bleach - Turkish English Dictionary

bleach

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "bleach" in Turkish English Dictionary : 36 result(s)

English Turkish
Common Usage
bleach v. ağartmak
Tom bleached his hair yesterday.
Tom dün saçını ağarttı.

More Sentences
General
bleach n. çamaşır suyu
It smells like bleach.
Çamaşır suyu gibi kokuyor.

More Sentences
bleach v. rengini açmak
Tom bleached his hair yesterday.
Tom dün saçının rengini açtı.

More Sentences
Technical
bleach n. çamaşır suyu
It smells like bleach.
Bu, çamaşır suyu gibi kokuyor.

More Sentences
Common Usage
bleach v. beyazlatmak
General
bleach n. beyazlatıcı
bleach n. ağartıcı
bleach n. ağartma maddesi
bleach v. ağarmak
bleach v. beyazlanmak
bleach v. beyazlamak
bleach v. kastarlamak
bleach v. (kimyasal maddeler veya güneş ışığı ile) rengini almak
bleach v. edebe uygun hale getirmek
bleach v. cansızlaştırmak
bleach v. sönükleştirmek
bleach v. (saç) rengini açmak
Technical
bleach n. ağartma teknesi
bleach n. ağartma maddesi
bleach n. beyazlatıcı
bleach n. ağartmadan kaynaklanan beyazlık derecesi
bleach n. beyazlatma
bleach v. beyazlatmak
bleach v. kasarlamak
bleach v. ağartıcı görevi görmek
bleach v. ağartıcı kullanmak
bleach v. (saç) sarartmak
Textile
bleach v. kastarlamak
Medical
bleach n. vitiligo
Chemistry
bleach n. ağartma
Marine Biology
bleach v. (mercan) alg simbiyotlarını öldürerek veya ortadan kaldırarak beyazlatmak
bleach v. (mercan) alg simbiyotlarının ortadan kalkması sonucu beyazlamak
Photography
bleach v. fotoğraf griliğini silmek
Archaic
bleach v. benzini attırmak
bleach adj. solgun
bleach adj. kasvetli

Meanings of "bleach" with other terms in English Turkish Dictionary : 34 result(s)

English Turkish
General
laundry bleach n. çamaşır suyu
household bleach n. çamaşır suyu
dilute bleach n. seyerltilmiş/sulandırılmış çamaşır suyu
diluted bleach n. seyerltilmiş/sulandırılmış çamaşır suyu
liquid bleach n. çamaşır ağartıcı
Phrasals
bleach out v. leke çıkarmak
bleach something out v. leke çıkarmak
bleach out v. rengini attırmak
Technical
bleach bath n. beyazlatma banyosu
quick bleach n. hızlı ağartma
quick bleach n. hızlı beyazlatma
calcium bleach n. kireç kaymağı
bleach bath n. kasarlama banyosu
ozone bleach n. ozonla beyazlatma
preliminary bleach n. ön beyazlatma
ozone bleach n. ozon ağartması
supertropical bleach n. sıcak iklim kireç kaymağı
earth-bleach method n. toprak-kireç kaymağı usulü
earth-bleach mixture n. toprak-kireç kaymağı karışımı
bleach liquor n. ağartıcı solüsyon
after-bleach v. sonradan beyazlatmak
Textile
nonchlorine bleach n. ağartıcısız çamaşır suyu
low temperature bleach activator n. düşük sıcaklıkta ağartıcı özellik gösteren aktivatör
chlorine bleach n. klorlu ağartma
ozone bleach n. ozonla beyazlatma
ozone bleach n. ozon ağartması
preliminary bleach n. ön beyazlatma
Dyeing
tropical bleach n. tropikal koşullar altında kullanım için uygun ağartıcı
Chemistry
supertropical bleach n. süper tropikal beyazlatıcı
Biology
bleach cup n. morchellaceae familyasından olan bir mantar
Geology
high test bleach n. yüksek vasıflı kireç kaymağı
Printery
bleach plant n. beyazlatma tesisi
Modern Slang
anal bleach n. anal beyazlatıcı
anal bleach n. popo ağartıcı