Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Common Usage | scream n. | çığlık | ||
I heard her scream. Onun çığlığını duydum. More Sentences |
||||
Common Usage | scream v. | bağırmak | ||
I screamed and called for help and chased the perpetrators as far as the park. Bağırdım, yardım çağırdım ve failleri parka kadar kovaladım. More Sentences |
||||
Common Usage | scream v. | çığlık atmak | ||
I screamed and called for help and chased the perpetrators as far as the park. Çığlık atıp yardım istedim ve failleri parka kadar kovaladım. More Sentences |
||||
General | ||||
General | scream n. | çığlık | ||
The banshee let out a blood-curdling scream. Ölüm perisi kan donduran bir çığlık sesi çıkardı. More Sentences |
||||
General | scream v. | haykırmak | ||
Those who own the monetary assets are currently amassing huge fortunes which are again screaming out to be reinvested. Parasal varlıklara sahip olanlar şu anda yeniden yatırım yapılmasını haykıran büyük servetler biriktirmektedir. More Sentences |
||||
General | scream v. | çığlığı basmak | ||
She uttered a scream of terror. O terör çığlığı bastı. More Sentences |
||||
General | scream v. | çığlık atmak | ||
Then he heard the girl screaming in another room. Daha sonra başka bir odada kızın çığlık attığını duydu. More Sentences |
||||
General | scream n. | feryat | ||
General | scream n. | haykırış | ||
General | scream n. | çok komik şey | ||
General | scream n. | bağırma | ||
General | scream n. | haykırı | ||
General | scream n. | gırgır | ||
General | scream n. | bağırış | ||
General | scream n. | komiklik unsuru | ||
General | scream n. | neşe çığlıkları attıran şey | ||
General | scream n. | neşe kaynağı | ||
General | scream n. | ortamı coşturan kimse | ||
General | scream v. | acı acı haykırmak | ||
General | scream v. | uğuldamak | ||
General | scream v. | feryat etmek | ||
General | scream v. | çığlık koparmak | ||
General | scream v. | avaz avaz bağırmak | ||
General | scream v. | coşkuyla çağrı yapmak | ||
General | scream v. | şiddetli protestolar yapmak | ||
General | scream v. | sert taleplerde bulunmak | ||
General | scream v. | haykırarak protesto etmek | ||
General | scream v. | bağıra çağıra istemek | ||
General | scream v. | ister istemez dikkat çekmek | ||
General | scream v. | adeta ben buradayım diye bağırmak | ||
General | scream v. | varlığıyla ürkütmek | ||
Music | ||||
Music | scream v. | çığlık atarak şarkı söylemek | ||
Music | scream v. | yüksek perdeli ahenksiz ses çıkarmak | ||
Music | scream v. | ciyaklamak |