remarkable things in the short time it has been in existence.
Bildiğim kadarıyla CESAR, var olduğu kısa süre içinde dikkate değer işler başarmıştır.

More Sentences
Common Usage
remarkable adj. göze çarpan
General
remarkable adj. çok
remarkable adj. garip
remarkable adj. hatırı sayılır
remarkable adj. tuhaf
remarkable adj. dikkat edilmesi gereken
remarkable adj. klas
remarkable adj. dikkate şayan
remarkable adj. şaşırtıcı
Archaic
remarkable n. dikkate değer şey
remarkable n. önemli olay

Bedeutungen, die der Begriff "remarkable" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 12 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
remarkable development n. önemli gelişme
remarkable development n. büyük gelişme
remarkable effort n. üstün gayret
remarkable success n. büyük başarı
remarkable inventions n. çarpıcı buluşlar
take remarkable steps in v. -de önemli adımlar atmak
remarkable for adj. ile tanınan
a remarkable amount of adj. hatrı sayılır miktarda
Colloquial
a regular guy doing something remarkable n. kayda değer bir şeyler yapan sıradan biri
Idioms
pass-remarkable [ireland] adj. istenmeyen/hoşa gitmeyen yorumlar yapmaya meyilli
pass-remarkable [ireland] adj. istenmeyen/hoşa gitmeyen şeyler söyleme eğiliminde
pass-remarkable [ireland] adj. patavatsız