indirimli

Meanings of "indirimli" in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	indirimli	reduced adj.
It was in these that the Member States were allowed to apply the reduced rates of VAT. Üye Devletlerin indirimli KDV oranlarını uygulamalarına bu şekilde izin verildi. More Sentences
2	General	indirimli	sale adj.
I bought this TV set at a bargain sale. Bu televizyonu indirimli bir satıştan aldım. More Sentences
Trade/Economic
3	Trade/Economic	indirimli	reduced adj.
We should state quite clearly that a passenger travelling at a reduced fare also has a right to full compensation. İndirimli ücretle seyahat eden bir yolcunun da tam tazminat alma hakkına sahip olduğunu açıkça belirtmeliyiz. More Sentences
General
4	General	indirimli	deductible adj.
5	General	indirimli	cut-rate adj.
6	General	indirimli	cut-price adj.
7	General	indirimli	bargain-priced adj.
8	General	indirimli	curtailed adj.
9	General	indirimli	knockdown adj.
10	General	indirimli	off adj.
11	General	indirimli	at a discount adv.
Trade/Economic
12	Trade/Economic	indirimli	off-price adj.
13	Trade/Economic	indirimli	deductible adj.
14	Trade/Economic	indirimli	cheap [uk] adj.
15	Trade/Economic	indirimli	supersaver adj.
16	Trade/Economic	indirimli	at a discount expr.

Meanings of "indirimli" with other terms in English Turkish Dictionary : 99 result(s)

