Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | bandırmak | dunk v. | ||
Tom likes to dunk his biscuit in his coffee. Tom bisküvisini kahvesine bandırmayı sever. More Sentences |
||||
General | bandırmak | dip into v. | ||
General | bandırmak | dip v. | ||
General | bandırmak | dip up v. | ||
General | bandırmak | dook v. | ||
General | bandırmak | douk v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | bandırmak | dip into v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | suya bandırmak | sop v. |
Phrasals | ||
Phrasals | (bir şeyi bir şeye) bandırmak | dip into (something) v. |
Phrasals | (bir şeyi bir şeye) bandırmak | dip in (something) v. |
Phrasals | bir şeyi bir şeye bandırmak | dip something in something v. |
Phrasals | bir şeyi bir şeye bandırmak | dip something into something v. |
Phrasals | bir şeyi bir şeye bandırmak | dip something in v. |