unstable - Türkisch Englisch Wörterbuch

unstable

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "unstable" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 37 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
unstable adj. istikrarsız
It is crucially important that the Union have the necessary tools to manage unstable areas.
Birliğin istikrarsız bölgeleri yönetmek için gerekli araçlara sahip olması son derece önemlidir.

More Sentences
unstable adj. kararsız
Layla was extremely unstable.
Leyla son derece kararsızdı.

More Sentences
unstable adj. dengesiz
Tom is extremely unstable.
Tom son derece dengesiz.

More Sentences
General
unstable adj. kararsız
I think Tom is unstable.
Tom'un kararsız olduğunu düşünüyorum.

More Sentences
Trade/Economic
unstable adj. istikrarsız
It is already a very unstable area we are talking about.
Zaten çok istikrarsız bir bölgeden bahsediyoruz.

More Sentences
Technical
unstable adj. dengesiz
I think Tom is unstable.
Bence Tom dengesiz.

More Sentences
unstable adj. istikrarsız
It is already a very unstable area we are talking about.
Zaten çok istikrarsız bir alandan bahsediyoruz.

More Sentences
unstable adj. kararsız
This test suite is unstable.
Bu test paketi kararsız.

More Sentences
Common Usage
unstable adj. sabit olmayan
General
unstable adj. değişken
unstable adj. tutarsız
unstable adj. yeltek
unstable adj. oynak
unstable adj. gelgeç
unstable adj. güvenilmez
unstable adj. kaypak
unstable adj. dönek
unstable adj. sağlam olmayan
unstable adj. döneklik
unstable adj. denksiz
unstable adj. kararsızlık
unstable adj. delibozuk
unstable adj. değişen
Technical
unstable adj. değişen
unstable adj. duraysız
unstable adj. stabil olmayan
Railway
unstable adj. çürük
Medical
unstable adj. dayanıksız
unstable adj. unstabil
Physics
unstable adj. kısa ömürlü (atomaltı parçacığı)
unstable adj. radyoaktif
Chemistry
unstable adj. instabil
unstable adj. reaktif
unstable adj. tepkin
Environment
unstable adj. kolayca çürüyen
unstable adj. kolayca ayrışan
Meteorology
unstable adj. kararsız

Bedeutungen, die der Begriff "unstable" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 58 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
mentally unstable adj. akli dengesi bozuk
Tom is mentally unstable.
Tom'un akli dengesi bozuktur.

More Sentences
unstable isotope n. radyoizotop
unstable phase n. dengesiz faz
unstable state n. kararsız durum
become unstable v. kararsızlaşmak
make unstable v. sağlam olmayan bir hale getirmek
make unstable v. istikrarsızlaştırmak
as unstable as adj. kadar hareketli
psychologically unstable adj. ruhen dengesiz
Trade/Economic
unstable foreign exchange market n. istikrarsız döviz piyasası
unstable equilibrium n. istikrarsız denge
unstable economy n. istikrarsız ekonomi
unstable equilibrium n. kararsız denge
unstable equilibrium n. oynak denge
inherently unstable adj. gizil olarak istikrarsız
Politics
unstable bloc system n. istikrarsız blok sistemi
Technical
unstable nucleus n. dengesiz çekirdek
unstable compound n. dayanıksız bileşik
unstable carbide n. dengesiz karbür
unstable structural member n. dengesiz öğe
unstable compound n. dengesiz bileşik
unstable soil n. çürük zemin
unstable emulsion cleaner n. dengesiz emülsiyon temizleyici
unstable system n. dengesiz dizge
unstable emulsion cleaner n. dengesiz sütsü temizleyici
unstable phase n. dengesiz faz
unstable phase n. dengesiz evre
unstable state n. dengesiz durum
unstable crack n. dengesiz çatlak
unstable state n. kararsız hal
unstable equilibrium n. kararsız denge
unstable state n. kararsız durum
unstable sand n. kararsız kum
unstable ground n. kararsız zemin
equilibrium unstable n. kararsız denge
unstable environment n. kararsız ortam
unstable system n. kararsız sistem
unstable complex sulfides n. kararsız kompleks sülfitler
unstable sand n. oynak kum
unstable equilibrium n. oynak denge
unstable state n. oynak durum
unstable slope n. stabil olmayan şev
unstable material n. uygun olmayan malzeme
Computer
unstable system n. dengesiz sistem
unstable system n. kararsız dizge
Informatics
unstable system n. kararsız sistem
unstable state n. kararsız durum
Construction
unstable soil n. çürük zemin
unstable soil n. kararsız zemin
Medical
unstable angina n. kararsız angina
secondary unstable angina pectoris n. sekonder kararsız angina pektoris
unstable respiratory dynamics n. tutarsız solunum dinamiği
unstable angina pectoris n. unstabil angina pektoris
unstable angina n. unstabil anjina
Psychology
emotionally unstable personality disorder (eupd) n. duygusal olarak dengesiz kişilik bozukluğu (ddkb)
Physics
unstable equilibrium n. kararsız denge durumu
Chemistry
unstable liquid n. kararsız sıvı
Agriculture
unstable weather n. kararsız hava