integrity - Turkish English Dictionary

integrity

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Meanings of "integrity" in Turkish English Dictionary : 15 result(s)

English Turkish
Common Usage
integrity n. bütünlük
Rather, we must have a very demanding policy that maintains functional integrity.
Aksine, işlevsel bütünlüğü koruyan çok talepkâr bir politikaya sahip olmalıyız.

More Sentences
General
integrity n. dürüstlük
What is being done to ensure the integrity of those who enforce these controls?
Bu kontrolleri uygulayanların dürüstlüğünü sağlamak için ne yapılıyor?

More Sentences
integrity n. erdemlilik
He is a man of great moral integrity.
Ahlaki erdemler bakımından son derece üstün bir adamdır.

More Sentences
integrity n. yapısal bütünlük
The earthquake compromised the integrity of the building.
Deprem binanın yapısal bütünlüğünü tehlikeye attı.

More Sentences
Common Usage
integrity n. tamamlık
General
integrity n. bütünleşmişlik
integrity n. doğruluk
integrity n. sağlamlık
integrity n. doğruluk (insanda)
integrity n. bozulmamışlık
integrity n. tamlık
integrity n. bütünlük kavramı
integrity n. namus
Technical
integrity n. doluluk
integrity n. tam olma

Meanings of "integrity" with other terms in English Turkish Dictionary : 165 result(s)

English Turkish
General
territorial integrity n. toprak bütünlüğü
The EU fully upholds the territorial integrity of Turkey.
AB, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tamamen destekler.

More Sentences
personal integrity n. kişisel bütünlük
Terrorism will triumph if we sacrifice the Rule of Law, personal integrity and the protection of human rights.
Hukukun üstünlüğünü, kişisel bütünlüğü ve insan haklarının korunmasını feda edersek terörizm zafer kazanacaktır.

More Sentences
Politics
territorial integrity n. toprak bütünlüğü
The sovereignty of the Iraqi people and the territorial integrity of its country must be respected.
Irak halkının egemenliğine ve ülkesinin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmelidir.

More Sentences
Military
territorial integrity n. toprak bütünlüğü
General Lebed's concept of territorial integrity was slightly different from yours.
General Lebed'in toprak bütünlüğü kavramı sizinkinden biraz farklıydı.

