bad luck - English Turkish Sentences
English Turkish
bad luck kötü şans n.
  • I guess it was our bad luck.
  • Sanırım bu bizim kötü şansımızdı.
  • Some superstitious people in America believe that if a black cat crosses your path, you'll have bad luck.
  • Amerika'daki bazı batıl inançlı insanlar, yolunuza kara bir kedi çıkarsa kötü şans getireceğine inanır.
  • It's bad luck to say that.
  • Bunu söylemek kötü şans getirir.
Show More (31)
bad luck uğursuzluk n.
  • Do you believe that you will get seven years of bad luck if you break a mirror?
  • Bir ayna kırarsan yedi yıl uğursuzluk getireceğine inanıyor musun?
  • My parents said it's bad luck to walk on your knees.
  • Ailem dizlerinin üzerinde yürümenin uğursuzluk getirdiğini söylerdi.
  • My parents said it's bad luck to walk on your knees.
  • Ebeveynlerim dizleri üstünde yürümenin uğursuzluk getirdiğini söylerdi.
Show More (2)
bad luck şanssızlık n.
  • We have too much bad luck.
  • Çok fazla şanssızlığımız var.
  • We've had too much bad luck.
  • Çok fazla şanssızlık yaşadık.
Show More (-1)