saygın - Türkisch Englisch Wörterbuch

saygın

Bedeutungen von dem Begriff "saygın" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 35 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
saygın reputable adj.
It is a multilateral solution which enlists a reputable and widely trusted agency, the World Health Organisation.
Bu, saygın ve güvenilir bir kurum olan Dünya Sağlık Örgütü'nün dahil olduğu çok taraflı bir çözümdür.

More Sentences
saygın esteemed adj.
Sami's family was much esteemed in Cairo.
Sami'nin ailesi Kahire'de çok saygındı.

More Sentences
General
saygın respectable adj.
I would ask whether they will then have to become a state to gain a respectable place in the European Union?
Avrupa Birliği'nde saygın bir yer edinmek için devlet olmaları gerekecek mi diye sormak istiyorum?

More Sentences
saygın esteemed adj.
I've been invited to speak in front of esteemed groups such as yourselves.
Sizin gibi saygın grupların önünde konuşmak için davet edildim.

More Sentences
saygın respected adj.
ECHO is today, for good reason, a respected player in the game of international humanitarian aid.
ECHO bugün, iyi bir nedenle, uluslararası insani yardım oyununda saygın bir oyuncudur.

More Sentences
saygın well-respected adj.
Then a German delegation led by Norbert Blüm, the well-respected former German minister, was thrown out as well.
Ardından Almanya'nın saygın eski bakanı Norbert Blüm başkanlığındaki Alman heyeti de dışarı atıldı.

More Sentences
saygın worthy adj.
You're a worthy opponent.
Saygın bir rakipsin.

More Sentences
Common Usage
saygın prestigious adj.
General
saygın commanding adj.
saygın honourable adj.
saygın honorable adj.
saygın reputed adj.
saygın notable adj.
saygın important adj.
saygın recognized adj.
saygın valued adj.
saygın decent adj.
saygın eminent adj.
saygın reliable adj.
saygın well-regarded adj.
saygın dignified adj.
saygın well-thought-of adj.
saygın recognised adj.
saygın trusted adj.
saygın respective adj.
saygın menschy adj.
saygın high-souled adj.
saygın high-toned adj.
saygın honest adj.
saygın honored adj.
saygın morate adj.
saygın douce [scotland] adj.
saygın prestigeful adj.
Colloquial
saygın white adj.
Literature
saygın canonic adj.

Bedeutungen, die der Begriff "saygın" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 68 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
yaşlı ve saygın kimse patriarch n.
saygın olma notableness n.
saygın kişi worthy n.
saygın görülen edebiyat canonized literature n.
saygın itibar good reputation n.
saygın görülmeyen edebiyat non-canonized literature n.
saygın kişi notable n.
saygın ödül prestigious prize n.
saygın ödül prestigious award n.
saygın bir iş adamı a respectable businessman n.
saygın olmama unrespectability n.
saygın olmayan unrespectable n.
saygın olmama unworship n.
saygın bir donanmadaki mücadeleci savaş gemisi man–of–war n.
saygın bir grupla ilişkili olma honor n.
saygın vatandaş burgher n.
çok saygın yaşlı kadın grande dame n.
saygın olmama disrespectability n.
saygın olmayan kimse culch n.
saygın kimse top sawyer [uk] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) sayın shri [india] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) yüce shri [india] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) bay shri [india] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) sayın sri [india] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) yüce sri [india] n.
(saygın hindular için hitap şekli olarak) bay sri [india] n.
bir şeyin içinde çok saygın bir yeri olmak be enshrined in v.
saygın bir şekilde ölmek die with respect v.
(saygın birinin adını) sahibinden destek alma imasıyla kullanmak invoke v.
daha saygın olmak outtower v.
yüce ve çok saygın august adj.
kısmen saygın semirespectable adj.
son derece saygın highly regarded adj.
son derece saygın highly reputable adj.
saygın olmayan unrespective adj.
saygın olmayan unreverend adj.
asil ve saygın gradely [dialect] adj.
saygın olmayan illegitimate adj.
saygın bir şekilde augustly adv.
saygın biçimde reputably adv.
saygın şekilde par excellence adv.
Phrasals
saygın olmak stick out v.
Proverb
saygın bir isme sahip olmak maddi miras kadar önemlidir a good name is a second inheritance
Colloquial
saygın kişi great gun n.
çok saygın highly regarded adj.
Idioms
birinin alabileceği en saygın övgü/iltifat praise from sir hubert n.
çok saygın biri tarafından övülme praise from sir hubert n.
çok saygın birinin övgüsünü alma praise from sir hubert n.
toplumda, bir toplulukta saygın bir yeri olan kimse a pillar of society n.
diğerlerine göre daha az saygın kimse/şey a poor relation n.
(bir şeyde) saygın ve tecrübeli kimse a grand old man (of something) n.
(bir şeyde) saygın ve tecrübeli kimse the grand old man (of something) n.
saygın kimselere müracaat etmek call (any one) names v.
(bir yerde/bir şeyde) saygın olmak have a good name (somewhere or in something) v.
bir şeyi yapmayacak kadar olgun/onurlu/saygın/kişilikli olan above (doing) something adv.
Trade/Economic
saygın iş decent work n.
saygın ticaretevi respectable house n.
Politics
saygın yetkili éminence grise n.
Linguistics
saygın lehçe prestige dialect n.
saygın değişke high variety n.
History
eskiden japonya'da yaşlı ve saygın devlet adamlarından oluşan bir grup genro n.
eskiden japonya'da yaşlı ve saygın devlet adamlarından oluşan gruba mensup kimse genro n.
Religious
saygın dini lider master n.
Archaic
(din adamı, şair) saygın erkeklere kullanılan bir hitap şekli dan n.
saygın meslek service n.
saygın görev service n.
Slang
şık ve saygın dicty adj.
British Slang
saygın bir işte çalışıyormuş gibi görünen ayak takımı cowboy outfit n.