	Category	Turkish	English
General
1	General	indirimli fiyat	reduced price n.
I bought it at a reduced price. İndirimli fiyattan aldım. More Sentences
2	General	indirimli satış	clearance sale n.
Tom bought that pair of shoes at a clearance sale. Tom bu ayakkabıyı indirimli satıştan aldı. More Sentences
3	General	indirimli satış	bargain sale n.
There is a bargain sale at that store. Şu dükkanda indirimli satış var. More Sentences
4	General	indirimli oran	reduced rate n.
On the wider issue of reduced rates, the standard rate is the normal rate. Daha geniş kapsamlı indirimli oranlar konusunda ise, standart oran normal orandır. More Sentences
5	General	indirimli bilet	discount ticket n.
Let's get discount tickets. İndirimli bilet alalım. More Sentences
6	General	indirimli içki saati	happy hour n.
I don't want to miss happy hour. İndirimli içki saatlerini kaçırmak istemiyorum. More Sentences
7	General	indirimli fiyattan eşlik eden kişiye çıkarılan özel tarife	partner fare n.
8	General	indirimli fiyat	the price minus the discount n.
9	General	indirimli gidiş dönüş bileti	excursion ticket n.
10	General	indirimli fiyat	bargain price n.
11	General	indirimli fiyat	cut price n.
12	General	indirimli bilet	low rate ticket n.
13	General	indirimli ürünler reyonu	discount bins n.
14	General	indirimli ürünler satan dükkan	discount store n.
15	General	belli günlerde ve saatler arasında (müşterilere yönelik) ucuz/indirimli akşam yemeği	early bird dinner n.
16	General	abd'de şükran günü'nden sonraki ilk cuma günü kutlanan gün boyunca tüketicilerin hemen hemen tüm ürünleri son derece indirimli fiyatlarla aldıkları gün	black friday n.
17	General	dar gelirlilerin yararlandığı ücretsiz veya indirimli sağlık hizmeti	charity care n.
18	General	seçili kitapların indirimli fiyata alınabileceği kitap kulübü	bookclub n.
19	General	genellikle indirimli fiyatla profesyonel hizmet sunan merkez	clinic n.
20	General	tanıtım amacıyla bedava veya indirimli deneme paketi satımı	sampling n.
21	General	teşvik amaçlı ücretsiz veya indirimli sunulan şey	premium n.
22	General	indirimli mallar	supply n.
23	General	indirimli hizmetler	supply n.
24	General	indirimli satmak	close out v.
25	General	indirimli/kampanyadan alışveriş yapmak	get deals v.
26	General	indirimli/kampanyalı alışverişin imkanını elde etmek	get deals v.
27	General	indirimli mal satan	cut-price adj.
28	General	indirimli mal satan	cut-rate adj.
Colloquial
29	Colloquial	(bir ürünü) indirimli fiyattan bulmak ve almak	get a good deal v.
Idioms
30	Idioms	indirimli yemek	early bird special v.
Trade/Economic
31	Trade/Economic	indirimli satış etkinliği	sale-a-thon n.
32	Trade/Economic	indirimli atış dönemi	discount sale period n.
33	Trade/Economic	indirimli satış fiyatı	discount sale price n.
34	Trade/Economic	indirimli satış merkezi	discount mall n.
35	Trade/Economic	indirimli tarife	reduced tariff n.
36	Trade/Economic	indirimli havayolu	low-cost airline n.
37	Trade/Economic	indirimli satış	inventory-clearance sale n.
38	Trade/Economic	indirimli satış yapan firmanın uyguladığı fiyat	sale price n.
39	Trade/Economic	indirimli kurumlar vergisi	reduced corporate tax n.
40	Trade/Economic	indirimli havayolu	discount airline n.
41	Trade/Economic	indirimli satış	sales n.
42	Trade/Economic	indirimli ithalat vergisi	reduced rate of import duty n.
43	Trade/Economic	indirimli havayolu	low-cost carrier n.
44	Trade/Economic	indirimli satış mağazası	discounter n.
45	Trade/Economic	indirimli satış fiyatı	sale price n.
46	Trade/Economic	indirimli havayolu	no-frills carrier n.
47	Trade/Economic	indirimli taşıma tarifesi uygulanan yük	berth cargo n.
48	Trade/Economic	indirimli satış mağazası	wholesale house n.
49	Trade/Economic	indirimli gümrük vergisi	reduced customs duty n.
50	Trade/Economic	indirimli satışlar	discount sales n.
51	Trade/Economic	indirimli satış mağazası	discount store n.
52	Trade/Economic	indirimli işlemler ihtiyatı	provision for discounts n.
53	Trade/Economic	indirimli satış	sale n.
54	Trade/Economic	indirimli satış reyonu	bargain basement n.
55	Trade/Economic	indirimli satış	discounted sale n.
56	Trade/Economic	indirimli bilet	ticket at reduced rate n.
57	Trade/Economic	indirimli fiyat	reduced price n.
58	Trade/Economic	indirimli satış mağazası	discount house n.
59	Trade/Economic	indirimli havayolu	budget airline n.
60	Trade/Economic	indirimli satış	clearance sale n.
61	Trade/Economic	indirimli tarife kargosu	berth cargo n.
62	Trade/Economic	indirimli eşya tezgahı	bargain counter n.
63	Trade/Economic	indirimli satış süresi	sell-off period n.
64	Trade/Economic	indirimli havayolu	discount carrier n.
65	Trade/Economic	özel indirimli tarifeler	corporate rate n.
66	Trade/Economic	(müşteri çekmek için) ucuza/indirimli satılan ürün	door buster n.
67	Trade/Economic	indirimli fiyat	bargain rate n.
68	Trade/Economic	geniş ürün yelpazesine sahip büyük ve indirimli süpermarket	hypermart n.
69	Trade/Economic	satıcının müşteri adaylarına göstermek için kullandığı ve indirimli fiyattan sattığı neredeyse yeni olan ürün (araba, çamaşır makinesi)	demonstration model n.
70	Trade/Economic	özel indirimli fiyatlarla satın alma fırsatı	sales event n.
71	Trade/Economic	özel indirimli fiyatlarla satın alma fırsatı	cut-rate sale n.
72	Trade/Economic	yangın sonrası yapılan indirimli ürün satışı	fire sale n.
73	Trade/Economic	indirimli satılan şey	premium n.
74	Trade/Economic	indirimli ürün	supersaver n.
75	Trade/Economic	özel indirimli bilet	supersaver n.
76	Trade/Economic	indirimli satmak	sell with discount v.
77	Trade/Economic	indirimli satmak	discount v.
78	Trade/Economic	indirimli vergi planına dayanan	degressive adj.
Insurance
79	Insurance	bir yıldan fazla süre için akdedilen hayat poliçesi dışındaki poliçe için geçerli olan indirimli oran	term rate n.
80	Insurance	indirimli muafiyet	deductible franchise n.
Tourism
81	Tourism	bir günlüğüne geçerli olan indirimli seyahat tarifesi	day return n.
82	Tourism	özel indirimli tarife	promotional fare n.
83	Tourism	indirimli gezi ücreti	excursion rate n.
Technical
84	Technical	soğuk indirimli çelik	cold reduced steel n.
85	Technical	soğuk indirimli alaşım	cold reduced alloy n.
86	Technical	soğuk indirimli	cold reduced adj.
Computer
87	Computer	indirimli tarife başlangıç dakikası	cheap time begin minute n.
88	Computer	indirimli tarife son saati	cheap time end hour n.
89	Computer	indirimli tarife son dakikası	cheap time end minute n.
90	Computer	indirimli satışlar	sales n.
91	Computer	indirimli tarife başlangıç saati	cheap time begin hour n.
Automotive
92	Automotive	engelli indirimli araç	motability car n.
Transportation
93	Transportation	(yedek yolculara yönelik) indirimli tarife	standby fare n.
Railway
94	Railway	indirimli sefer	excursion n.
95	Railway	indirimli yolculuk	excursion n.
Aeronautic
96	Aeronautic	özel indirimli uçak bileti tarifesi	apex n.
97	Aeronautic	özellikle programlı uçuş yapan taşıyıcıların indirimli uçak biletlerinin ticaretini yapan kişi veya kurum	consolidator n.
Slang
98	Slang	avustralya'da her şeyin indirimli satıldığı gün	cheap-arse tuesday n.
99	Slang	indirimli bilet	day saver n.