Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | ele alındığında | examining that conj. |
General | ele alındığında | considering that conj. |
General | ele alındığında | seeing (that) conj. |
General | ele alındığında | seeing (as) conj. |
Phrases | ||
Phrases | ele alındığında | whereas adv. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
Phrases | ||||
Phrases | birlikte ele alındığında | taken together expr. | ||
Taken together, these factors gave cause for concern. Birlikte ele alındığında, bu faktörler endişe yaratmaktadır. More Sentences |
||||
Phrases | bütünüyle ele alındığında | taken in its entirety expr. | ||
Engineering | ||||
Engineering | (topolojide) belirli bir manifolda ait, her biri kendisinden daha alt boyuta sahip fakat birlikte ele alındığında eş kapsamlı olan alt manifoldlar dizisi | foliation n. |