|
- When a problem arises, we quite spontaneously turn to Parliament's favourite topic, namely competition.
- Bir sorun ortaya çıktığında, kendiliğinden Parlamento'nun en sevdiği konuya, yani rekabete dönüyoruz.
- You see, we also have to be able to give help spontaneously.
- Gördüğünüz gibi, kendiliğinden yardım edebilmemiz de gerekiyor.
- Fortunately, the British, Germans, Dutch and Norwegians spontaneously came to our assistance.
- Neyse ki, İngilizler, Almanlar, Hollandalılar ve Norveçliler kendiliğinden yardımımıza geldiler.
- You see, we also have to be able to give help spontaneously.
- Gördüğünüz gibi kendiliğinden de yardım edebilmeliyiz.
- Tom's compost heap got so hot that it spontaneously combusted.
- Tom'un kompost yığını o kadar ısındı ki kendiliğinden yandı.
Show More (2)
|