|
- Good accounts make good friends.
- İyi konuşmalar yapmak iyi arkadaşlar kazandırır.
- His daughter and my son are good friends.
- Kızı ve oğlum iyi arkadaşlar.
- We are really good friends.
- Biz gerçekten iyi arkadaşız.
- I'm good friends with him.
- Onunla iyi arkadaşım.
- They were always good friends.
- Onlar her zaman iyi arkadaştılar.
- They remained good friends.
- İyi arkadaş olarak kaldılar.
- You and I are good friends.
- Sen ve ben iyi arkadaşlarız.
- You and I are good friends, but we have little in common.
- Sen ve ben iyi arkadaşlarız fakat çok az ortak yönümüz var.
- You are my good friend.
- Sen benim iyi arkadaşımsın.
- We're very good friends.
- Biz çok iyi arkadaşız.
- I'm good friends with Tom.
- Tom'la iyi arkadaşım.
- Tom is one of my good friends.
- Tom benim iyi arkadaşlarımdan biridir.
- You and Tom are good friends, right?
- Sen ve Tom iyi arkadaşsınız, değil mi?
- I have two good friends.
- İki iyi arkadaşım var.
- Tom and Mary became very good friends.
- Tom ve Mary çok iyi arkadaş oldular.
- I'm good friends with her.
- Onunla iyi arkadaşız.
- Tom is good friends with Mary.
- Tom, Mary ile iyi arkadaş.
- You guys are really good friends, aren't you?
- Siz gerçekten iyi arkadaşsınız, değil mi çocuklar?
- Tom and I became good friends.
- Tom ve ben iyi arkadaş olduk.
- Tom and I are pretty good friends.
- Tom ve ben çok iyi arkadaşız.
- We became good friends.
- İyi arkadaş olduk.
- We are really good friends.
- Biz gerçekten iyi arkadaşlarız.
- They are good friends.
- Onlar iyi arkadaş.
- They are good friends of mine.
- Onlar benim iyi arkadaşlarım.
- Tom and Mary are good friends of ours.
- Tom ve Mary bizim iyi arkadaşlarımızdır.
- Tom and I have been good friends since we were kids.
- Tom ve ben çocukluğumuzdan beri iyi arkadaşlarız.
- Tom and Mary remained good friends.
- Tom ve Mary iyi arkadaş olarak kaldılar.
- I am good friends with Beth.
- Beth ile iyi arkadaşız.
- You have such good friends.
- Çok iyi arkadaşların var.
- Tom and Mary used to be pretty good friends.
- Tom ve Mary eskiden çok iyi arkadaşlardı.
- Tom is one of my good friends.
- Tom benim en iyi arkadaşlarımdan biri.
- Yokhen is my good friend.
- Yokhen iyi arkadaşımdır.
- We used to be good friends.
- Eskiden iyi arkadaştık.
- There's nothing better than a few bottles of good red wine drunk with good friends.
- İyi arkadaşlarla içilen birkaç şişe iyi kırmızı şaraptan iyisi yoktur.
- We became very good friends.
- Çok iyi arkadaş olduk.
- I'm good friends with her.
- Onunla iyi arkadaşım.
- He and she are good friends.
- İyi arkadaşlar.
- Yes, they visited his good friend, Doctor Mortimer.
- Evet, iyi arkadaşı Doktor Mortimer'ı ziyaret ettiler.
- Tom and I are good friends now, but there was a time when we didn't like each other.
- Tom ve ben şimdi iyi arkadaşız, ama bir zamanlar birbirimizden hoşlanmazdık.
- We have been good friends for a long time.
- Biz uzun bir süredir iyi arkadaşız.
- They became very good friends.
- Çok iyi arkadaş oldular.
- Tom and Mary are good friends now.
- Tom ve Mary artık iyi arkadaşlar.
- Tom and Mary were good friends.
- Tom ve Mary iyi arkadaşlardı.
- We really are good friends.
- Biz gerçekten iyi arkadaşız.
- Tom became good friends with the elevator operator in their hotel.
- Tom, otellerindeki asansör operatörü ile iyi arkadaş oldu.
- Are you three good friends?
- Üçünüz iyi arkadaş mısınız?
- We used to be good friends.
- Biz iyi arkadaştık.
- Tom and Mary are good friends, right?
- Tom ve Mary iyi arkadaşlar, değil mi?
- Tom and Mary were really good friends.
- Tom ve Mary gerçekten iyi arkadaşlardı.
- Tom and I are very good friends.
- Tom ve ben çok iyi arkadaşız.
- Tom and I became very good friends.
- Tom ve ben çok iyi arkadaş olduk.
- Tom and Frank are good friends.
- Tom ve Frank iyi arkadaşlardır.
