Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | güncel olaylar | current events n. | ||
In the light of current events in the UK, this report centres on an extremely important issue. Birleşik Krallık'taki güncel olaylar ışığında bu rapor son derece önemli bir konuya odaklanmaktadır. More Sentences |
||||
General | güncel olaylar | passing events n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka | chattering class n. |
General | siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka | chattering classes n. |
General | güncel olaylar hakkında bilgi sahibi | au courant [french] adj. |
Colloquial | ||
Colloquial | siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka | chatterati n. |
Media | ||
Media | güncel olaylar programı | current affair program n. |
Media | güncel olaylar programı | current affair programme n. |