altta yatan - Turkish English Dictionary

altta yatan

Meanings of "altta yatan" in English Turkish Dictionary : 6 result(s)

Turkish English
General
altta yatan underlying adj.
I fear that there is an underlying trend, and I think that our institution will have to be vigilant.
Altta yatan bir eğilim olduğundan korkuyorum ve kurumumuzun uyanık olması gerektiğini düşünüyorum.

More Sentences
altta yatan inferred adj.
altta yatan subjacent adj.
Law
altta yatan underway adj.
Archaic
altta yatan subject adj.
altta yatan subjected adj.

Meanings of "altta yatan" with other terms in English Turkish Dictionary : 30 result(s)

Turkish English
General
altta yatan neden underlying cause n.
We should look at the situation fairly and consider the underlying causes.
Duruma adil bir şekilde bakmalı ve altta yatan nedenleri göz önünde bulundurmalıyız.

More Sentences
Politics
altta yatan sorun underlying problem n.
We still have to solve the underlying problem.
Hala altta yatan sorunu çözmemiz gerekiyor.

More Sentences
General
altta yatan neden underlying reason n.
altta yatan sebep underlying reason n.
altta yatan neden root n.
altta yatan gerçekleri ortaya çıkararak home adv.
Colloquial
(birinin) altta yatan düşüncesi (one's) game n.
Idioms
altta yatan sebep the idea behind n.
Politics
altta yatan enflasyon underlying inflation n.
Computer
bilgisayar ve ilgili yazılım ve donanımlarını kullanabilen ve altta yatan kavramları anlayabilen kimse computer-literate adj.
Mining
altta yatan maden cevheri underset n.
Medical
altta yatan tıbbi rahatsızlığın değerlendirilmesi evaluation of the associated underlying medical condition n.
altta yatan etyolojik faktör underlying etiological factor n.
altta yatan hastalık underlying disease n.
altta yatan hastalık triggering disease n.
altta yatan kronik akciğer hastalığı underlying chronic lung disease n.
altta yatan nöromüsküler geçiş bozukluğu underlying neuromuscular transport disorder n.
altta yatan olağan patolojiler common underlying pathologies n.
altta yatan önemli bir hastalığın belirtisi manifestation of significant underlying disease n.
altta yatan patoloji underlying pathology n.
altta yatan santral sinir sistemi bozukluğu underlying central nervous system disorder n.
altta yatan sebebin tedavisi treatment of underlying cause n.
hastanın altta yatan karakteristik özellikleri underlying host characteristics n.
Logic
altta yatan anlam implicature n.
altta yatan anlam conversational implicature n.
Literature
altta yatan anlamı olan subtextual adj.
Linguistics
altta yatan soyut formlardan dilbilgisi formları oluşturma kurallarını kullanan generative adj.
Philosophy
altta yatan maddenin tezahür ettiği görünüm, biçim veya tarz mode n.
Geology
altta yatan zayıf kayaç tabakası üzerinde gelişen subsequent adj.
Engineering
altta yatan toprağı su erozyonuna karşı korumak için kullanılan beton vb. zemin kaplaması apron n.