Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | kalkık burun | retrousse nose n. |
General | kalkık burun | tip-tilted nose n. |
General | kalkık burun | upturned nose n. |
General | kalkık burun | tut-nose [dialect] n. |
Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | kalkık (burun vb.) | upturned adj. | ||
She had an upturned nose that gave her a distinctive look. Kadına, farklı bir görünüm veren kalkık bir burnu vardı. More Sentences |
||||
General | ucu kalkık basık burun | pug nose n. | ||
General | küçük ve kalkık burun | snub n. | ||
General | küçük ve kalkık burun | snub nose n. | ||
General | küçük ve kalkık burun | snubbed nose n. | ||
General | kalkık (burun) | snub adj. | ||
General | ucu kalkık (burun, gaga) | turnup adj. | ||
General | hafif kısa ve kalkık (burun) | snubbish adj. |