Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | kan kaybından ölmek | bleed to death v. | ||
A doctor was not allowed to attend to a bleeding man on the street until this man had bled to death. Bir doktorun sokakta kanaması olan bir adama, bu adam kan kaybından ölene kadar müdahale etmesine izin verilmemiştir. More Sentences |
||||
General | kan kaybından ölmek | die of blood loss v. | ||
General | kan kaybından ölmek | bleed to dead v. | ||
General | kan kaybından ölmek | die from the loss of blood v. | ||
Phrasals | ||||
Phrasals | kan kaybından ölmek | bleed out v. |