cooperate - Turkish English Dictionary

cooperate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "cooperate" in Turkish English Dictionary : 16 result(s)

English Turkish
Common Usage
cooperate v. işbirliği yapmak
In parallel to that discussion, the supervisors must cooperate more actively than at present.
Bu tartışmaya paralel olarak denetçiler şu anda olduğundan daha aktif bir şekilde işbirliği yapmalıdır.

More Sentences
General
cooperate n. işbirliği
We'll continue cooperating.
İşbirliğine devam edeceğiz.

More Sentences
cooperate v. işbirliği yapmak
If they do not cooperate, they will have to face other means being used to make them do so.
İşbirliği yapmazlarsa, işbirliği yapmalarını sağlamak için kullanılan başka araçlarla yüzleşmek zorunda kalacaklar.

More Sentences
cooperate adj. işbirliğiyle yapılan
It is more urgent than ever to cooperate on preventing the increasing violence on our motorways.
Otoyollarımızda artan şiddetin önlenmesi için işbirliği yapılması her zamankinden daha acil bir hal almıştır.

More Sentences
Trade/Economic
cooperate v. işbirliği yapmak
I would ask you all to cooperate and to concentrate on the debate until the start of voting time.
Hepinizden işbirliği yapmanızı ve oylama başlayana kadar tartışmaya konsantre olmanızı rica ediyorum.

More Sentences
General
cooperate v. işbirliğinde bulunmak
cooperate v. işbirliği etmek
cooperate v. el ele vermek
cooperate v. yardımlaşmak
cooperate v. birlikte çalışmak
cooperate v. el birliği etmek
cooperate v. işbirliğine girmek
cooperate v. ortak çalışmak
cooperate v. müşterek çalışmak
cooperate adj. birlikte yapılan
Trade/Economic
cooperate v. beraber çalışmak

Meanings of "cooperate" with other terms in English Turkish Dictionary : 35 result(s)

English Turkish
General
cooperate with v. işbirliği yapmak
But the same applies to those who instigate or cooperate with terrorists.
Ancak aynı durum teröristleri kışkırtan veya onlarla işbirliği yapanlar için de geçerlidir.

More Sentences
cooperate with police in hopes of reducing his sentence v. cezasının indirilmesi beklentisiyle/umuduyla polisle işbirliği yapmak
fail to cooperate v. işbirliğine yanaşmamak
willing to cooperate adj. işbirliğine hazır
Phrasals
cooperate on (something) v. (bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate on (something) v. bir konuda işbirliği yapmak
cooperate on (something) v. işbirliğine gitmek
cooperate on (something) v. elbirliği etmek
cooperate on (something) v. (bir konuda, işte) el ele vermek
cooperate with someone (on something) v. biriyle (bir şey üstünde) beraber çalışmak
cooperate with someone (on something) v. biriyle (bir konuda) işbirliği yapmak
cooperate with someone (on something) v. biriyle (bir konuda) elbirliği etmek
cooperate with someone (on something) v. biriyle (bir konuda/işte) el ele vermek
cooperate (with someone) on something v. biriyle (bir şey üstünde) beraber çalışmak
cooperate (with someone) on something v. biriyle (bir konuda) işbirliği yapmak
cooperate (with someone) on something v. biriyle (bir konuda) elbirliği etmek
cooperate (with someone) on something v. biriyle (bir konuda/işte) el ele vermek
cooperate on (something) with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate on (something) with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda) işbirliği yapmak
cooperate on (something) with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda) elbirliği etmek
cooperate on (something) with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda/işte) el ele vermek
cooperate with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) beraber çalışmak
cooperate with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ortak çalışmak
cooperate with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) işbirliği yapmak
cooperate with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) elbirliği etmek
cooperate with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) el ele vermek
cooperate with (someone or something) on (something) v. (biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde beraber çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something) v. (biriyle/bir şeyle bir şey) üstünde ortak çalışmak
cooperate with (someone or something) on (something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda) işbirliği yapmak
cooperate with (someone or something) on (something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda) elbirliği etmek
cooperate with (someone or something) on (something) v. (biriyle/bir şeyle bir konuda/işte) el ele vermek
Speaking
if you refuse to cooperate expr. iş birliği yapmayı reddedersen
if you refuse to cooperate expr. işbirliği yapmayı reddedersen
Trade/Economic
be cooperate v. işbirliği içinde bulunmak