Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Synonyms
Sentences
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
Resources
About Us
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English Sentences
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
Hide
Details
Clear
History :
for sale
for sale
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
History
Sentences
Meanings of
"for sale"
in Turkish English Dictionary : 2 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
for sale
adj.
satılık
Trade/Economic
2
Trade/Economic
for sale
expr.
satılık
Meanings of
"for sale"
with other terms in English Turkish Dictionary : 74 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
house for sale
n.
satılık ev
They advertised a
house for sale.
Satılık ev
ilanı verdiler.
More Sentences
2
General
be for sale
v.
satılık olmak
I put an advertisement in the newspaper saying my house
was for sale.
Gazeteye evimin
satılık olduğuna
dair bir ilan verdim.
More Sentences
Colloquial
3
Colloquial
not for sale
adj.
satılık değil
Our cells and tissues are
not for sale.
Hücre ve dokularımız
satılık değildir.
More Sentences
4
Colloquial
up for sale
expr.
satışta
Tom is going to put his house
up for sale.
Tom evini
satışa
çıkaracak.
More Sentences
5
Colloquial
up for sale
expr.
satılığa çıkmış/çıkarılmış
We're thinking about putting our house
up for sale.
Evimizi
satılığa çıkarmayı
düşünüyoruz.
More Sentences
Trade/Economic
6
Trade/Economic
offer for sale
v.
satışa sunmak
We are also extremely concerned about the fact that the organs of those involved are subsequently
offered for sale.
Ayrıca söz konusu kişilerin organlarının daha sonra
satışa sunulmasından
da son derece endişe duyuyoruz.
More Sentences
7
Trade/Economic
be for sale
v.
satılık olmak
I put an advertisement in the newspaper saying my house
was for sale.
Gazeteye evimin
satılık olduğunu
söyleyen bir reklam koydum.
More Sentences
General
8
General
promise for sale
n.
satış vaadi
9
General
items for sale
n.
satılık parçalar
10
General
goods for sale
n.
satılık eşya
11
General
flat for sale
n.
satılık daire
12
General
have nothing for sale
v.
yok satmak
13
General
put up for sale
v.
satışa sunmak
14
General
put up for sale
v.
satılığa çıkarmak
15
General
present for sale
v.
satışa sunmak
16
General
offer for sale
v.
satılığa çıkarmak
17
General
put something up for sale
v.
bir şeyi satışa çıkarmak
18
General
have for sale
v.
satmak için almak
19
General
put up for sale
v.
satışa çıkarmak
20
General
be offered for sale
v.
satışa sunulmak
21
General
put a house up for sale
v.
evi satılığa çıkarmak
22
General
put a house up for sale
v.
evi satışa çıkarmak
23
General
expose for sale
v.
satış amacıyla teşhir etmek
24
General
expose for sale
v.
satışa arz etmek
25
General
ready for sale
adj.
satışa hazır duruma getirilmiş
26
General
ready for sale
adj.
satışa hazır
27
General
for sale by owner
adj.
sahibinden satılık
Phrasals
28
Phrasals
be up for sale
v.
satılık olmak
29
Phrasals
be up for sale
v.
satışa çıkmak
Colloquial
30
Colloquial
fizzbo (for sale by owner)
adj.
sahibinden satılık
31
Colloquial
up for sale
expr.
satışa çıkmış/çıkarılmış
32
Colloquial
up for sale
expr.
satışa sunulmuş
33
Colloquial
up for sale
expr.
rüşvete açık
34
Colloquial
up for sale
expr.
rüşvetle satın alınabilir
Idioms
35
Idioms
come up for sale
v.
satılığa çıkmak
Trade/Economic
36
Trade/Economic
revenue sharing in return for land sale
n.
arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı
37
Trade/Economic
sale for prompt delivery
n.
derhal teslim için satış
38
Trade/Economic
sale for future delivery
n.
