| English | Turkish | |||
|---|---|---|---|---|
| General | ||||
| General | go into politics v. | politikaya atılmak | ||
|
I'm thinking of going into politics. Politikaya atılmayı düşünüyorum. More Sentences |
||||
| General | go into politics v. | siyasete girmek | ||
|
I made the decision to go into politics for these people's sake. Bu insanların iyiliği için siyasete girmeye karar verdim. More Sentences |
||||
| Politics | ||||
| Politics | go into politics v. | siyasete atılmak | ||
|
No honest person goes into politics. Hiçbir dürüst insan siyasete atılmaz. More Sentences |
||||
| Politics | go into politics v. | siyasete girmek | ||
|
I made the decision to go into politics for these people's sakes. Siyasete girme kararını bu insanların iyiliği için aldım. More Sentences |
||||
