dilate - Turkish English Dictionary

dilate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "dilate" in Turkish English Dictionary : 20 result(s)

English Turkish
General
dilate v. büyümek
Tom's pupils are dilated.
Tom'un göz bebekleri büyümüş.

More Sentences
dilate v. genişlemek
Tom's pupils are dilated.
Tom'un öğrencileri genişledi.

More Sentences
Medical
dilate v. büyümek
Tom's pupils became dilated.
Tom'un göz bebekleri büyüdü.

More Sentences
General
dilate v. açmak
dilate v. açıklamak
dilate v. kabarmak
dilate v. kabartmak
dilate v. açılmak
dilate v. irileşmek
dilate v. genleşmek
dilate v. genişletmek
dilate v. şişirmek
dilate v. büyütmek
dilate v. uzun uzun konuşmak
dilate v. ayrıntılı yazmak
dilate v. etraflıca konuşmak
Technical
dilate v. genişlemeye neden olmak
Medical
dilate v. genişlemek
dilate v. genişletmek
dilate v. büyütmek

Meanings of "dilate" with other terms in English Turkish Dictionary : 9 result(s)

English Turkish
General
dilate upon v. ayrıntıya girmek
dilate on v. ayrıntıya girmek
Phrasals
dilate on (something) v. (bir konuyu) açmak
dilate on (something) v. (bir şeyi) açıklamak
dilate on (something) v. (bir konuyu) genişletmek
dilate on (something) v. (bir şeyin) ayrıntısına girmek
dilate on (something) v. (bir konuda) ayrıntıya girmek
dilate on (something) v. (bir konuyu) ayrıntılandırmak
dilate on (something) v. (bir konunun) üzerinde durmak