gelecekte teslim koşuluyla satış
39
Trade/Economic
sale for cash
n.
peşin satış
40
Trade/Economic
net unrealized gains on available for-sale securities
n.
pazarlanabilir menkul kıymetlerin tahsil edilmemiş net kazançları
41
Trade/Economic
sale for cash
n.
peşin para ile satış
42
Trade/Economic
held for sale securities
n.
satmak için elde tutulan menkul kıymetler
43
Trade/Economic
preliminary contract for sale
n.
satış vaadi sözleşmesi
44
Trade/Economic
cost of goods available for sale
n.
satışa hazır mallar maliyeti
45
Trade/Economic
available- for-sale financial assets
n.
satılmaya hazır finansal varlıklar
46
Trade/Economic
securities available for sale
n.
satılmaya hazır menkul değerler
47
Trade/Economic
interest from securities available-for-sale
n.
satılmaya hazır menkul değerlerden alınan faizler
48
Trade/Economic
available for sale financial assets
n.
satılmaya hazır finansal varlıklar
49
Trade/Economic
available-for sale financial assets
n.
satışa hazır finansal varlıklar
50
Trade/Economic
available-for sale financial assets
n.
satılmaya hazır finansal varlıklar
51
Trade/Economic
sale for delivery
n.
teslim ile satış
52
Trade/Economic
sale for the account
n.
vadeli satış
53
Trade/Economic
put something up for sale
v.
satışa çıkarmak
54
Trade/Economic
be offered for sale
v.
satışa sunulmak
55
Trade/Economic
be put up for sale
v.
satışa sunulmak
56
Trade/Economic
offer for sale
v.
satılığa çıkarmak
57
Trade/Economic
be put up for sale
v.
satılığa çıkarılmak
58
Trade/Economic
put up for sale
v.
satılığa çıkarmak
59
Trade/Economic
put up for sale
v.
satışa sunmak
60
Trade/Economic
ready for sale
adj.
satışa hazır
Law
61
Law
revenue sharing in return for land sale
n.
arsa satışı karşılığı gelir paylaşımı i̇şi
62
Law
preliminary contract for real estate sale
n.
gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi
Politics
63
Politics
united nations convention on contracts for the international sale of goods
n.
milletlerarası mal satımına ilişkin sözleşmeler hakkında birleşmiş milletler antlaşması
64
Politics
un convention on contracts for international sale of goods
n.
uluslararası satım sözleşmelerine ilişkin birleşmiş milletler antlaşması
65
Politics
united nations convention on contracts for international sale of goods
n.
uluslararası satım sözleşmelerine ilişkin bm antlaşması
66
Politics
united nations convention on contracts for international sale of goods
n.
uluslararası satım sözleşmelerine ilişkin birleşmiş milletler antlaşması
67
Politics
un convention on contracts for international sale of goods
n.
uluslararası satım sözleşmelerine ilişkin bm antlaşması
Technical
68
Technical
sale for cash
n.
peşin satış
Computer
69
Computer
for sale flyer
n.
satılık el ilanı
70
Computer
for sale sign
n.
satılık işareti
Textile
71
Textile
labelling of the materials used in the main components of footwear for sale to the consumer
n.
ayakkabının ana bölümlerinde/ana bölümlerinin yapımında kullanılan malzemelerin tüketiciye satış için etiketlenmesi
Food Engineering
72
Food Engineering
labelling, presentation and advertising of foodstuffs for sale to the ultimate consumer
n.
nihai alıcıya satılacak olan gıda maddelerinin etiketlenmesi, sunulması ve reklamı
73
Food Engineering
indication of alcoholic strength by volume in the labelling of alcoholic beverages for sale to the ultimate consumer
n.
nihai tüketiciye satılacak olan alkollü içeceklerin etiketlerine alkol derecesinin yazılması
74
Food Engineering
exposed for sale
adj.
satışa sunulan
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of for sale
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy