cockpit - Turkish English Dictionary

cockpit

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "cockpit" in Turkish English Dictionary : 17 result(s)

English Turkish
Common Usage
cockpit n. uçuş kabini
The pilot sat in the cockpit and prepared for takeoff.
Pilot uçuş kabinine yerleşerek kalkışa hazırlandı.

More Sentences
cockpit n. kokpit
The badly burnt pilot was still in the cockpit.
Fena halde yanmış olan pilot hala kokpitteydi.

More Sentences
General
cockpit n. pilot kabini
The badly burnt pilot was still in the cockpit.
Berbat bir şekilde yanmış pilot hâlâ pilot kabinindeydi.

More Sentences
cockpit n. horoz dövüşü alanı
Cock fights were once held in the small, enclosed cockpit.
Bir zamanlar horoz dövüşleri küçük, kapalı bir horoz dövüşü alanında yapılırdı.

More Sentences
Automotive
cockpit n. kokpit
The airliner didn't have a cockpit voice recorder.
Uçağın kokpit ses kayıt cihazı yoktu.

More Sentences
Star Wars
cockpit n. kokpit
The most experienced pilots have logged many thousands of hours in the cockpit.
En deneyimli pilotlar kokpitte binlerce saat geçirmişlerdir.

More Sentences
General
cockpit n. pilot mahalli
cockpit n. horoz dövüşlerinin yapıldığı yer
Colloquial
cockpit n. mücadele alanı
Automotive
cockpit n. sürücü yeri
Aeronautic
cockpit n. pilot mahalli
cockpit n. uçuş kabini
cockpit n. uçakta kontrol işlevlerinin bulunduğu kısım
Marine
cockpit n. alçak güverte
cockpit n. yat veya motorlu teknelerin kontrol yerleri
Military
cockpit n. pilot mahalli
cockpit n. eski savaş gemilerinde su altı kamarası

Meanings of "cockpit" with other terms in English Turkish Dictionary : 36 result(s)

English Turkish
General
cockpit [obsolete] n. tiyatroda orkestra yeri
Technical
quick-draining cockpit n. hızlı tahliye edilen kumanda kabini
watertight cockpit n. su geçirmez kumanda kabini
Automotive
cockpit modules n. kokpit modülleri
halo cockpit protection device n. kokpit koruma çemberi
shield cockpit protection device n. kokpit koruma kalkanı
cockpit module n. kokpit modülü
cockpit cleaner n. kokpit temizleyici
virtual cockpit n. sanal kokpit
Aeronautic
cockpit door n. kabin kapısı
cockpit crew n. kokpit ekibi
cockpit canopy n. kokpit kanopisi
cockpit control n. kokpit kontrolü
cockpit resource management n. kokpit kaynaklarının idaresi
cockpit voice recorder (cvr) n. kokpit ses kayıt cihazı
cockpit hood n. kokpit üst kapağı
cockpit enclosure n. kokpit örtüsü
cockpit voice recorder n. kokpit ses kayıt cihazı
cockpit lamp n. kokpit lambası
front cockpit n. ön pilot mahalli
enclosed cockpit n. örtülü pilot mahalli
cockpit error n. pilot hatası
cockpit capsule n. pilot mahalli koltuk fırlatma ünitesi
cockpit enclosure n. pilot mahalli örtüsü
cockpit cowling n. pilot mahalli koltuk kaportası
cockpit canopy n. pilot mahalli kapağı
cockpit voice recorder n. pilot kabini ses kaydedicisi
cockpit error n. pilotaj hatası
cockpit hood n. pilot mahalli üst kapağı
cockpit lamp n. pilot mahalli lambası
cockpit canopy n. pilot mahalli kanopisi
cockpit display of traffic information n. trafik bilgisinin kokpit görüntüsü
full-view cockpit n. tam görüşlü pilot mahalli
sterile cockpit rule n. uçağın kritik aşamalarında pilotların gereksiz faaliyetlerden kaçınmaları kuralı
Marine
quick-draining cockpit n. hızla su tahliye eden dümen odası
cockpit table n. kokpit masası