choke - English Turkish Sentences
English Turkish
choke boğmak v.
  • Tom grabbed Mary by the throat and started choking her.
  • Tom Mary'yi boğazından yakaladı ve onu boğmaya başladı.
  • Tom just tried to choke me.
  • Tom sadece beni boğmaya çalıştı.
  • Sami was choking Layla.
  • Sami, Layla'yı boğuyordu.
Show More (4)
choke boğulmak v.
  • Go choke!
  • Git boğul!
  • Tom started to choke.
  • Tom boğulmaya başladı.
  • Tom's choking.
  • Tom boğuluyor.
Show More (1)
choke boğazlamak v.
  • Tom grabbed Mary by the throat and choked her.
  • Tom Mary'yi boğazından yakaladı ve onu boğdu.
  • Tom choked Mary.
  • Tom Mary'yi boğdu.
  • She choked him with her bare hands.
  • Onu çıplak elleriyle boğdu.
Show More (0)
choke boğarak öldürmek v.
  • Tom killed Mary by choking her.
  • Tom, Mary'yi boğarak öldürdü.
  • Dan nearly choked Linda to death.
  • Dan, Linda'yı neredeyse boğarak öldürüyordu.
Show More (-1)
choke tıkanmak v.
  • The flow of work would simply choke.
  • İş akışı basitçe tıkanırdı.
Show More (-2)
choke boğazını sıkmak v.
  • Tom choked Mary.
  • Tom, Mary'nin boğazını sıktı.
Show More (-2)