Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
star washer
tehlike sınıfı
caballero de industria
winged game
cowboy
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
History
Sentences
Meanings of
"cowboy"
in Turkish English Dictionary : 19 result(s)
Category
English
Turkish
Common Usage
1
Common Usage
cowboy
n.
kovboy
Sami was meticulously dressed as a
cowboy.
Sami titizlikle
kovboy
gibi giyinmişti.
More Sentences
General
2
General
cowboy
n.
kovboy
Tom looks like a
cowboy.
Tom, bir
kovboy
gibi görünüyor.
More Sentences
3
General
cowboy
n.
sığır çobanı
I'm a
cowboy.
Ben bir
sığır çobanıyım.
More Sentences
4
General
cowboy
n.
sığırtmaç
5
General
cowboy
n.
rodeocu
6
General
cowboy
v.
kovboyluk yapmak
Colloquial
7
Colloquial
cowboy
n.
kafasına buyruk yaşayan kişi
Trade/Economic
8
Trade/Economic
cowboy
n.
düzensiz çalışan yer
9
Trade/Economic
cowboy
n.
denetimsiz işletme
Politics
10
Politics
cowboy
n.
amerikan devrimi sırasında genellikle new york'ta faaliyet göstermiş bir gerilla veya süvari grubu
11
Politics
cowboy
n.
(eskiden abd'nin batısında) haydut
Dyeing
12
Dyeing
cowboy
n.
kahverenginin açık bir tonu
Traffic
13
Traffic
cowboy
n.
güvenlik kurallarına uymayan sürücü
14
Traffic
cowboy
n.
trafik canavarı
15
Traffic
cowboy
n.
trafik magandası
16
Traffic
cowboy
v.
dikkatsizce araba kullanmak
Breeding
17
Breeding
cowboy
n.
(genellikle atlı) sığır işçisi
Card
18
Card
cowboy
n.
papaz
Cinema
19
Cinema
cowboy
n.
kovboy rollerinde oynayan aktör
Meanings of
"cowboy"
with other terms in English Turkish Dictionary : 44 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
cowboy boots
n.
kovboy çizmesi
Tom often wears
cowboy boots
and a cowboy hat.
Tom genellikle
kovboy çizmeleri
ve kovboy şapkası giyer.
More Sentences
2
General
cowboy boot
n.
kovboy çizmesi
Tom wasn't wearing
cowboy boots.
Tom
kovboy çizmeleri
giymiyordu.
More Sentences
3
General
cowboy hat
n.
kovboy şapkası
Tom usually wears a black
cowboy hat.
Tom genellikle siyah bir
kovboy şapkası
takar.
More Sentences
4
General
the lonesome cowboy
n.
yalnız kovboy
5
General
the lonely cowboy
n.
yalnız kovboy
6
General
play cowboy
v.
kovboyculuk oynamak
Phrasals
7
Phrasals
cowboy up
v.
gruba uyum sağlamak için daha heteroseksüel davranmak
Colloquial
8
Colloquial
midnight cowboy
n.
geceyarısı kovboyu
9
Colloquial
midnight cowboy
n.
geceyarısı eşcinsel erkek peşinde koşan kimse
10
Colloquial
drugstore cowboy
n.
aylak adam
11
Colloquial
drugstore cowboy
n.
sokak aralarında dikilip kadınları etkilemeye çalışan boş adam
12
Colloquial
drugstore cowboy
n.
sağda solda dolaşıp kız tavlamaya çalışan aylak adam
13
Colloquial
drugstore cowboy
n.
boş gezenin boş kalfası
14
Colloquial
drugstore cowboy
n.
işsiz güçsüz adam
15
Colloquial
drugstore cowboy
n.
dükkanların önünde takılıp kadınları etkileyip tavlamaya çalışan adam
16
Colloquial
drugstore cowboy
n.
kovboy olmayıp kovboy kıyafeti giyen kişi
17
Colloquial
drugstore cowboy
n.
kovboy tarzında/kovboy gibi giyinen kişi
18
Colloquial
drugstore cowboy
n.
çakma/sahte kovboy
19
Colloquial
drugstore cowboy
n.
reçeteli veya reçetesiz satılan ilaçları satan/çalan/uyuşturucu olarak kullanan kişi
20
Colloquial
drugstore cowboy
n.
tedavi için kullanılan ilaçlarla kafayı bulan kişi
21
Colloquial
drug store cowboy
n.
sağda solda düzgün kıyafetlerle gezip kadınları tavlamaya çalışan adam
22
Colloquial
drug store cowboy
n.
sağda solda çapkınlık yapan adam
23
Colloquial
drug store cowboy
n.
gönülçelen
24
Colloquial
drug store cowboy
n.
zampara
25
Colloquial
cowboy shower
n.
özellikle at taşıyan römorklarda hayvanlarla uğraşanların hızlıca temizlenebilmesi için bulunan basit bir duş
26
Colloquial
cowboy shower
n.
küçük, portatif duş
27
Colloquial
cowboy up
v.
güçlü ve kararlı davranmak
28
Colloquial
cowboy up!
expr.
silkin ve kendine gel!
29
Colloquial
cowboy up!
expr.
kendini toparla!
30
Colloquial
cowboy up!
expr.
cesaretini topla!
31
Colloquial
ride 'em cowboy
expr.
sür bakalım kovboy
32
Colloquial
ride 'em cowboy
expr.
haydi sür kovboy
33
Colloquial
ride 'em cowboy
expr.
göster kendini kovboy
Idioms
34
Idioms
drugstore cowboy [us/south africa]
n.
eczane kovboyu
35
Idioms
drugstore cowboy [us/south africa]
n.
(güney afrika'da) bütün gün eczane köşeleri ya da diğer umuma açık alanlarda dolaşıp genç kadınları etkilemeye çalışan genç erkek
36
Idioms
drugstore cowboy [us/south africa]
n.
kovboy gibi davranan ama aslında hiçbir marifeti ya da deneyimi olmayan kişi
37
Idioms
drugstore cowboy [us/south africa]
n.
çakma kovboy
38
Idioms
drugstore cowboy [us/south africa]
n.
İlaç satan, çalan ya da ilaçlarla kafa bulan kişi
Slang
39
Slang
butt cowboy
n.
homoseksüel
40
Slang
cowboy builder
n.
kalitesiz iş yapıp çok büyük paralar isteyen sahtekar tamirci
41
Slang
cowboy shower
n.
hızlı duş
42
Slang
cowboy shower
n.
çabucak alınan duş
43
Slang
cowboy shower
n.
hemen/hızlıca duşa girip çıkma
British Slang
44
British Slang
cowboy outfit
n.
saygın bir işte çalışıyormuş gibi görünen ayak takımı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of cowboy
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy