English | Turkish | |
---|---|---|
General | ||
General | bubble up v. | fokurdamak |
General | bubble up v. | kaynamak |
Phrasals | ||
Phrasals | bubble up v. | (aniden) ortaya çıkmak |
Phrasals | bubble up v. | sızmak |
Phrasals | bubble up v. | (sıvı) çıkmak |
Phrasals | bubble up v. | (sıvı) kaçak yapmak |
Phrasals | bubble up v. | git gide güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak |
Phrasals | bubble up v. | yavaş yavaş güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak |
Phrasals | bubble up v. | fark ettirmeden güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak |
Phrasals | bubble up v. | alttan alta güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak |
Phrasals | bubble up v. | içten içe güçlenmek/yoğunlaşmak/artmak |
English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | bubble up (through something) v. | (bir şeyden) sızmak |
Phrasals | bubble up (through something) v. | (bir şeyin) arasından sızmak/çıkmak |
Phrasals | bubble up (through something) v. | (bir şeyin arasından/bir şeyden) kaçak yapmak (sıvı) |
Technical | ||
Technical | bubble up approach n. | tabandan tepeye yaklaşım |