- We're all still good friends.
- Hepimiz hala iyi arkadaşız.
- I'm good friends with them.
- Onlarla iyi arkadaşım.
- They became good friends.
- Onlar iyi arkadaş oldular.
- They became good friends.
- İyi arkadaş oldular.
- Tom and I are good friends now, but there was a time when we didn't like each other.
- Tom ve ben şimdi iyi arkadaşız, ama birbirimizi sevmediğimiz bir zaman vardı.
- You have good friends.
- İyi arkadaşların var.
- Tom and Mary were very good friends in high school.
- Tom ve Mary lisede çok iyi arkadaşlardı.
- I consider him one of my good friends.
- Onu iyi arkadaşlarımdan biri olarak görüyorum.
- Tom and Mary have always been very good friends.
- Tom ve Mary her zaman çok iyi arkadaş olmuşlardır.
- It is important for us to choose good friends.
- İyi arkadaşlar seçmek bizim için önemli.
- My good friend, Tom, convinced me to go to Boston.
- İyi arkadaşım, Tom, beni Boston'a gitmem için ikna etti.
- Yokhen is my good friend.
- Yokhen benim iyi arkadaşım.
- Against all expectations, we became good friends.
- Tüm beklentilerin aksine, biz iyi arkadaş olduk.
- I think we could be good friends.
- Bence iyi arkadaş olabiliriz.
- I have two good friends.
- Benim iki iyi arkadaşım var.
- Tom and John are good friends.
- Tom ve John iyi arkadaştır.
- I think you two are going to become good friends.
- Ben siz ikinizin iyi arkadaş olacağını düşünüyorum.
- We're already good friends.
- Biz zaten iyi arkadaşlarız.
- We've become good friends.
- Biz iyi arkadaşlar olduk.
- We're all still good friends.
- Hepimiz hâlâ iyi arkadaşlarız.
- Tom and Mary were very good friends.
- Tom ve Mary çok iyi arkadaşlardı.
- Mary and I remained good friends for years.
- Mary ve ben yıllarca iyi arkadaş kaldık.
- Tom and Mary soon became very good friends.
- Tom ve Mary yakında çok iyi arkadaş oldular..
- Even though Tom and Mary didn't like each other at first, they eventually became good friends.
- Tom ve Mary başlangıçta birbirlerini sevmemelerine rağmen sonunda iyi arkadaş oldular.
- There's nothing better than a few bottles of good red wine drunk with good friends.
- İyi arkadaşlarla içilecek birkaç şişe iyi kırmızı şaraptan daha iyi bir şey yok.
- Magdalena and Ania are good friends.
- Magdalena ve Ania iyi arkadaşlar.
- I've got a lot of good friends.
- Bir sürü iyi arkadaşım var.
- I have several good friends.
- Birkaç iyi arkadaşım var.
- You have a very kind wife and very good friends.
- Çok nazik bir eşiniz ve çok iyi arkadaşlarınız var.
- He became good friends with the elevator operator in their hotel.
- Oteldeki asansör operatörüyle iyi arkadaş oldu.
- I am happy to have so many good friends.
- Bu kadar çok iyi arkadaşım olduğu için mutluyum.
- My good friend, Tom, convinced me to go to Boston.
- İyi arkadaşım Tom, beni Boston'a gitmeye ikna etti.
- I'd like to introduce my good friend Luis.
- İyi arkadaşım Luis'i tanıştırmak istiyorum.
- Good friends are one in a hundred.
- İyi arkadaşlar yüz kişide bir bulunur.
- Tom and Mary were good friends.
- Tom ve Mary iyi arkadaştı.
- Tom and Mary have always been very good friends.
- Tom ve Mary her zaman çok iyi arkadaşlardır.
- We have been good friends for a long time.
- Uzun zamandır iyi arkadaşız.
- We've been good friends for years.
- Yıllardır iyi arkadaşız.
- Are you three good friends?
- Siz üç iyi arkadaş mısınız?
- He was my good friend.
- O benim iyi arkadaşımdı.
- I am happy to have so many good friends.
- Çok sayıda iyi arkadaşım olduğu için mutluyum.
- Also Piotr and Lech are good friends.
- Ayrıca Piotr ve Lech de iyi arkadaşlardır.
- They were always good friends.
- Her zaman iyi arkadaştılar.
- Tom and Mary used to be very good friends.
- Tom ve Mary eskiden çok iyi arkadaşlardı.
- Tom became good friends with the elevator operator in their hotel.
- Tom kaldıkları oteldeki asansör operatörü ile iyi arkadaş oldu.
- Magdalena and Ania are good friends.
- Magdalena ve Ania iyi arkadaşlardır.
Show More (95)
|