More Sentences
General
physical integrity n. vücut bütünlüğü
indivisible integrity n. bölünmez bütünlük
physical integrity n. fiziksel bütünlük
territorial integrity n. bölgesel bütünlük
national integrity n. ulusal bütünlük
content integrity n. anlam bütünlüğü
financial integrity n. mali bütünlük
integrity of information n. bilginin tamlığı
indivisible integrity n. bölünmez bütün
visual integrity n. görsel bütünlük
intellectual integrity n. entelektüel bütünlük
intellectual integrity n. fikri namusluluk
transaction integrity n. işlem bütünlüğü
self-integrity n. öz bütünlük
asset integrity n. varlık bütünlüğü
change of integrity n. fiziksel değişim
change of integrity n. biçimsel olarak değiştirme
change of integrity n. bütünlüğünü bozma
surface integrity n. yüzey tamlığı
surface integrity n. yüzey bütünlüğü
provide integrity v. bütünlük sağlamak
ensure the integrity v. bütünlüğü sağlamak
constitute an integrity v. bütünlük arz etmek
form an integrity v. bütünlük arz etmek
have integrity v. bütünlük arz etmek
lose one's integrity v. bütünlüğü bozulmak
lose integrity v. bütünlüğü bozulmak
lack integrity v. bütünlükten yoksun olmak
have integrity v. bütünlük taşımak
maintain the visual integrity v. görsel bütünlüğü korumak
maintain the visual integrity v. görsel bütünlüğü sürdürmek
disrupt the integrity of v. bütünlüğünü bozmak
destroy the integrity of v. bütünlüğünü bozmak
impair the integrity v. bütünlüğü bozmak
destroy the integrity v. bütünlüğü bozmak
disrupt the integrity v. bütünlüğü bozmak
impair the integrity of v. bütünlüğünü bozmak
change integrity v. fiziksel değişime uğratmak
change integrity v. biçimsel olarak değiştirmek
change integrity v. bütünlüğünü bozmak
Idioms
statesman of integrity n. dürüst devlet adamı
Trade/Economic
integrity management n. bütünlük idaresi
integrity management n. bütünlük yönetimi
message integrity n. bilgi bütünlüğü
billing integrity n. fatura eksiksizliği
operational integrity n. işlemsel bütünlük
brand integrity n. marka bütünlüğü
Law
integrity principle n. bütünlük prensibi
evidence integrity n. delil bütünlüğü
evidence integrity n. delilin bütünlüğü
evidence integrity n. delilin sağlamlığı
integrity of the race n. ırkın tümlüğü
felonies against the integrity and health of the race n. ırkın tümlüğü ve sağlığı aleyhine cürümler
evidence integrity n. kanıt bütünlüğü
police integrity n. polis bütünlüğü
police integrity n. polis meslek ahlakı bütünlüğü
territorial integrity n. ülkesel bütünlük
offences against physical integrity n. vücut dokunulmazlığına karşı suçlar
Politics
inseparable integrity n. ayrılmaz bütünlük
inseparable integrity n. bölünmez bütünlük
indivisible integrity n. bölünmez bütünlük
indivisible integrity of the state with its territory and nation n. devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü
unity and territorial integrity of the state n. devletin birliği ve ülke bütünlüğü
integrity hotline n. dürüstlük acil hattı
government integrity n. hükümet bütünlüğü
right to physical integrity n. kişi dokunulmazlığı hakkı
national integrity n. milli bütünlük
global alliance for integrity in sports n. sporda dürüstlük küresel ittifakı
disrupt the unity and territorial integrity of the state v. devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak
disrupt the unity and territorial integrity of the state v. devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak
recognize the territorial integrity v. toprak bütünlüğünü tanımak
Technical
target integrity n. risk hedef doğruluk riski
integrity shell n. bütünlük kabuğu
test method for the integrity of a valve after an external blow n. dış darbeye maruz kalma sonrası vana bütünlüğünün kontrolu deneyi
system integrity n. dizge bütünlüğü
billing integrity n. fatura eksiksizliği
safety integrity levels n. güvenlik bütünlük seviyeleri
safety integrity level n. güvenlik bütünlüğü seviyesi
safety integrity level n. güvenlik bütünlük seviyesi
container-closure integrity test n. kap-kapak bütünlük testi
lead integrity n. kurşunun bütünlüğü
automotive safety integrity level n. otomotiv güvenlik bütünlük seviyesi
octet sequence integrity n. sekizli sıra tamlığı
system integrity n. sistem bütünlüğü
system integrity n. sistem tamlığı
data integrity n. veri tümleşikliği
header integrity n. üstlük tümleşimi
structural integrity n. yapısal bütünlük
software integrity n. yazılım güvenilirliği
Computer
ah integrity n. ah sağlamlığı
link integrity n. bağ bütünlüğü
link integrity n. bağlantı bütünlüğü
integrity shell n. bütünlük kabuğu
data integrity mechanism using a cryptographic check function employing a block cipher algorithm n. bir blok şifreleme algoritması kullanan bir şifre kontrol fonksiyonu ile veri bütünlüğünü sağlama düzeneği
integrity of information n. bilginin tamlığı
system integrity n. dizge bütünlüğü
integrity file n. doğruluk dosyası
integrity size n. doğruluk boyutu
file integrity n. dosya bütünlüğü
esp integrity n. esp tümleşikliği
esp integrity n. esp sağlamlığı
billing integrity n. fatura doğruluğu
system integrity n. sistem bütünlüğü
system integrity n. sistem tamlığı
octet sequence integrity n. sekizli sıra tamlığı
octet sequence integrity n. sekizli ardışım tamlığı
data integrity n. veri bütünlüğü
data integrity n. veri tümleşikliği
application integrity n. uygulama bütünlüğü
database integrity n. veritabanı tamlığı
database integrity n. veritabanı bütünlüğü
data integrity n. veri tamlığı
referential integrity n. veri tutarlılığı
enforce referential integrity expr. bilgi tutarlılığına zorla
no integrity expr. sağlamlık yok
integrity only expr. yalnızca bütünlük
Informatics
integrity protection n. aslıyla uyumun kollanması
message integrity code (mic) n. mesaj bütünlük oduk
system integrity n. sistem bütünlüğü
integrity protection n. tamlığın korunması
integrity checker n. tutarlılık sezgi programı
database integrity n. veritabanı bütünlüğü
data integrity n. veri bütünlüğü
software integrity n. yazılım tamlığı
Telecom
integrity key n. bütünlük anahtarı
bit-count integrity n. bit sayma bütünlüğü
service integrity n. hizmet bütünlüğü
character-count integrity n. karakter sayısı bütünlüğü
data integrity n. veri bütünlüğü
database integrity n. veri tabanı bütünlüğü
Textile
etermination of wool fibre integrity using an abrasion machine n. aşındırma cihazı ile yün elyaf bütünlüğünün belirlenmesi
wool fibre integrity n. yün elyaf bütünlüğü
Woodworking
integrity of glued laminated timber n. lamine kerestede yapıştırılan tabaka bütünlüğü
Automotive
circuit integrity n. devre bütünlüğü
motorcycle safety integrity level (msil) n. motosiklet güvenliği bütünlük seviyesi
automotive safety integrity level n. otomotiv güvenlik bütünlüğü seviyesi
automotive safety integrity levels (asil) n. otomotiv güvenlik bütünlüğü seviyeleri
automotive safety integrity level (asil) n. otomotiv güvenliği bütünlük seviyesi
fuel cap integrity test n. yakıt deposu kapağı testi
structural integrity n. yapısal bütünlük
Aeronautic
aeronautical data integrity n. havacılık veri bütünlüğü
Medical
integrity test n. bütünlük testi
integrity of skin n. deri bütünlüğü
filter integrity test n. filtre bütünlük testi
container integrity test n. kap uyum testi
closure integrity test n. kap uyum testi
bubble point integrity test n. kabarcıklanma noktası testi
muscle integrity n. kas devamlılığı
cord integrity n. kord bütünlüğü
Psychology
ego integrity n. ego bütünlüğü
personality integrity n. kişilik bütünlüğü
integrity versus despair n. umutsuzluğa karşı bütünlük
body integrity identity disorder n. vücut bütünlüğüne ilişkin kimlik bozukluğu
body integrity identity disorder n. bedenin bazı kısımlarının kendine ait olmadığını düşünme
Pathology
biid (body integrity identity disorder) abrev. vbkb (vücut bütünlüğüne ilişkin kimlik bozukluğu)
biid (body integrity identity disorder) abrev. apetemnofili
Biology
bodily integrity n. beden bütünlüğü
Social Sciences
integrity in society n. toplumda bütünlük
Environment
filter integrity test n. süzgeç sızdırmazlık testi
Military
integrity of character n. karakter doğruluğu
single vendor integrity n. tek satıcı sorumluluğu